“Orta Asya-Almanya” Zirvesi: Almanya’nın beklentisi ne?

“Orta Asya-Almanya” Zirvesi: Almanya’nın beklentisi ne?
“Orta Asya-Almanya” Zirvesi: Almanya’nın beklentisi ne?

İkincisi düzenlenen “Orta Asya-Almanya” zirvesi, Rus medyasında bölgedeki jeopolitik dengeler açısından dikkatle takip edildi. Rus kaynakları, Almanya’nın bu hamlesini Orta Asya’da Rusya ve Çin’in etkisini kırmaya yönelik stratejik bir girişim olarak yorumlayarak Almanya’nın bölgedeki enerji, ticaret ve lojistik ağlarını genişletme çabasının, Rusya ve Çin'in güçlü varlığına karşı alternatif bir iş birliği alanı yaratma hedefi taşıdığını belirtti. Almanya’dan “Rheinische Post” gazetesi ise zirvenin başka bir yönüne dikkat çekerek “bölgedeki otoriter rejimlerin insan hakları ve demokratikleşme konusunda Batı tarafından sıkça eleştirildiği” ama konu çıkarlar olunca Almanya’nın bu konuyu “ikinci planda” tutacağını ifade ederek daha çok ekonomik ve enerji iş birliğine odaklandığını ifade etti.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz 17 Eylül’de Kazakistan’ın başkenti Astana’da ikincisi düzenlenen “Orta Asya – Almanya” zirvesine katıldı. Toplantıda Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Tacikistan Cumhurbaşkanları da iştirak ederek önemli kararların alınmasına eşlik ettiler. Zirve sadece Orta Asya ülke cumhurbaşkanlarının Almanya Başbakanı ile görüşmesi formatında değil, bölge liderlerinin önde gelen Alman şirketleri ve bankalarının başkanlarıyla bir araya gelmesiyle de dikkat çekti.

Eylül 2023'te Berlin'de düzenlenen ilk zirvenin devamı niteliğinde düzenlenen ikinci zirvede Orta Asya ülkeleri ile Almanya arasındaki stratejik ortaklık imkânları da dâhil olmak üzere çok çeşitli güncel konular tartışıldı. Rusya-Ukrayna çatışmasının patlak vermesinin ardından Berlin, yeni dış politika konseptinde Orta Asya'yı stratejik öneme sahip bir bölge olarak hedefliyor.

Bu anlamda Astana’daki zirve, Orta Asya ülkeleri için yeni bir alternatif güç ve yöneliş olarak değerlendirilirken, Almanya için de dış politikada “yeni bir kapı” olarak ifade ediliyor. Scholz, zirvede bir taraftan Almanya'nın Orta Asya ülkeleriyle ortaklıkların derinleştirilmesine büyük ilgi gösterdiğini vurgularken, diğer yandan Berlin'in, AB’nin Ukrayna’daki savaş nedeniyle Rusya'ya uyguladığı yaptırımları aşmak için Rusların bölge ülkelerini kullanmasını da engellemek istediklerini açıkça dile getirdi.

Tokayev: Rusya askerî açıdan yenilmez

Almanya Başbakanı zirvenin genelinde Ukrayna meselesine direkt değinmemeye çalışsa da Berlin'in çatışmaya barışçıl bir çözüm çağrısında bulunduğunu ve savaşın sorumluluğunu Rusya'ya yüklediğini belirtti.

Buna karşılık Kazakistan Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev de Scholz ile yaptığı görüşmede Rusya'nın "askerî açıdan yenilmez" olduğunu, bu nedenle anlaşmazlığın çözümünün savaş alanında değil, müzakere masasında aranması gerektiğini ifade etti.

Olaf Scholz’un Astana’da katıldığı “Orta Asya-Almanya” zirvesi, Almanya’nın Orta Asya’ya yönelik dış politikası ve küresel jeopolitik dengeler açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Almanya, Orta Asya’yı enerji kaynakları ve ticaret yolları açısından stratejik bir yer olarak görüyor ve Rusya doğal gazına bağımlı bir ülke olarak zengin doğal gaz ve petrol rezervlerine sahip bölgeyi, enerji tedarikinde çeşitlilik yaratmak ve bu kaynaklara erişimi artırmak için kullanmak istiyor. Mesela Kazakistan, Norveç ve ABD'den sonra Almanya üçüncü büyük petrol tedarikçisi ve Almanya'ya yapılan toplam petrol arzındaki payı %11,7 civarında.

Rusya'nın Ukrayna'yı tam kapsamlı işgalinin başlamasının ardından Kazakistan, daha önce Rusya Federasyonu'ndan yapılan alımlara bağımlı olan ve zorluklarla karşılaşan Schwedt rafinerisine yapılan tedarikler de dâhil olmak üzere Rus hammaddelerinin kaybını kısmen telafi etti. Zirvede de Scholz, Kazakistan ham petrolünün Almanya'ya ihracatının artırılması konusunda anlaşmaya varmayı beklediklerini belirtti.

Almanya’nın bölgenin enerji kaynaklarına yönelik teşebbüsü de bölge liderleri nezdinde memnunluk oluşturmuşa benziyor. Örneğin, zirvede konuşan Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, Orta Asya ile Almanya arasındaki enerji diyaloğunun ve stratejik işbirliğinin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Mirziyoyev, ayrıca, Almanya ile Orta Asya arasında uzun vadeli işbirliği ve yatırım projelerini kapsayan bir "yol haritası" oluşturulmasını teklif etti.

Almanya, Avrupa Birliği’nin bir üyesi olarak, AB’nin Orta Asya’ya yönelik stratejisini desteklemekle beraber, bireysel olarak da bölgedeki etkisini genişletmek istiyor.

Rus ve alman basınında zirve

İkincisi düzenlenen “Orta Asya-Almanya” zirvesi, Rus medyasında bölgedeki jeopolitik dengeler açısından dikkatle takip edildi. Rus kaynakları, Almanya’nın bu hamlesini Orta Asya’da Rusya ve Çin’in etkisini kırmaya yönelik stratejik bir girişim olarak yorumlayarak Almanya’nın bölgedeki enerji, ticaret ve lojistik ağlarını genişletme çabasının, Rusya ve Çin'in güçlü varlığına karşı alternatif bir iş birliği alanı yaratma hedefi taşıdığını belirtti. Bununla birlikte Ruslar, bölge ülkelerinin Rusya ile ekonomik bağlarını tamamen koparmalarının zor olduğuna işaret etti.

Almanya’dan “Rheinische Post” gazetesi ise zirvenin başka bir yönüne dikkat çekerek “bölgedeki otoriter rejimlerin insan hakları ve demokratikleşme konusunda Batı tarafından sıkça eleştirildiği” ama konu çıkarlar olunca Almanya’nın bu konuyu “ikinci planda” tutacağını ifade ederek daha çok ekonomik ve enerji iş birliğine odaklandığını ifade etti.

Türkistan’dan kısa kısa

  • Kazakistan Ordusu’nda ölümler
  • 8 Eylül 2024’de Kazakistan Savunma Bakanlığı, Aktau şehrindeki askerî bir garnizonda askerlerden birinin ölümüyle ilgili açıklama yaparak olayın derinlemesine soruşturulduğunu ve sorumluların cezalandırılacağını açıkladı.
  • 19 Eylül’de Kazakistan’da başka bir askerî garnizonda bir subayın kendini asarak “intihar” ettiği bildiriliyor. Askerî birliklerde artan ölüm olayları nedeniyle asker velileri sık sık medyada konuşmaya başlayınca hem Savunma Bakanlığında hem mecliste araştırma komisyonları kuruldu.
  • Resmî verilere göre son üç yılda Kazakistan'da 270 askerî personel hayatını kaybetti. Son dört yılda orduda 86 intihar ve 20 askerî personel intihara teşebbüs etti. Kazakistan Savunma Bakanlığı son yıllarda ordudaki intihar, taciz, baskı, dövülme olaylarının artmasından dolayı askerî birliklere 50 binden fazla kamera yerleştirdi.
  • Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, genç Kazakistanlıların vatan borçlarını ödemek için gittikleri orduda kanun ve düzenin gözetilmesinin büyük ehemmiyet arz ettiğini söyledi. Tokayev, "Ebeveynler oğullarını devlete emanet etti, bu nedenle onların sağlığı ve güvenliği konusunda ordunun ve kolluk kuvvetlerinin liderliği özel sorumluluk taşıyor" diye vurguladı.
  • Almanya Özbekistan arasında göç anlaşması
  • Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve İçişleri Bakanı Nancy Faeser, 15 Eylül’de Semerkant şehrinde Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevkat Mirziyoyev ile göç anlaşması imzaladı. Birkaç aydır hazırlanan yeni anlaşmanın Özbekistan vatandaşlarının Almanya'ya yasal göçünü kolaylaştırması bekleniyor.
  • Aynı zamanda Taşkent, yasal dayanağı olmaksızın Almanya'da bulunanları da kabul etmek zorunda kalacak. Feser, Rheinische Post gazetesine verdiği röportajda, "Sanayide, vasıflı ticarette, sağlık hizmetlerinde ve diğer birçok alanda acilen ihtiyaç duyduğumuz vasıflı işgücünü ve vasıflı işçileri ülkeye çekiyoruz" dedi.
  • Aynı zamanda, "Almanya'da kalma şansı ve kalma hakkı olmayanların bir an önce ülkemizden ayrılması gerektiğini" kaydetti. Haziran ayında Alman Der Spiegel dergisi, Alman hükümetinin, Taliban'la doğrudan anlaşma yapılmadan mülteci statüsüne uygun olmayan Afganları geri gönderebilmek için Özbekistan'la gizli görüşmeler yaptığını yazmıştı.
  • Der Spiegel’e göre Mayıs ayında Almanya, ülkede bulunan bazı Afganları sınır dışı edilmek üzere özel bir havayolu şirketiyle Taşkent’e, oradan da Kabil’e ulaştırdı. Taşkent üzerinden planlanan bu rotanın Berlin'in doğrudan Taliban hükümetiyle müzakere etmek zorunda kalmadan Afganları sınır dışı etmek için tasarlandı.
  • Kırgızistan’da hakarete para cezası
  • 17 Eylül'de Kırgızistan Parlamentosu, medyada ve internette iftira ve hakaret için para cezalarının getirilmesini öngören "Kırgızistan Cumhuriyeti Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair" yasa tasarısını ilk okumada onayladı. Değişikliklere göre, Ceza Kanunu'na “Kitle iletişim araçlarında, internetteki bir web sitesinde veya internetteki bir web sitesinin bir sayfasında yer alan iftira ve hakaret” başlıklı 107-1. Maddenin eklenmesi ile şahıslara 100 bin som (40.400 TL), tüzel kişilere 200 bin som (81.200 TL) para cezası verilmesi öngörülüyor.
  • Kırgızistan yetkilileri bu yasa tasarısı girişiminin ortaya çıkma sebebini, internet ve medyadaki hakaret ve iftiraların sayısında önemli bir artışın olması ve mevcut durumun kamu ahlâkı ve kişiler arası ilişkiler için bir tehdit oluşturmasıyla açıklıyor. İlginçtir, Kırgızistan’da gündeme gelen bu yasa tasarısı, bazı Batılı medya organları tarafından “internete sansür”, “medyaya sansür” başlıklarıyla paylaşıldı.
  • Türkmenistan’dan eski SSCB sembollerine karşı tedbir
  • Türkmenistan’da Sovyet propagandasına karşı yürütülen kampanyanın bir parçası olarak ülkenin bazı bölgelerinde Sovyet sembolleri taşıyan tişört ve kasketlerin satışını yasakladı. Kolluk kuvvetleri, bu tür malların reklamını yapan ve ticaretini yapan girişimcileri ve Sovyet sembollerini taşıyan kıyafetler giyenleri sorguluyor.
  • Son dönemlerde Türkmenistan’da market ve giyim mağazalarında SSCB'yi tanıtan çeşitli ürünler, spor kıyafetler ve diğer eşyaların görülmeye başlandığı ifade ediliyor.
  • Buna binaen Türkmenistan kolluk kuvvetlerinin eski SSCB'nin sembollerinin propagandasıyla mücadele etmeye, bu malların ticaretini yasaklamaya ve ayrıca Sovyet sembollerini sosyal ağlarda yayınlayan kişileri takibe aldığı iddia ediliyor.