Haftanın Manzarası

Türk Konseyi Liderler Zirvesi'nde video konferans yoluyla konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Görünmez düşmana karşı zor bir savaş yürütüyoruz. Türk Konseyi Zirvesi koronavirüs salgınıyla mücadelede dayanışmamızı perçinleyecektir" dedi. Salgının etkisiyle aynı zamanda küresel çapta bir sosyo ekonomik krizle de karşı karşıya olunduğuna dikkat çeken Erdoğan, “Allah'ın izniyle koronavirüsle savaşı elbette kazanacağız, ardından da yeni bir dünya gerçeği ile karşı karşıya kalacağız” ifadelerini kullandı.

Türkiye'de Yaşayan Fransız:

Burada Her Şeyimiz Var Fransa’da Yok

Antalya'nın Alanya ilçesinde yaşayan bir Fransız, Türkiye'de koronaya karşı verilen mücadeleyi sosyal medya hesabından paylaştığı video ile anlattı. Bir markete çekim yaparak giren Murad Ghazli isimli Fransız, kapıda önce el dezenfektan kullanıyor ve bunun ücretsiz olduğuna dikkat çekiyor. Türkiye’de maskelerin de ücretsiz dağıtıldığını anlatan Ghazli, markette çalışan görevlilerin maske ve koruyucu önlemleri aldığını izleyicilerine gösteriyor. Fransa vatandaşı Ghazli, “Burada belediyeler bile maske dağıtıyorlar. Ama maskeye para ödemek ve satın almak istiyorsanız o eczane cezalandırılır” diyor. Ghazli, çıkarken karşılaştığı bir Belçikalı ile de durum değerlendirmesi yapıyor. Alanya’da karşılaşan iki turistin sohbetinde şu cümleler sarf ediliyor:

• “Burada olmak Fransa'da ya da Belçika'da olmaktan daha iyi. Burada ücretsiz maskelerimiz var, orada hiçbir şey yok.”

Tivitle Kopan Bağlar ‘Silahla’ Kuruldu

Eski Kanada Dışişleri Bakanı Chrystia Freeland’in, Suudi Arabistan’da tutuklu insan hakları aktivistlerinin serbest bırakılmasını talep eden sosyal medya paylaşımındaki üslup nedeniyle kopan iki ülke arasındaki ilişkiler silah anlaşması ile yeniden sağlandı. Kanada Dışişleri Bakanı Francois-Philippe Champagne, Suudi Arabistan'a silah ihracatını engelleyen moratoryumun kaldırıldığını duyurdu. Champagne, Kanada’nın 2019 yılında BM Silah Satış Anlaşmasını (ATT) imzaladığını hatırlatarak Suudi Arabistan ile olan zırhlı araç satışının yeni hükümlere bağlandığını aktardı. Yenilenen sözleşmeyi hiç kimsenin iki ülke ilişkilerinin normalleşmesine dair bir işaret olarak yorumlamaması gerektiğini söyleyen Dışişleri Bakanı Champagne, "Suudi Arabistan'ın insan hakları sicili rahatsız edici olmaya devam ediyor. İnsan haklarını savunmaya devam edeceğiz" dedi.

İngiltere: Esed Kimyasalların Hesabını Verecek

İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, Esed'in kimyasal silah saldırılarının sorumlularından hesap sorulmasını sağlamak için uluslararası ortaklarla çalışmaya devam edeceklerini bildirdi. Raab, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nün (KSYÖ) Esed rejiminin 24-27 Mart 2017'de Suriye'nin Hama bölgesinde sarin ve klor gazı kullandığı teyit edilen raporuna ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Bu korkunç saldırıların, Esed rejiminin kendi halkına karşı sürekli kimyasal silah kullanma politikasının bir parçası olduğunu kaydeden Raab, KSYÖ'ye "kapsamlı" çalışması için teşekkür etti."İngiltere'nin Esed'in kimyasal silah kullanımının irdelenmesi ve sorumlulara hesap sorulmasını sağlamak için ortaklarıyla yorulmadan çalışmaya devam edeceğini" belirten Raab,

• "Kimyasal silahların kullanımı uluslararası bir suçtur ve asla meşru gösterilemez" ifadesini kullandı.

İtalya ‘Mafya’ Göndermesine Çok Kızdı

Alman Die Welt gazetesinin, "İtalya'ya giden paraların kontrol edilmesi gerektiği çünkü İtalya'nın Brüksel'den talep ettiği bu paraların ülkedeki mafyaya gittiğini" ima eden yönündeki yorumları, İtalya'da siyasilerin sert şekilde tepki göstermesine neden oldu. İtalya Dışişleri Bakanı Luigi Di Maio, Facebook'tan yaptığı açıklamada, Alman gazetesi Die Welt'in yorumunu eleştirdi. Yeni bir polemik açmak istemediğini belirten Di Maio, "Zaten burada bunun için de vaktimiz yok ama Alman gazetesinin kullandığı bu tonu, kabul edilemez ve utanç verici bulduğumu belirtmeme izin verin. Berlin’in onları kınamasını ve mesafe koymasını umuyorum" ifadelerini kullandı. Di Maio, İtalya’nın bugün yeni tip koronavirüs (Kovid-19) kurbanlarına ağladığını, aynı şekilde mafya kurbanları için de gözyaşı döktüğünü belirterek,

• "Dışişleri Bakanı olarak bu yorumu kabul edemem. Bu bir oyun değil, iki ülke arasında bir maç değil. İnsanlar ölüyor ve Avrupa buna bir cevap vermek zorunda." değerlendirmesinde bulundu.

Hafter Aynı Hastaneyi Üç Kez Vurdu

Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin elebaşısı terörist Halife Hafter milisleri, başkent Trablus'taki yeni tip koronavirüs (Kovid-19) hastalarının tedavisi için tahsis edilen hastaneyi üçüncü kez hedef aldı. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti'ne (UMH) bağlı Sağlık Bakanlığı Basın Bürosundan yapılan yazılı açıklamada, gayrimeşru silahlı güçlerin elebaşısı Halife Hafter milislerinin koronavirüs tedavi merkezlerinden biri olarak belirlenen El-Hadra Hastanesi'ndeki ilaç depolarını Grad füzeleriyle hedef aldığı belirtildi. Saldırı sonucu depolarda yangın çıktığı ifade edilen açıklamada, bölgeye yönlendirilen ilgili ekiplerin yangını söndürme çalışmalarına başladığı aktarıldı.

Almanya Göz Yumuyor PKK’lılar Saldırıyor

Almanya'nın Köln kentinde propaganda yapan PKK yandaşları, caminin duvarına sprey boyayla yazı yazarak kaçtı. Almanya'da, Köln-Kalk DİTİB Eyüp Sultan Camisi Dernek Başkanı Mahmut Kökmen, duvardaki yazıyı fark eden komşularının kendilerine haber verdiğini, bunun üzerine polisi bilgilendirdiklerini belirtti.

• Polisin camide incelemede bulunduğunu söyleyen Kökmen, 12 Mart'ta aynı camiye yine terör örgütü yandaşlarınca benzer şekilde saldırı gerçekleştirildiğini anlattı.

Karabağ Uluslararası Hukuku İhlal Etti

Pakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ayşe Farukî, 31 Mart'ta Yukarı Karabağ'da gerçekleştirilen sözde cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu söyledi. Düzenlediği haftalık basın toplantısında konuşan Pakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ayşe Farukî, Pakistan'ın, Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü ve egemenlik haklarını desteklemeye devam ettiğinin altını çizerek,

• "Seçim kararı, Ermenistan'ın Karabağ sorununu barışçıl yollarla kesin olarak çözümü için yürütülen görüşmeleri engellemek amacıyla yaptığı hamlelerden biri olarak görülmektedir. Karabağ sorunu karşısında duruşumuz bellidir. Pakistan, Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü ve egemenlik haklarını desteklemeye devam edecektir." diye konuştu.