WhatsApp gösterdi İsrail vurdu
İşgalcilerin Gazze'de soykırımı hızlandırmak ve daha fazla insanı daha az mühimmatla katletmek için geliştirdiği yapay zekâ sistemi 'Lavanta' ifşa olunca, sistemin nasıl eğitildiği ve kimlerle iş birliği yapıldığı da aydınlanmaya başladı. İşgal güçlerinin, 'hedef aldıkları kişi ailesinin yanına gittiğinde' vurmak için geliştirdiği 'Babam Nerede' uygulamasında babanın eve geldiğini Yahudilere haber veren WhatsApp uygulamasıymış.
Lavanta programını ifşa eden İsrail istihbarat elemanlarının itirafları arasında küçük bir detay vardı. Programın daha fazla sivili hedef alması için çalışan ekipteki bir kişi, "militan olmasa da militanlarla aynı WhatsApp grubunda olanları da hedef olarak kaydettik" diyordu.
'Lavanta raporu'ndaki bu ayrıntının izini süren yazılımcı ve 'Tech for Palestine' kurucusu Paul Biggar, WhatsApp ve bağlı bulunduğu META grubunun İsrail'le iş birliği yaptığını ortaya koydu.
WhatsApp'ın ve META'nın İsrail'in Gazze'deki soykırımına ortak olduğunu belirten Biggar, 'uçtan uca şifreleme' adı altındaki güvenlik önleminin de aldatmaca olduğunu yazdı. Çünkü bir WhatsApp grubuna kimlerin girip çıktığı ya da kimlerin üye olduğunu öğrenmek, ancak şirket içinden alınabilecek bilgilerle mümkün.
‘Baba eve girdi, bombalayın’
Biggar'ın ulaştığı bilgilere göre WhatsApp'ın soykırıma katkısı bu kadar da değil. Lavanta programının bir parçası olan 'Babam Nerede' uygulaması için de işgal yönetimi, META'dan tam destek almış. Hedef kişinin evine geldiğini belirleyen ve 'hedefi' ailesiyle birlikte katletmek üzere savaş uçaklarına koordinat veren 'Babam Nerede' uygulamasının da bu koordinatları yine WhatsApp'tan aldığı ortaya çıktı.
Yahudi Mark Zuckerberg'in şirketi META'nın Gazze soykırımında İsrail'e verdiği tam destek, bu iş birliğinin sadece küçük bir bölümü. 7 Ekim'in hemen ertesinde Filistin yanlısı sesleri susturmak için Facebook ve Instagram'da hızlı bir sansür ayarı yapılmış, bu yönde paylaşımlar yapan binlerce hesap saatler içinde askıya alınmıştı. Yahudilerin Filistinlilere karşı soykırımı teşvik eden reklamlarına halen izin veren META, İsrail'i korumak için 'Siyonist' kelimesini de 'antisemitik dil' kapsamına almaya hazırlanıyor. Bu sınırlama karşısında çeşitli çevrelerin şimdiden ‘Siyonit’ kelimesini tercih etmeye başladığı öğrenildi.
Meta'nın güvenlik başkanı Tel Aviv'de yaşıyor
Twitter el değiştirdiğinde şirketi satın alan Elon Musk, şirket içindeki birkaç Yahudi'nin sosyal medya devini istihbarat ajanlarının arka bahçesi haline getirdiğini açıklamıştı. "META, neden İsrail ile iş birliği yapıyor?" sorusuna Biggar'ın verdiği cevap da farklı değil: Yahudi dayanışması.
Özellikle şirketteki 3 isim, işgal ordusunun elemanı gibi çalışıyor:
WhatsApp, Facebook ve Instagram'ın Bilgi Güvenliği Başkanı Guy Rosen, şirketin politikalarının belirlenmesinde en üst düzey karar vericilerden. İşgal altındaki Filistin topraklarında (Tel Aviv) yaşayan Rosen, aynı zamanda Lavanta programını yazan "Birim 8200"de de görev alıyor. Biggar'ın şirket içinden aldığı bilgiye göre Facebook ve Instagram'da Filistin yanlısı paylaşım ve hesapları sansürleyen, ayrıca şirketin 'antisemitizm' politikalarını belirleyen kişi bizzat Rosen'in kendisi.
META'nın eski icra kurulu başkanı ve şimdiki yönetim kurulu üyesi Sheryl Sandberg ise bir diğer operasyon sorumlusu. 7 Ekim operasyonunda Hamas'ın kadınlara tecavüz ettiği yalanını yaymak için çalışan Sandberg, bu iddiayı çürüten bütün yayınları Facebook ve Instagram'da sansürlemeye kendini adamış bir yönetici. META'da 'kadın hakları' maskesi altında soykırıma destek veren Sandberg, tecavüz yalanını yaymak için STK ve lobilerle de ilişkileri yürüten kişi.
ZAKA'nın finansörü Zuckerberg
Üçüncü isim ise elbette META'nın sahibi ve tüm çalışanlarından daha siyonist olan Mark Zuckerberg. Siyonit Zuckerberg, WhatsApp, Facebook ve Instagram'ın sadece işgal güçleriyle işbirliğini yürütmüyor. Aynı zamanda işgal güçlerinin savaş suçlarını maskelemek ve Filistinlilere iftira atmak için kurulan Yahudi ZAKA örgütünün de maddî destekçisi.
ZAKA, Hamas'ın 7 Ekim'de operasyon düzenlediği alanlara girebilen tek 'sivil kuruluş'. İşgal yönetiminin gazeteci ve uluslararası kuruluşlara kapattığı alana giren ve tamamı 'sivil yerleşimci' denilen teröristlerden oluşan ZAKA, "7 Ekim toplu tecavüz" yalanını da uyduran topluluk. İsrail'in 7 Ekim'de yaklaşık 600 işgalci Yahudi'yi tank ve helikopter atışlarıyla öldürdüğünü uzun süre gizleyen de yine ZAKA örgütüydü. Zuckerberg'in aynı günlerde ZAKA'ya 125 bin dolar verdiği yine örgüt tarafından açıklanmıştı.
Abone olmak için: www.birlikte.com.tr/gercek-hay...