FETÖ işi Gezi isyanı - 27.05.2013
Terörist başı Gülen; Soros, FETÖ, PKK, CHP, DHPK-C vb. yapıların ortak girişimi olan Gezi isyanından 10 gün önce 17 Mayıs’ta Erdoğan’ı kast ederek şifreli cümlelerle şunları söyler:
“Yıkılışını, kendilerinin de iktidara yürümesini tersine çevirecek hiçbir güç olmayacak... o zaman iş bitecek…” 27 Mayıs konuşmasında ise Erdoğan’ın ilk 2 harfini kullanarak “er, eridi Erdoğan’ın ölüp gideceği, toprağın altına gireceği, Erdoğan iktidarının çökeceğini açıkça ifade eder. Sonrasını şöyle sürdürür: Eğer üzerinize tevdi edilen vazifeleri bihakkın yerine getirirseniz ganimeti yani iktidarı da elde edersiniz ve ülkeyi tümüyle istediğiniz hale, cennet haline getirebilirsiniz…” 31 Mayıs’ta ise Gezi’deki gelişmeleri değerlendirirken “Ehl-i iman bile olsa ehl-i imana karşı firavunların yaptıkları şeyler yapılıyor, Nemrutların yaptıkları şeyler yapılıyor…” diyor Pensilvanyalı kâtil.
Yine gezi kalkışmasından 5 gün önce terör örgütü, Türkiye’deki üst düzey kadrosunun tümünü olağan üstü bir şekilde Amerika’ya çağırır. Teröristler 22 Mayıs’ta ABD’deki şatoda buluşur. Gezi kalkışması masaya yatırılır, emirler alınır ve giden ekip 26 Mayıs’ta Türkiye’ye döner. Onların dönmesinden sadece 2 gün sonra 27 Mayıs darbesinin sene-i devriyesinde, Taksim Gezi Parkı’na çadırlar kurulur. Aynı günün gecesi başlayan hareketlenme üzerine 28 Mayıs’ta isyan tam mânâsıyla başlatılır. Devreye FETÖ’nün emniyetteki teröristleri girer ve kalkışma büyütülür. Amaç; Erdoğan’ı devirip, Türkiye’yi ele geçirmektir. Ancak başarılı olamazlar.
Bu süreçte ilginç bir detay daha yaşanır. Gezi Parkı’nın yanı başındaki Koç Grubuna ait Divan Oteli isyanın operasyon merkezine dönüştürülür. Gezi isyanına maddi ve manevi desteğini esirgemeyen mason Koçlara ait bu otelin bir başka özelliği daha vardır. Terörist başı Gülen ile mason Ecevit ilk olarak bu otelde, 1958’de gerçekleştirilen CHP Gençlik Kolları toplantısında tanışırlar. Hâsılı Koçlar da ta başından beri hemen her şeyin içinde yer alırlar. Tıpkı Gezi kalkışmasında olduğu gibi. Daha ilginci ise her türlü kirli işten adliyelik olmadan çıkmayı başarırlar, acaba nasıl?