Karadeniz'de Rus gemisi kalmayabilir

Teyit edilmemiş bilgilere göre Karadeniz'de Rusya'nın 2'si denizaltı 13 adet muharip savaş gemisi kaldı. Ukrayna tahıl ambarlarını ve sivil hedefleri zaman zaman hipersonik füzelerle dövmekte olan bu gemilerin önümüzdeki dönemde daha da azalması bekleniyor. Çünkü Ukrayna ordusunun kullandığı kamikaze insansız deniz araçlarıyla (KİDA) her daim tehdit altındalar.

186 metre uzunluğundaki amiral gemisi Moskova'yı, Ukrayna menşeili Neptün seyir füzelerine, çıkarma gemileri ve devriye botlarından oluşan yarım düzinelik filoyu da geçtiğimiz yıl Bayraktar TB2'lere kurban veren Rus donanması, 2023 yılında en çok tehdidi su üstünde sinsice ilerleyen uzaktan komutalı deniz araçlarından aldı.

Starlink uydu alıcısıyla görev esnasında anlık görüntü aktaran ve 1200 kilometreye kadar operasyon menzili bulunan KİDA'lar, bazen Novorossiysk gibi dev petrol ihraç limanı çevresinde bazen de Kerç Boğazı'ndaki Kırım Köprüsü civarında infilak ediyor.

Silahlar aniden ateşlenirken...

KİDA'lar genellikle gece karanlığında seyre çıkarılıyor ve hedefe yaklaşıp iyice görünür hâle geldiklerinde, Rus savaş gemilerindeki yakın savunma silahları kaçınılmaz olarak ateşlenmeye başlıyor. Deniz baş topu ya da 20 mm'lik otomatik silahlardan çıkan kurşunlar gemiye yaklaşan kamikaze araca isabet ettiğinde büyük bir gümbürtü kopuyor ama Rus denizciler de rahat bir nefes alıyor.

Fakat Karadeniz'deki bazı gemiler, KİDA saldırısından kurtulacak kadar şanslı olamayabiliyor. 4 Ağustos'ta Rus çıkarma gemisi Olenegorsky Gornyak, Novorossiysk Limanı açıklarında seyrederken Ukrayna istihbaratının denize saldığı bir KİDA'nın hedefi oldu. Yüzlerce kiloluk patlayıcının infilak etmesiyle gemi gövdesinde büyük bir delik açıldı ve platform yan yattı. Bölgeye yetişen kurtarma gemileri, Gornyak'ı batmadan yakalayıp yakınlardaki bir tersaneye çekmeyi başardı.

Bu saldırıdan bir gün sonra başka bir KİDA ise Kerç Boğazı'nda seyreden SIG isimli kimyasal yük tankerini hedefledi. Gemide yine dev bir delik açıldı, limana çekilen tanker kullanılamaz hâle geldi. Tüm bu eylemlerden yaklaşık 20 gün önce ise Kırım Köprüsü ayaklarında büyük bir patlama meydana geldi. Hangi mühimmat ya da araçlarla gerçekleştiği ilk anlarda belli olmayan eylemin ayrıntıları olaydan bir ay sonra netleşti.

Gemi batıran yeni oyuncaklar: Deniz Bebeği ve Toloka

Ukrayna Güvenlik Servisi (SBU) Şefi Vasyl Malyuk, saldırıda yine bir kamikaze deniz aracını fakat bu kez 'Deniz Bebeği' (Sea Baby) adlı platformu kullandıklarını duyurdu. Yeraltındaki bir tesiste üretilen Deniz Bebeği, Malyuk'un iddiasına göre 800 kilogram patlayıcı taşıyor. Daha önce çeşitli tipte KİDA'lar üreten Ukrayna sanayisi, geçtiğimiz Nisan ayında da Toloka adı verilen torpidolardan 3 ayrı model imal etmişti. Henüz bir saldırıda kullanılmadığı sanılan Toloka torpidoları, suyun hemen altında ilerliyor ve yüzeyi ise periskop tarzı bir kamera ile gözetliyor. Ukraynalılar bu araçların operasyon menzilinin 400 ilâ 1200 kilometre arasında olduğunu iddia ediyor.

Modern hibrit deniz savaşlarının vazgeçilmez unsuru haline gelen bu araçlar belki denizaltı vuramayacak ama su üstünde kalan 11 adet Rus gemisi için büyük bir tehdit unsuru olduğunu şimdiden kanıtladı. Hırçın Karadeniz sularında Rus donanma personelinin, gemiye doğru yaklaşan bu robotlarla mücadelesi bir süre daha devam edecek.

• Bunu kim nasıl önleyecek?
• 
• 
• Yüzlerce kilo bomba taşıyor. Su üstünde 110 kilometre hızla ilerliyor. Düşman tarafından fark edildiğinde suyun altına girip derinlerde yüzüyor. Henüz dünyada benzeri olmayan bu silahı HAVELSAN geliştirdi.
• Donanma literatürüne yeni bir kavramı sokan şirket HAVELSAN oldu. DAY-KİDA... Yani 'Dalış Yapabilen Kamikaze İnsansız Deniz Aracı.' Geçtiğimiz yıl dönemin Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir tarafından üstü kapalı biçimde anlatılan o uçuk ihtimal, IDEF-2023'te hakikate dönüştü. İnsansız ordu kavramını gerçekleştirmek için yıllardır uğraş veren HAVELSAN, hem su altında hem de deniz yüzeyinde görev yapabilen bomba yüklü bir araç geliştirdiğini duyurdu.
• Oyun değiştiren nitelikteki bu araç, ismini Türk donanmasının kurucu babasından, Çaka Bey'den alıyor. Yüzlerce kilo patlayıcıyı su üstünde 110 kilometre hızla taşıyan ÇAKA, gizlenmesi gerektiğinde suyun birkaç metre altına dalıp görünmez hâle geliyor.
• Şimdi kendinizi düşman gemisini idare eden amiralin yerine koyun. Elinizde su üstündeki hedefleri vurmaya yarayan deniz baş topu, otomatik top ve buna benzer yakın hava-yüzey savunma silahları var. Denizin üstünde gemiye doğru yaklaştığını zar zor fark ettiğiniz bu keskin hatlı aracı vurmak için ona ateş etmeye başlıyorsunuz. Derken DAY-KİDA suyun altına girerek birdenbire kayboluyor.
• Gemideki sonarları kullanarak yakınlarda torpidoya benzeyen bir nesneyi tespit etmeye çalışıyorsunuz. Radarda görmeyi başardığınız bu gizemli aracı vurmak için anti-torpido füzesi ateşliyorsunuz. Fakat o da ne? DAY-KİDA bu kez suyun üstüne çıkıp hızla ilerlemeye başlıyor, üstelik suyun altındaki anti-torpido mühimmatının asla yetişemeyeceği bir süratle...
• Yeniden su üstünde ve gemiye çok daha yakın bir pozisyonda beliren ÇAKA, kurşunlardan kaçınmak için zikzaklar çizerek düşman platformun dibine kadar gelmeyi başarıyor ve yüzlerce kilogramlık patlayıcıyı talihsiz geminin alt gövdesinde infilak ettiriyor. Düşman açısından kâbus gibi değil mi?
• İşte HAVELSAN dünyada henüz örneği bulunmayan böyle bir silah geliştirdi. Ne kadar gurur duysak azdır.