İzlanda'daki Türk karşıtlığının tarihsel arka planı
İzlanda ile oynayacağı 2020 Avrupa Şampiyonası elemeleri için bu ülkeye giden A Milli Futbol Takımımız'a, bu ülkede yapılan 3.5 saatlik skandal güvenlik araması ve A Milli takımın kaptanı Emre Belözoğlu'na fırça saygısızlığı büyük tepki çekti.
Milli oyuncularımızın özel eşyalarının detaylı bir şekilde arandığı ve uzun süre pasaport kontrolünde tutulduğu öğrenildi. Milli futbolcular Emre Belözoğlu ve Burak Yılmaz açıklama yaparak İzlanda'da yaşananlara sert tepki gösterdi.
Türkiye, Keflavik Havalimanı'nda maruz kaldığı muamele nedeniyle İzlanda'ya durumu kınayan nota verdi.
Milli takımımızın havaalanında karşılaştığı muamele Türk karşıtlığının İzlanda'da canlı olduğunun göstergesi oldu. Zira 1627’de Murat Reis önderliğindeki Osmanlı donanmasının İzlanda seferi neticesinde İzlanda’da Türk kökenli birini öldürmek 1970’lı yıllara kadar serbestti.
Türkiye A Milli Futbol Takımı'nın 2020 Avrupa Şampiyonası Elemeleri H Grubu'nda İzlanda ile yapacağı karşılaşma öncesinde Keflavik Havalimanı'na gelen Türkiye A Milli Futbol Takımı kafilesinin, ülkeye girişi sırasında İzlandalı yetkililer tarafından gördüğü muameleye ilişkin Türkiye'nin Oslo Büyükelçisi Fazlı Çorman aracılığıyla İzlanda'ya durumu kınayan nota verildi.
- Notada, A Milli Futbol Takımı'nın ülkeye girişi sırasında İzlandalı yetkililer tarafından uzun süre pasaport kontrolünde bekletilmesine, eşyalarının detaylı aranmasına ve milli futbolculara yönelik saygısız ve saldırgan tavırlara dikkat çekildi.
Notada, A Milli Futbol Takımı'na yönelik muamele kınandı ve ek güvenlik tedbirlerinin alınması talep edildi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun'dan kınama
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Twitter’da paylaştığı bir mesajda, Milli Takım’a yapılan muameleyi kınadı.
Altun, “İzlanda’nın Keflavik Havalimanı’nda Türk Milli Futbol Takımı’na yapılan muamele ne diplomatik teamüllere ne de sportmen tavra uyuyor. Bu olaydan sorumlu olan yetkilileri ve görevlileri kınıyorum. Durumu gözlemlemeye devam edeceğiz.” dedi.
The treatment of the Turkish National Football Team at Iceland’s Keflavik Airport was not in line with diplomatic courtesy or sportsmanlike conduct.
— Fahrettin Altun (@fahrettinaltun) 10 Haziran 2019
I condemn the authorities and officials who were responsible for what happened.
We will continue to monitor the situation.
İzlanda basını yaşananlara nasıl tepki gösterdi?
İzlanda'da yayın yapan Morgunbladid gazetesinden aktardığı iddiaya göre, kafilenin bekletilmesinin gerekçesi 'uçuşun, onaylanmamış bir havaalanı olan Konya'dan gerçekleştirilmiş olması.' olarak gösterildi.
İzlanda basınında Fotbolti, Emre Belözoğlu'na fırça uzatan İzlandalı kişinin Türkler tarafından büyük tepki gördüğünü yazdı.
İzlanda'daki Türk karşıtlığının tarihsel süreci
Millî takımımızın havaalanında bekletilmesi ve ardından Emre Belözoğlu'na tuvalet fırçası uzatılması akıllara İzlanda'daki Türk karşıtlığının tarihsel sürecini getirdi.
İzlanda seferi, 1627 yılında Küçük Murat Reis komutasındaki Cezayir-Türk korsanlarının İzlanda adasına yaptığı denizaşırı harekattır.
1627’de Murat Reis önderliğindeki Osmanlı donanması İzlanda'ya sefere çıktı. Küçük Murat Reis, 12’si kadırga 15 parçadan oluşan donanması ile İzlanda’ya giderken önce Manş Denizi’nden geçti, sonra Kuzey Denizi boyunca Danimarka ve Norveç kıyılarını topa tutarak 20 Haziran 1627’de İzlanda sahillerine ulaştı. Sefer sonunda 400 esir ve büyük bir ganimet ile birlikte Cezayir’e geldiler.
Bu sefer 27 gün sürdü. Esirlerin büyük çoğunluğu Danimarka Krallığına fidye karşılığı geri verildi. Küçük Murat Reis’den sonra Ali Biçin Reis de İzlanda seferine çıkmıştı.
Esirlerden bazıları İzlanda'ya dönmedi reddederek Osmanlı'ya hizmet verdi
Osmanlı İmparatorluğu'ndan ayrılmak istemeyen bazı İzlandalılar önemli hizmetlerde bulundu. Jan Asbjarnarson Cazayir'de yüksek mevki elden İzlandalılardan bir tanesi. Esir olarak Cezayir'e getirilen İzlandalılardan biri de Jonsson Vestman'dır. Vestman Cezayirli akıncıların arasına katılarak, Akdeniz'de Osmanlı Reisi olmayı tercih etmiştir.
Bu seferlerden sonra İzlanda’da özel bir kanun yürürlüğe girdi, İzlanda topraklarında Türk öldürmek,suç olmaktan çıkartıldı. Seferlerin ardından 392 yıl geçmesine rağmen İzlanda’da halen “Tyrkjaranid” diye bir kavram bulunuyor. Tercümesi de şu: İnsan çalan Türk. Ancak bu yasa nedeniyle hiçbir Türk vatandaşı öldürülmedi.
Tarihler 1972 yılında gösterdiğinde “İzlanda’da Türk öldürmek suç değildir” yasası, yürürlükten resmen kaldırıldı. Türk öldürmek de diğer cinayetler gibi suç kapsamına alındı.
İzlanda’da Tyrkjaránið olarak bilinen bu seferlerin ardından İzlandalılar silah kullanmayı ve savaşmayı öğrenmek için kendilerini eğitmeye başlar. Her yıl 16 Temmuz günü anılmaya devam edilen bu hadise için yüzyıllar önce bir de halk şarkısı bestelenmiştir.