Teksas gerilimi bir iç savaşa sebep olur mu?
Bugün, “ABD’de yeni bir iç savaş çıkar mı” ya da “ülke parçalanır mı” sorularının fâili olan Teksas Valisi Greg Abbott, başarılı bir hukukçu olacağını daha okuldan mezun olduğu yıllarda başından geçen talihsiz bir hâdisenin dava sürecinde ortaya koymuştu. Abbott, lisede atletizm takımındaydı sonrasında da hiç aksatmadan koşuyu sürdürdü.
Abbott, 14 Temmuz 1984'te fırtınalı bir günde yine koşu antrenmanı yaparken bir evin önündeki meşe ağacı üzerine devrildi ve belden aşağısı felç kaldı. Ömür boyu tekerlekli sandalyeye mahkûm kalan Abbott, henüz 26 yaşındaydı. Mahalledeki ağaçların denetimini yapan firma ve evin sahibine açtığı tazminat davası 1986’da karara bağlandı ve Abbott multi milyonluk bir tazminat kazandı.
Anlaşmaya göre Abbott’a ölene kadar her ay 6 haneli bir maaş ve 2022 yılına kadar üç ayda bir de yüz binlerce dolarlık toplu tazminat ödenecekti. İşte bu parayla Abbott engelli yaşamının zorluklarını aştı ve parlak bir hukuk kariyerinin ardından Teksas’ın 48’inci valisi oldu.
Greg Abbott 1929–1932 yılları arasında New York valiliği yapan Franklin D. Roosevelt ve 1963–1967 arasında Alabama valisi olan George Wallace'tan sonra ABD’nin tekerlekli sandalye kullanan üçüncü valisidir.
Milyonlarca kaçak göçmen
Abbott’un 2015’ten beri sürdürdüğü valilik görevindeki en büyük sorunu, bir sınır eyaleti olan Teksas'taki kaçak geçişlerdi. Çünkü ABD’nin Meksika sınırı yaklaşık 350 milyon belgelenmiş geçişle dünyanın en çok geçilen sınırıdır. Her gün yaklaşık 10 bin kişinin kaçak girdiği ülkede en fazla göçmen akınına uğrayan eyalet de Teksas. Bu durumu önlemek için merkezi hükümeti yeterince önlem almamakla suçlayan Teksas Valisi Greg Abbott 2021’de “Operation Lone Star” isimli bir proje başlattı.
Proje denildiğine bakmayın. Aslında basitçe sınıra jiletli tel çekmeye başlandı. Üçüncü yılına giren “Operation Lone Star” beklenildiği kadar göçmen geçişlerine engel olmasa da hem tepkiler hem de destekler belli bir seviyede sürdü. Teksas’taki bu tel duvar, seçimlerin yaklaşması nedeniyle ABD’nin bir numaralı gündemi haline geldi.
Texit olur mu?
Demokrat Partili Biden yönetimi ‘Bu dikenli tel insan haklarına aykırı. Kaldırıp başka yöntem bulmalıyız’ dedi. Ancak Cumhuriyetçi Teksas valisi, duvarı kaldırmadı. Teksas’ın göçmen karşıtı politikaları, federal hükümetle ve çeşitli federal yetkililerle polemikler yaşamasına sebep oldu. Bunların en önemlisi Ocak ayının başında Teksas’ın ABD Sınır Devriyesine, ABD-Meksika sınırına erişim izni vermemesiydi.
ABD'nin Meksika sınırını oluşturan Rio Grande Nehri’nde 12 Ocak 2024’te sınırdan geçmeye çalışan Meksikalı bir annenin iki çocuğuyla birlikte boğulması ve Biden yönetiminin, Teksas yönetimini bu yüzden suçlamasıyla gerilim iyice arttı.
Biden yönetimi, Anayasa Mahkemesine başvurarak Teksas’ın aldığı tedbirleri kaldırmasını ve ABD sınırında ABD Sınır Devriyesi’nin yetkilerini kullanmasına engel olmamasını talep etti.
Yüksek Mahkeme, 22 Ocak’ta Biden yönetiminin taleplerini haklı bularak federal yetkililere Teksas’ın ördüğü dikenli telleri kaldırma yetkisi verdi.
Yüksek Mahkemenin kararına Teksas Valisi Abbott, “Bu iş burada bitmedi” diyerek cevap verdi. İpler bu noktadan sonra iyice gerildi.
Mahkeme kararını tanımıyor
Teksas Valisi Abbott, 24 Ocak’ta yaptığı açıklamada “Federal hükümet, Birleşik Devletler ile eyaletler arasındaki anlaşmayı bozmuştur” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, uzmanlar tarafından Teksas Valisi Abbott’un Yüksek Mahkeme kararını tanımayacağına dair bir işaret olarak değerlendiriliyor. Ancak bu aşamada sosyal medya kullanıcılarının çok sayıda paylaşımına neden olan Teksas’ın Birlik'ten çıkması beklenmiyor. En azından kısa vadede dünyadaki kullanılan tabirle bir Texit yaşanmayacak.
Fakat iki kutba ayrılan ABD’de siyasiler tarafından özellikle seçim dönemlerinde başlatılan gerginlikler Amerikan vatandaşlarında derin ayrılıklar oluşturdu bile. Bir taraf başta eşcinsellere sağlanan özgürlüklerin sınırlarını zorlarken, diğer taraf da özellikle göçmenlere uygulanmasını istedikleri faşistliğe varan uygulamalar nedeniyle birbirlerinden epey uzaklaştı.
Yüksek Mahkemenin kararının ardından Donald Trump'ın ülkedeki tüm Cumhuriyetçi valilere, “Ulusal muhafızlarını sınıra göndermek suretiyle Teksas'a destek vermeleri” çağrısı üzerine 25 Cumhuriyetçi vali, 25 Ocak’ta yayınladıkları ortak bildiriyle Biden yönetimini eleştirerek Teksas valisinin yanında yer alması da bu durumun tezahürü olarak değerlendiriliyor.
Vali Abbott, yaptığı açıklamada göçmenlerin sınırdan geçişini “işgal” olarak tanımlayarak bu alanda eyaletlerin tedbir alma hakkı olduğunu savunuyor ve duvar konusunda direniyor. Bunu da 1787'de kabul edilen federal Anayasadaki 1. Maddenin 10. Kısmının belirsiz bir hükmüne dayandırıyor. Buna göre bir işgal durumunda eyaletlere federal hükümete bakmaksızın sınırlarını koruma hakkı veriliyor. Ancak Amerikan hukukçularına göre bu sağlıksız bir düşüncenin ürünü.
Başka bir eyalet de “çevre kirliliği işgali altındayım” diyerek federal hükümeti görmezden gelirse ne olacak diye soruyorlar. Yasanın gerçek bir savaş hali için geçerli olduğunu onun dışında kullanılamayacağını söylüyorlar.
Seçim tiyatrosu
Teksas’taki köklü yerel bir gazete olan Houston Chronicle’ın editör yazısına göre bu yaşananlar Cumhuriyetçi partinin siyasi tiyatrosu. Partinin göçmenlik sorunlarına hiçbir zaman gerçek anlamda çözüm aramadığını öne süren gazete şöyle devam ediyor: “Göçmen sorunu seçmenlerin çoğu tarafından zamanımızın en önemli meselesi olarak görülse de bunun zamanı kesinlikle bir seçim yılı sırasında değil.”
Dünyada ABD parçalanır mı tartışmaları sürerken Vali Abbott, Hindistan’a gitti. Verdiği fotoğraflarla keyfinin epey yerinde olduğu görünen Teksas valisinin X paylaşımının altına yapılan pek çok yorumdan birisi olan “İç savaştan kaçtı herhalde” ifadeleri gülümsetti.