Yahudi lobisinin ‘Kuzey Irak’ senaryosu
1992 yılının Ağustos ayında yine William Safire, Yahudi lobisinin gazetesi New York Times’da yayınlanan “Kürt Devletine Giden Yol” adlı sansasyonel yazısında senaryoyu şöyle çiziyordu:
1) Kuzey Irak’taki Kürt askerî gücü süratle takviye edilmelidir.
2) Kürtlerin Kerkük’e ve çevresindeki petrol bölgelerine kadar inmeleri sağlanmalıdır. Petrolün sağlayacağı imkânlar, Kürt devletinin yaşaması için şarttır.
3) Türkiye’ye “PKK’nın kellesi” hediye edilerek, bunun karşılığında Kuzey Irak’ta kurulacak Kürt Hükûmetini tanıması istenmelidir.
Yıl: 1991 Nisan ayının ilk günleri. Irak Devleti’ne karşı dışarıdan kışkırtılarak(!) silahlı ayaklanma başlatan Kürt gruplar, Körfez Savaşı’nda imhadan kurtulan Irak birliklerinin kuzeye doğru başlattığı bastırma harekâtı karşısında çabucak dağıldılar. Bunun üzerine o zaman pek dikkat edilmeyen çok önemli bir gelişme yaşandı. Kime ait olduğu belirlenemeyen bazı uçaklar, kaçmakta olan Kürt gruplarının üzerine Kürtçe yazılmış bildiriler atmaya başladı. Kuzey Irak’ın tüm Kürt bölgelerine atılan milyonlarca bildirinin üzerindeki mesaj çok netti: “Kaçın, kuzeydeki güvenli yerlere, Türkiye ve İran’a doğru kaçın!”
Kürtler de buna uydular. Türkiye ve İran sınırlarına yığıldılar. Bu kaçışı koordine edenlerin ise bölgede yaşayan Yahudi kökenli Kürtler ile bölgede görev yapan MOSSAD ajanları olduğu bazı görgü şahitlerince(!) ısrarla söylendi.
Adeta planlanmış bir trajediye dönüşen gelişmeler tüm dünyada yoğun tartışmalar başlattı. Özellikle basın organları ve bazı entelektüeller duruma müdahale edilmesini istemeye başladı. Bunun üzerine o zaman Yahudi lobisinin değil/WASP’ların güçlü olduğu ABD üst yönetimi peş peşe açıklamalar yaparak “müdahale etmeyeceklerini, böyle bir taahhütlerinin de bulunmadığını” vurguladı.
Gazetelerdeki çok önemli bir haberin başlığı şöyleydi. Bush: “Karışmayacağız. Irak’ta elimizden geleni yaptık. Birliklerimizin iç savaşın içine çekilmesini istemiyorum.” Haber şöyle devam ediyordu: “ABD Başkanı Bush son iki gün içinde yaptığı açıklamalarda altını çize çize Kürtlere yardımın söz konusu olmadığını vurguladı.”
AP ajansının haberine göre, Bush bu konuda son açıklamasını 5 Nisan 1991 günü Japonya Başbakanı Toshiki Kaifu ile görüşmesinden sonra yaptı. Bush açıklamasında “Irak’ta Saddam Hüseyin’den hoşnut olmayanların bu adamı devirmek için ABD’nin yardıma geleceği izlenimini edindiklerini hiç anmıyorum. Bu çatışmanın içine girmeyeceğiz. Irak’ın iç işlerine karışmak koalisyonun hedefleri arasında yoktu’’ dedi.
Başkan Bush’un bu çok önemli açıklamaları, ABD halkı tarafından da destekleniyordu. Washington Post’un yaptığı kamuoyu yoklamasında, ABD halkının yüzde 70’inin bu konuda Bush’u desteklediği ortaya çıktı.
ABD yönetiminin bu çok net ve kesin tavrından sonra neler olduğunu yine o günlerin gazetelerinden izlemeye devam edelim.
Yahudi ağababalarından baba Bush’a sert eleştiriler
Üç gün sonra 8 Nisan 1991 tarihli gazetelerde Bush ateş altında… Bush’a karşı en sert eleştiriler, Körfez krizi sırasında Amerikan basınında şahinlerin önderliğini yapan ABD’nin Irak’a saldırması gerektiğini ateşli biçimde savunan Yahudi William Safire tarafından yöneltiliyor.
Safire’a göre, Bush Irak’taki iç savaşa isyancıların yanında müdahale etmekten kaçınarak, Körfez’de kazanılan askerî zafere büyük bir gölge düşürmüştür. Saddam’ın isyancılara karşı helikopterlerini, tanklarını, hatta toplarını kullanmasını yasaklamalıydı.
A. M. Rosenthal ise Bush’u dışişlerinin etkisinde kalarak, Irak’taki iç savaşa müdahale etmemekle suçluyordu. O dönemin ABD Dışişleri Bakanı James Baker da, Başkan Bush da Yahudi değildi.
Liberal eğilimli Yahudi kökenli Flora Lewis’de Bush’u eleştiriyor ve insan haklarını desteklemek için Irak’a müdahale etmenin Irak’ın içişlerine müdahale etmek anlamına gelmeyeceğini vurguluyordu.
Bush’a en sert eleştirileri yönelten William Safire, ABD’deki Yahudi lobisinin ağababalarındandı.
“Satılık müttefik” hakareti
Yahudi William Safire, Irak’a uygulanan haksız ambargoya ve Irak’ın bölünmesine karşı çıkan Türkiye’ye “Satılık Müttefik” diyerek hakaret eden kişiydi.
Ve geliyoruz, olayların seyrini değiştiren en çarpıcı suçlamaya.
İsrail’den ABD’ye suçlama
Tarihler 9 Nisan 1991’i gösterirken gazetelerde olağanüstü bir haber yer aldı. İsrail’den ABD’ye suçlama: İsrail Dışişleri Bakanı David Levy, ABD’nin Kürtlere silah yardımı yapmamasını kınadı.
Haberi, Reuters muhabiri Kudüs’ten bildiriyordu: İsrail Dışişleri Bakanı David Levy dün yaptığı açıklamada, ABD’yi Kürt isyancılara silah yardımı yapmamakla suçladı ve ABD’nin havadan yaptığı yiyecek yardımının Kürt göçmenlerin “aç karnına değil, tok karnına ölmesine” yarayacağını söyledi.
ABD’den çark
Levy’nin bu çarpıcı resmî açıklamayı, ABD Dışişleri Bakanı James Baker’in İsrail’e gelmesinden birkaç saat önce yaptığına özellikle dikkat edilmelidir. Ve David Levy’nin bu açıklamasından tam iki gün sonra 10 Nisan 1991 günü ABD yüz seksen derece dönüş yaparak, 36. Paralelin kuzeyini Irak hava kuvvetlerine yasakladığını ilan etti. Bu yasaklamanın hiçbir hukûkî dayanağı yoktu. Tüm yasalar ve Birleşmiş Milletler ilkeleri, Irak’a bu silahlı ayaklanmayı bastırma hakkı tanımaktaydı.
Bu haksız ve yasa dışı yasaklama kararından bir gün sonra Amerika’daki Yahudi lobisinin dergisi Time detaylı bir harita yayınlıyor ve Türkiye’nin “güneydoğusu ile doğusunun bir bölümünü de içine alan bir sözde “Kürdistan” haritası çiziyordu.
Wıllıam Safire: Kürt devletine giden yol
1992 yılının Ağustos ayında yine William Safire, Yahudi lobisinin gazetesi New York Times’da yayınlanan “Kürt Devletine Giden Yol” adlı sansasyonel yazısında senaryoyu şöyle çiziyordu:
- Kuzey Irak’taki Kürt askerî gücü süratle takviye edilmelidir.
- Kürtlerin Kerkük’e ve çevresindeki petrol bölgelerine kadar inmeleri sağlanmalıdır. Petrolün sağlayacağı imkânlar, Kürt devletinin yaşaması için şarttır. Türkiye’ye “PKK’nın kellesi” hediye edilerek, bunun karşılığında Kuzey Irak’ta kurulacak Kürt Hükûmetini tanıması istenmelidir.
Yahudi lobisinin senaryosu
Yahudi lobisinin/İsrail’in senaryosu işte buydu. Irak savaşının ardından Amerika, Kuzey Irak’tan 7000 (yedi bin) Yahudi kökenli Kürt Iraklıyı, Pasifik’teki Guam üssüne götürüp eğittikten sonra tekrar Kuzey Irak’a geri getirmişti. Barzaniler başta olmak üzere Kuzey Irak’taki sözde Kürt devletini şu an bunlar yönetiyor.
Haham Ovadya Yosef: Bütün insanlar yahudilere hizmet etmek için doğar
İsrail’in önde gelen dini liderlerinden, aşırı dinci Şas partisinin ruhânî lideri Haham Ovadya Yosef ne demişti: “Dünyaya gelen bütün insanlar, Yahudilere hizmet etmek için doğarlar.”
İsrailli Haham bunu söylediğinde 90 (doksan) yaşındaydı. Yahudi lobileri her zaman işte bunu uygulamak için çalışırlar.
“Siyâsî Dostumuz(!)” İsrail’in ünlü Yahudi lobisi işte budur.