NATO çatlağı büyüyor

15 Temmuz gecesi takındığı düşmanca tutumla Türkiye’nin müttefiki olmadığını açıkça ortaya koyan NATO’da çatlak büyüyor. Libya’yı sömürge olarak elinde tutmaya çalışan Fransa, Akdeniz’de başa çıkamadığı Türkiye’yi diğer NATO ülkelerine şikâyet etti. Türkiye ise bir yandan Fransa’nın sömürgeci emellerine lisan-ı hal ile karşılık verirken, bir yandan da Çekya’da Ruslara karşı açılmak istenen yeni cephe konusunda NATO’ya ayar çekiyor.

Dünyanın 9’uncu, NATO’nun ise 4’üncü en büyük askerî gücü olan Türkiye, savunma sanayiindeki yerli ve millî atılımlarla caydırıcılık etkisini her gün artırıyor. 1951 yılından bu yana üyesi olduğumuz NATO ise, bu gelişmelerden memnun olmak yerine Türkiye’yi ‘güçlenen bir tehlike’ gibi görmeye devam ediyor.

• PKK terörü ile 40 yıla yakın süredir devam eden mücadelede Türkiye’ye hep ayak bağı olan, DEAŞ’la mücadele sırasında Türkiye’deki hava savunma sistemlerini geri çeken ve son olarak 15 Temmuz gecesi işgalci FETÖ’cülerin yanında yer alan NATO, bugünlerde büyük bir ikilem yaşıyor. Türkiye’nin taraf olduğu daha önceki sorunlarda herhangi bir ikilem içine düşmeyen NATO, Türkiye’yi oyalayıcı kararlar aldıktan sonra Türkiye’nin karşısında kim varsa ondan yana taraf belirleyerek sorun çözme yöntemine giderdi. Fakat bu sefer işler NATO’nun alışık olduğu şekilde yürümedi.

Fransa’ya Akdeniz’de En Ciddi Uyarı

Kaddafi’nin devrilmesi sürecinde bir oldubitti operasyonu ile NATO’yu devreye sokan ve Libya’da işlediği cinayetlerle sömürgeci emellerini devam ettiren Fransa, geçtiğimiz hafta yaşanan gelişmelerle durumun artık ‘istedikleri gibi’ olmadığını anladı. Doğu Akdeniz’de tam hâkimiyet kuran Türkiye’yi “Libya’daki tansiyonu yükselttiği ve BM’nin aldığı silah ambargosu kararını deldiği” iddiasıyla NATO’ya şikâyet eden Fransa, kendini mağdur göstermek için tehlikeli bir de film çevirdi. Akdeniz’deki Fransız donanması, Libya’ya giden ‘Çirkin’ adlı Türk kargo gemisinde arama yapmak istedi. Bu arada gemiye refakat eden Türk savaş gemisi, Fransız gemilerine 3 kez radar kilitlemesi yaparak ‘uzak durmazsanız vururuz’ mesajı verdi. Fransızlar ise, tarihî savaş taktiklerini uygulayarak derhal bölgeden kaçtı.

• Fakat masada kazanmaya alışık olan Fransızlar, soluğu yine masada aldı ve Türkiye’yi bir kez daha NATO’ya şikâyet etti. Bir Fransa Dışişleri Yetkilisi “NATO içinde karmaşık anlar olabileceğini biliyoruz ama deve kuşu gibi davranıp ortada bir Türkiye sorunu yokmuş gibi yapamayız. Bunu görmeli, konuşmalı ve çözmeliyiz" dedi.

Fransız yetkilinin cümlesinin içinde geçen ‘Türkiye sorunu’ ifadesi ise, NATO’daki çatlağın en büyük göstergesi. Libya’yı kaybettiğini anlayan Fransa’nın ‘Türkiye ile sorun yaşadığını’ değil, ‘Türkiye’nin bir sorun olduğunu’ düşünmesi, birlik içerisinde nahoş gelişmelerin olabileceğine dair işaretler barındırıyor.

Türkiye’den İki Cephede De Geri Adım Yok

Libya konusunda şu ana kadar mükemmel bir strateji ile ilerleyen Türkiye ise, NATO’ya yapılan şikâyeti ciddiye almak yerine, olayı bir adım daha ileri götürdü. Çekya ile Rusya arasında yaşanan ve diplomatların karşılıklı kovulmasına kadar varan gerilimde NATO’ya yeni bir istikamet çizdi. Çekya cephesinde yeni bir savunma politikası belirlemek isteyen NATO, Türkiye’den ‘acele etme’ cevabı aldı. Alman basınında yer alan haberlere göre Türkiye, ‘Suriye’deki PYD-YPG konusunda adım atmadan Çekya’da adım atamazsınız’ diyerek NATO’ya bu konuda daha fazla kafasını kuma gömemeyeceğini hatırlattı. Rusya’nın batıya doğru yayılmacı politikası karşısında ciddi endişeler taşıyan Avrupa ülkeleri, korona virüsten ve içerde yaşadıkları çatışmalardan başlarını kaldırdıkları vakit yeni bir konjonktürle karşılaşacaklarının sinyalini şimdiden aldı.

İsrail: Türkiye, Yunanistan Ve Ermenistan’ı İşgal Edecek

Mülteci göçü, Akdeniz’deki enerji atılımları ve Ayasofya’nın ibadete açılması tartışmaları nedeniyle Türkiye’ye olan ezeli nefreti tekrar harlanan Yunanistan ise ‘çapını aşan’ tehditlerine devam ediyor. Ay başında ‘Türkiye ile savaşmaya hazırız’ diyen Yunanistan, bu kez tonunu yumuşatarak Başbakan Miçotakis’in ağzından Türkiye’yi ‘bölge barışının tehdidi’ olarak niteledi. Miçotakis bu açıklamayı yaparken yanında İsrail Başbakanı Netanyahu da vardı.

Bu açıklamayla aynı gün, İsrail’de yayın yapan Jerusalem Post gazetesi, Türkiye’nin Yunanistan ve Ermenistan’ı işgal planı hazırladığını iddia etti. Yunanistan için ‘Çakabey’ ve Ermenistan için ise ‘Altay’ isimli harekât planları hazırlandığını iddia eden İsrail basını, bu iddialarının ‘güçlü belgelere’ dayandığını öne sürdü.

Sıcak Günler Kapıda

Bir yandan Türkiye’yi komşusu ve NATO üyesi olan Yunanistan ile çatışma haline sokmak, bir yandan da Akdeniz’de gerilimi yükseltmek isteyen Avrupa’ya, NATO’nun patronu ABD’den henüz cevap gelmedi. İç işlerinde sorunlar yaşayan ve başkanlık seçimine odaklanan ABD’nin sahaya tekrar inmesi ve Almanya’nın da ona göre kendini konumlandırması, önümüzdeki aylarda bölgenin ısınacağını gösteriyor. O sıcak günlerde terleyen ise, aldığı tedbirlerle şu ana kadar dengeli bir politika izleyen Türkiye değil, onu karşısına alma cesareti gösteren ülkeler olacak gibi görünüyor.