Yeni Gerçek Hayat ve hedeflerimiz

Gerçek Hayat Dergisi'nin haber toplantısından bir kare...
Gerçek Hayat Dergisi'nin haber toplantısından bir kare...

Mâlumunuz olduğu üzere, 2018 Aralık ayında Gerçek Hayat’ta bir bayrak değişimi olmuş ve bu fakir derginin genel yayın yönetmenliği görevini üstlenmişti. 948. sayı ile başlayan yolculuğumuz bir yıl sonra 1000. sayıya erişti elhamdülillah. Bundan tam bin hafta önce başlayan Gerçek Hayat’ın bininci sayısını neşretmek bize nasipmiş.

Kurulduğu günden bu yana ‘tabloid boy’ da denilen küçük yahut yarım gazete ebadında çıkmakta olan Gerçek Hayat, 957’nci sayı ile sona erdi. Tam 42 sayıdır yeni boy, yeni kâğıt ve yeni tasarımla çıkıyoruz.

Gazete kâğıdından birinci hamur zarif kâğıda, gazete kâğıdı kapaktan kalın kuşe kâğıda ve gerçek dergi ebadına terfi ettik. Üstelik yeni bir tasarımla. İnce bir dokunuş dışında logomuza müdahale etmedik.

BİR RAKİBİMİZ YOK

Pek çoğu iktisadî açıdan zorlanarak hayatlarını sürdürseler de ülkemizde çok sayıda edebiyat dergisi var. gerçek Zaman zaman varlık nedenini karıştırıp, edebiyat dergisi gibi davrandığı da görüldü.

Bu ikileme son vererek, Gerçek Hayat’ı haftanın en mühim meselelerini enine boyuna analiz etmeye çalışan bir mecmua kimliğine kavuşturmak nasip oldu. Taraflı, güncel bir haber dergisi olarak, solcu veya liberal kesimde de olsa Gerçek Hayat’ın bir rakibi yok.

Kan ve gözyaşı bizim gündelik meselemiz, Batının ise gıdası. Bunun faturasını başkalarına keserek görmezlikten gelecek değiliz.
Kan ve gözyaşı bizim gündelik meselemiz, Batının ise gıdası. Bunun faturasını başkalarına keserek görmezlikten gelecek değiliz.

MÜSLÜMAN PENCERESİNDEN BAKMAK

Daimi yazar kadrosundan ziyade hedeflediğimiz konuyu, mevzuyu enine boyuna bilen, bakışı sağlam, İslam’dan ve Türkiye’den taraf, Türkçesi düzgün kalemlere gündemi tahlil ettirerek daha zengin bir kalem ordusuna erişmiş olduk.

Hz Âdem ile şeytanın kapışması, atamız Âdem (a.s.)’ın evlatları Hâbil ile Kâbil’in mücadelesi ile başlayan ve kıyamet saatine dek sürecek olan hak ve bâtıl savaşı bizim de savaşımız. Meselelere Müslüman penceresinden bakmak bizim olmazsa olmazımız. Ancak derdimiz o kadar çok ki, hangi birine temas edebilir ve ne kadarını kapağa taşıyabilirsek onu kâr sayacağız.

KUSURLARIMIZDAN KAYNAKLANIYOR

Geçmişe nazaran daha büyük dertlerimiz var. Dört bir yandan değil, kırk bir yandan kuşatılmış durumdayız. Kan ve gözyaşı bizim gündelik meselemiz, Batının ise gıdası. Bunun faturasını başkalarına keserek görmezlikten gelecek değiliz.

Bunca şey düşmanın güçlü olduğundan değil, bizlerin İslam’dan, kadimden, iyiden uzaklaşıp, dünyevî olanın, kötünün izini sürmemizden değil mi? Günahlarımız ve kendi ellerimizle ürettiğimiz kusurlarımızdan kaynaklanmıyor mu?

İşimiz zor ama yılmak yok. Çabalayacağız, gayret edeceğiz ve inşaallah da başaracağız. Yalnız değiliz ve samimi olduğumuz müddetçe Allah’ın bizimle olduğunu biliyoruz.
İşimiz zor ama yılmak yok. Çabalayacağız, gayret edeceğiz ve inşaallah da başaracağız. Yalnız değiliz ve samimi olduğumuz müddetçe Allah’ın bizimle olduğunu biliyoruz.

HER ŞEYİN FARKINDAYIZ

Türkiye gibi mâzisi, gelecek hayal ve hesapları, coğrafî konumu, mensup olduğu değerlere yönelik düşmanlığın bir neticesi olarak gündemler öylesine hızlı değişmekte ki, her birini izlemek, doğru tahlil etmek ve çareler üretici yayınlar yapmak zarureti var. Günlük gazetelerin çoğu kez başarması imkânsız olan bu yük, haftalık başka refiki olmayan bir derginin omuzlarında duruyor ve bunun farkındayız. İşte bu yüzden,

- Camilerdeki kadınların erkekler arasına girerek güya namaz kılma fitnesi

- Şer ittifakının Suriye’deki kirli gayeleri

- Üçüncü cins yani cinsiyetsizlik belâsı

- Türkiye’deki yabancı medya istilâsı

- Kirletilen suyumuz

- Yükselen altına dayalı ekonomi

- Nükleer silah tartışmaları

- Doğu Türkistan’daki Çin ve ABD terörü

- Körfez’deki işbaşına gelen veya gelmekte olan 5. nesil kukla veliahtlar

- İlki 3 Mart 1924’de yapılan Türkiye’nin başının belâsı darbeler

- Vatikan mensuplarının sübyancılığı

- Dünya tarihinde ilk kez bir Müslüman devlete muharref Tevrat tefsiri bastırılıp, herkesin okumasının tavsiye edilmesi fitnesi

- Batının ürettiği terör yahut Batı Terör Örgütü

- Esareti süren Ayasofya

- CHP’nin PKK ve FETÖ yandaşlığı

- HDP’nin ‘Siyonizm’in askerleriyiz’ çıkışı

- Avrupa’da küle çevrilen katedral yangını

- Türkiye’nin diplomalı ve ama vasıfsız okumuşları

- Türkiye’ye yönelik iktisadi saldırı

- Merhum Kadir Mısıroğlu özel sayısı

- İstanbul seçimlerindeki sandık yolsuzluğu

- İnsanlığı tıp endüstrisine köle etmek için kullanılan silahlardan biri olan aşı terörü

- Kudüs-ü Şerif özel sayısı

- Çin ve ABD arasındaki tüm dünyayı etkisi altına alan teknoloji savaşı

- İBB Başkan ‘adayı’ Ekrem’in seviye düşürücü skandal sözleri

- Muhammed Mursi’nin şehadeti

- Gençlerin isyanı

- Türkiye’nin Akdeniz çıkartması

- Organ nakli için yapılan beyin ölümü cinayetleri

- Merhum Mehmet Şevket Eygi özel sayısı

- Kene vb. biyo-terör faaliyetleri

- Üzeyir Garih cinayeti

- Asya’da artan gerilimler

- Dijital ölümsüzlük

- Terörün fikir babası batı felsefecileri

- FETÖ’cüleri kaçıran ve koruyan mekanizma

- Masonların Siyonizm’in maşası olduğuna dair istihbarat raporları

- Muhafazakâr kitledeki artan çürüme

- 27 Mayıs darbesinin CIA ile ilişkisi ve İnönü’nün cinayetleri

- Akşemseddin Hazretlerinin tarikat tâcının bulunması

- Mustafa Kemal’in öldürülmesi

- Barış Pınarı Harekâtı

- İran işgalindeki Irak özel sayısı

- Sigaranın tıbbî ve fıkhî yönü

- İnönü’nün kurdurduğu sapkın masonik tarikatlar

- Ispanak üzerinden tarım zehirlerini aklama girişimi

- Afrika’nın yeni düşmanları ve kadim dostu

- Halk arasında yayılan Kemalizm virüsü

- CHP’deki taht savaşları

- Libya ile Türkiye arasındaki kıta sahanlığı anlaşması

- Gençler arasında salgına dönüşen K-POP meselesi. Son bir yılda kapağa taşıyabildiğimiz konular. Bunun üç beş katı konu ise kapak olmadan derginin sayfalarında incelenip, analiz edildi.

Ancak derdimiz o kadar çok ki, hangi birine temas edebilir ve ne kadarını kapağa taşıyabilirsek onu kâr sayacağız.
Ancak derdimiz o kadar çok ki, hangi birine temas edebilir ve ne kadarını kapağa taşıyabilirsek onu kâr sayacağız.

YÜZLERCE, BİNLERCE MESELE BİZLERİ BEKLİYOR

Bizi ve dünyamızı bekleyen sayısız tehlike var. Yakın tarihimizle yüzleşmemizi sağlayacak onca konu bizi bekliyor. Bozulan sağlık, artan kısırlık, Akdeniz’de yükselen ateş, siyasetteki depremler, Avrupa kazanı, Rus’un yırtıcılığı, ABD’nin arsızlığı, Çin’in vahşiliği, Körfez’in bel altı ahvali, gıda ve tohum krizi, İran’ın mezhep kökenli yayılmacılığı, terör, masonik istila, genetik kıyamet, kanser ve diyabet salgını, gençlere yönelik müzik ve moda operasyonları, cinsiyet oyunları, feminist arsızlık, yanlış öğretilen tarih, darbeler, diktatörler, benliklerimiz, kifayetsizliklerimiz, nesil emniyetinin tehlikeye girmesi, nüfus kıtlığı, içimizdeki bukalemunlar, 657, GDO, sağlık ve diploma fetişizmi, çocuk tapıcılığı, sosyal medya savaşları, hava araçlarının geleceği, çevre meseleleri, hapishanelere çevrilen beton yığını meskenler, ırkçılıklar, İslam’ı tahrif etme hareketleri, eğitim, mesleklerin yok edilişi, topraktan kopma, robotik istila, 5G cinneti, ruhî bunalım salgını diyerek uzayıp giden yüzlerce binlerce mesele incelenmek üzere bizi, Gerçek Hayat ekibini bekliyor.

Gerçek Hayat ise, ilk baştan kurulu düzene itizalci bir haber dergisi kimliği ile yolu koyuldu.
Gerçek Hayat ise, ilk baştan kurulu düzene itizalci bir haber dergisi kimliği ile yolu koyuldu.

BAŞTA ALBAYRAK AİLESİNE VE OKUYUCULARIMIZA MÜTEŞEKKİRİZ

İşimiz zor ama yılmak yok. Çabalayacağız, gayret edeceğiz ve inşaallah da başaracağız. Yalnız değiliz ve samimi olduğumuz müddetçe Allah’ın bizimle olduğunu biliyoruz. Kıymetli okuyucularımızın da Gerçek Hayat’ı satın alarak, abone olarak, başkalarına tavsiye ederek desteğini sürdürmesini, iyi yaptığımızda takdir, kötü yaptığımızda da ikaz etmesini bekliyor olacağız. Zira bu bizi daha da güçlendirecek.

Herkese hesabı verilebilir bir G/gerçek H/hayat niyaz ederken, bu sayımızda bizi yalnız bırakmayan Albayrak ailesi, bakanlarımız, bürokratlarımız, eski ve yeni yazarlarımız ve tabi ki siz okuyucularımıza müteşekkiriz.

Selam ve dua ile...