Erbakan’ın cenazesinde darbeciler ‘saf dışı’ bırakıldı

Türkiye’nin siyaset tarihine damga vuran ‘Hoca’sı Necmettin Erbakan, 9 yıl önce bu hafta, 1 Mart 2011’de Fatih Camii’nden son yolculuğuna uğurlandı. Erbakan için son görevini yapmak ve onu kabrine uğurlamak için yüz binlerce vatandaş Fatih’e ve kabre giden yollara akın etti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, siyasete yanında başladığı hocası Erbakan’ın tabutuna omuz verdi.

28 Şubat 1997’de asker tarafından darbeyle Başbakanlık görevinden uzaklaştırılan Erbakan, bu olaydan 14 yıl sonra 27 Şubat’ta hayatını kaybetmişti. Fakat bu kez askerin tavrı çok daha farklı oldu. Cenazeye, TSK’yı temsilen Birinci Ordu Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu ve kurmay heyeti de katıldı. Askerler camiye geldiğinde cami dışında bekleyen cemaat tarafından tekbirlerle karşılandı!

Güçlükle cami avlusuna giren komutanlar, protokol bölümüne geçmek istedi ancak kalabalıkta yer bulamayınca bir köşede beklemek zorunda kaldı.

Bir süre kenarda bekleyen komutanlar için görevliler anonslarla koridor açılması istedi. Anonslar da sonuç vermeyince, cami avlusunda beklemeye devam eden komutanlar cenaze namazı için saflara geçemedi. Komutanlara cenaze namazı için bir türlü saf bulunamadı. Namaz boyunca kenarda bekleyen komutanlar, daha sonra da camiden ayrılmak zorunda kaldılar.

Hem darbeci askerler, hem de ‘bir kısım medya’, yaşarken her türlü düşmanlığı yaptıkları merhumun arkasından övgü dolu sözler sıraladı. Bu övgülerin nedeninin, bu kesimlerin Erbakan’ın kıymetini anlamış olmasından değil, onun önünü 28 Şubat’ta keserek Erdoğan gibi bir lider doğmasına sebep olmalarından kaynaklandığını ise millet zaten biliyordu.

‘Megastar’a suçüstü

Ekrem İmamoğlu’nun İBB adaylığına cansiperane destek verdiği için bazı hayranlarından tepki çeken şarkıcı Tarkan, İstanbul’daki ağaçlık arazisine imar izni almak için böyle bir ‘yandaşlığa’ başvurduğu ortaya çıkınca inzivaya çekildi. Tarkan, bundan tam 10 yıl önce de Türkiye onu konuştuğu halde büyük bir sessizlik içindeydi. Ama o zamanki sessizliği inzivadan değil, gözaltında olduğundandı. Narkotik ekiplerinin uyuşturucu baskınında gözaltına alınan Tarkan, 2 Mart’ta tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığında, geride ‘yaptım, pişmanım’ itirafını bırakıyordu.

Ne aileyi korudu ne şiddeti önledi

Bugün hâlen tartışmalara neden olan 6284 sayılı “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Tasarısı”, TBMM Adalet Komisyonunda 8 yıl önce bu hafta kabul edildi. Tasarıya pek çok itiraz geldi. ‘Kadın’ kavramı yerine ‘aile fertleri’ denilmesi talebi reddedildi. Kadına ‘aşırı pozitif ayrımcılık’ yaptığı eleştirileri de görmezden gelindi. CHP’nin ‘Aile değil birey önemlidir. Ayrıca eşcinseller de bu kapsamda aile gibi korunsun’ önerisi ise dikkate alınmadı. Kanunun kabul edildiği 2012 yılından geçtiğimiz yıla kadar ise öldürülen kadın sayısı yıllık yüzde 300’den fazla arttı.

Nedim Şener tutuklandı

FETÖ militanları tarafından ele geçirilen yargı, 9 yıl önce bu hafta gazetecilere operasyon başlatmıştı. 15 Temmuz’da FETÖ’cü askerlerin üzerine yürüyen Nedim Şener de, 2011’in 6 Mart günü tutuklanmış ve 1 yıl cezaevinde kalmıştı. Şener’le birlikte bugün HDP’den milletvekili olan gazeteci Ahmet Şık da tutuklanmıştı. Ancak bugün FETÖ tezviratlarına destek veren o gazetecinin neden tutuklandığı halen anlaşılamadı.

Türkiye ile tanıştı

Türk Lirası üzerindeki simgesi, 8 yıl önce bu hafta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından tanıtıldı. Yeni para simgemiz, düzenlenen bir tasarım yarışması ile 8362 aday arasından seçildi. Yarışmayı Tülay Lale’nin bu tasarımı kazandı.

iPad bekleyenlere kötü haber

Akıllı cep telefonu ile mobil iletişimde devrim yapan Apple, 2010 yılı Ocak ayında “taşınabilir bilgisayar ve akıllı telefon arası çok fonksiyonlu bir cihaz” tanıtmış ve hayatımıza ‘tablet’ denilen nesneyi dâhil etmişti. İlk iPad’i eline alıp, ekranını kaydırmak isteyenler mart sonunu bekliyordu ama Apple yeni bir açıklama yaparak nisandan önce tablet satmayacağını açıkladı.

Virüs krizi, tam bitti derken yeniden patladı

Dünyanın başı bu günlerde Korona virüs (CoVid-19) ile dertte ama 6 yıl önce de durum çok farklı değildi. Korona virüs ile aynı aileden olan ve Suudi Arabistan’da 2012 yılında patlak veren MERS-CoV, 2 yıl sonra ölüm oranlarında zirve yapmıştı. Üstelik bu ölümler “Havalar ısınınca hastalık zayıflar” denilen Mart ayı başında gelmeye başlamıştı. MERS’ten en son bu yılın ocak ayında 10 kişi hayatını kaybetti. Böylece toplam ölü sayısı 858 oldu.

Rus ordusunda skandal

2010 yılının mart ayı başında, Rusya’da bir ormanda orduya ait 200 afet T-72 ve T-80 tankı bulundu. Terk edilmiş tanklar kilitsiz ve korumasızdı. Yetkililer hemen harekete geçip soruşturma başlattı. Üst düzey bir Rus komutan “Elimizde 20 bin tank var. Bunun 10 bini fazla” diyerek 2008’deki Rusya - Gürcistan çatışmalarından sonra yeni bir savaşa ihtiyaç duyduklarını itiraf etmişti. Rusya, aradığı fırsatı 2015’te yakaladı. Suriye’de Esed’e desteğe giden Putin, yanında bol miktarda ‘ıskarta tank’ götürmeyi de ihmal etmedi.