ANKA-3 nükleer füze taşıyacak

Kardeş ülke Pakistan'ın nükleer başlıklı füzelerini Türkiye'ye transfer etme ihtimali siyonist koalisyonu ürkütüyor. Çünkü Amerika'daki mâlum çeteye bağlı tasmalı tetikçilerin bile yadsımadığı bir gerçek var: İsrail'i yok etme yeteneğine sahip tek bölgesel güç Türkiye'dir.

Vahşî yahudilerin Lübnan'a yönelik saldırısıyla birlikte o büyük karşılaşmaya biraz daha yaklaştık ve Türk ordusunun nükleer başlıklara sahip olması artık kaçınılmaz hâle geldi.

Amerikan bilim-istihbarat grubu FAS, bu nedenle yıllardır geçit törenlerindeki fotoğraflar üzerinden santim santim hesap yapıp hangi füzenin nükleer başlıklı olabileceğini anlamaya çalışıyor. Siyonist Conilerin dikkat kesildiği stratejik bir füze var: Pakistan yapımı Ra'ad.

600 kilometre menzilli bu seyir füzesinin önceki yıllardakine göre daha uzun ve biraz daha geniş olduğunu, aynı zamanda yeni bir motordan güç aldığını fotoğraflar üzerinden keşfeden Amerikalılar, Ra'ad'ın nükleer başlık taşıdığı kanaatine vardı.

Endişelenmekte haksız değiller; zira açık kaynaklara göre elinde 170 civarında taktik nükleer bomba bulunan İslamabad, bunlardan bir kısmını istediği zaman Türk ordusuna verebilir.

O ihtimali konuşmaya başladılar

Nükleer başlıklı Ra'ad füzesi, Pakistan-Çin ortak yapımı savaş uçağı JF-17'de kullanılıyor. Ancak 600 km menzilli bile olsa bir nükleer bombayı 'hayalet' özelliği bulunmayan bir savaş uçağından atmak son derece riskli. İşte bu noktada ileri düzey senaryolar devreye giriyor.

Uluslararası savunma basınının yeni yeni konuşmaya başladığı bir ihtimal, İsrail ordusunu Arz-ı Mevûd için daha aceleci bir şekilde saldırmaya zorluyor. Çünkü 20 Eylül 2024'te füze atış testlerine başlayan TUSAŞ yapımı ANKA-3 nükleer başlıklı Ra'ad füzesini taşıyabilir!

Düşman radarlarına görünmeden hedef ülke derinliklerinde gizlice ilerleyip stratejik noktaları vurmak üzere mühimmatlarını bırakan ANKA-3 tipi hayalet uçaklar, hele bir de insansız olduklarında gerçek bir güç çarpanı haline dönüşüyor. ANKA-3'ün TEBER-82 güdüm kitiyle füze testlerine başlaması işte bu yüzden birilerinin uykularını kaçırdı.

Bazı yayın organları, Bayraktar TB2 ve AKINCI TİHA'yı kullanan Pakistan'a ANKA-3'ün de ivedilikle verileceğini, İslamabad'ın bu silahla nükleer bomba sahibi komşusu Hindistan'a karşı çok önemli bir yeteneğe kavuşacağını kaydediyor. Gövde içinde nükleer başlıklı Ra'ad füzesi taşıyan bir ANKA-3... Kulağa çok hoş geliyor.

Füzelerin entegrasyonu devam ediyor

Hava-hava, hava-yer özellikli füzelerin ortak kullanımı ve savaş uçaklarına entegrasyonu konusunda Ankara ile İslamabad arasında son yıllarda hız kazanan temaslar göz önüne alındığında, Ra'ad'ın ANKA-3'e sertifikasyonu TUSAŞ için gayet kolay görünüyor.

Ra'ad gibi füzelerin ortak kullanımıyla elde edilecek nükleer caydırıcılık, kendilerinden başka herkesi hayvan olarak gören ve bu nedenle çok kolay cinayet işleyen yahudileri yakın gelecekte Türkiye'ye atom bombasıyla saldırı planından vazgeçirebilir. Toplu imha silahları patlatılmadığı müddetçe de Türklerin dünya üzerinde yenemeyeceği bir kuvvet bulunmuyor.

Alın yazımıza işlenmiş o büyük savaşa dek Pakistan, Azerbaycan, Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan'daki kardeşlerimize daha sıkı sarılmalı, bu esnada 7 gün 24 saat çalışarak stratejik hava platformlarını artırmaya gayret etmeliyiz.

Şüphesiz ki tek motorlu ANKA-3, çift motorlu ANKA-4 ve insansız jet KIZILELMA, Millî Muharip Uçak KAAN'la birlikte yeni bir çağı başlatan savaş araçları olacak.

• Su-25'ler artık SOM'u kullanıyor
• Azerbaycan Hava Kuvvetleri, Pakistan-Çin ortak yapımı savaş uçağı JF-17C Blok-3'leri teslim almaya başladı. AESA radarlı 4,5. nesil bu uçakların ilgi çekici bazı özellikleri var: Hava-hava füzesi olarak TÜBİTAK SAGE yapımı BOZDOĞAN ve GÖKDOĞAN'ı kullanıyorlar. Önümüzdeki dönem buna ramjet motorlu GÖKHAN füzesi de eklenebilir.
• Uçağın gövde altında ASELSAN yapımı elektro-optik hedefleme aygıtı ASELPOD göze çarparken, Bakü'deki ADEX-24 savunma fuarından bir fotoğraf, Azerbaycan uçaklarına hava-yer füzelerinin de entegre edildiğini gözler önüne serdi.
• Bakü envanterindeki Rus yapımı Su-25 uçaklarına bir süredir işlem yapmakta olan TUSAŞ, 250+ km menzilli stratejik seyir füzesi SOM ailesini bu jete tanıttı. Fuarda sergilenen Su-25 uçağı TÜBİTAK SAGE imzalı SOM'la boy gösteriyordu.
• Hem AKINCI'dan hem de Su-25'lerden ve belki de JF-17'den SOM füzesi atabilir durumdaki gardaşlar, Ermenistan'ın herhangi bir noktasını istedikleri yerden vurma imkanı elde etti. Türk teknolojisi Güney Kafkaska'da belirleyici unsur olmayı sürdürüyor.

• 
• Rüya proje TF2000 başlıyor
• Bir savaş gemisi düşünün: Ege güneyinde, Girit'e yakın bir noktada bulunuyor. Görev grubundaki uçak gemilerini korumakla görevli yaklaşık 150 metrelik bu muhrip, Mora ile Rodos arasında uçan her türlü hava aracını hava savunma füzeleriyle düşürüyor. Aynı anda Adalar Denizi'ne girdiği tespit edilen bir denizaltıyı batırıyor. Yüzlerce kilometre uzaktaki düşman gemilerini seyir füzeleriyle tahrip ediyor; tüm bunları yaparken yaklaşık 1000 kilometre mesafedeki Filistin topraklarını işgal eden israile bile füze yollayabiliyor.
• 
• Onlarca savaş uçağına saldırıda bulunurken geride kalan binlerce düşman unsuru için Türk donanmasındaki diğer gemilere nokta hedef veriyor, dost uçakları yönlendiriyor ve yer istasyonlarını koordine edip uygun silahları görevlendiriyor.
• Bu geminin adını bundan böyle daha sık duyacağız. Türk donanmasına seviye atlacak 'TF2000' projesi, 15 yıllık planlamaların ardından nihayet başlıyor. Suyun üstünde yüzen bir cephanelikten farksız durumdaki TF2000 Hava Savunma Muhribi, ADA sınıfı korvetler ve İSTİF sınıfı fırkateyn projelerinin ardından savunma sanayiinin ustalık eseri olacak.
• 500 km boyunca tarama yapabilen ÇAFRAD radarına, menzili 500 km'ye çıkarıldığı söylenen ATMACA-UM'ye ve 1000 km muhtemel menzilli GEZGİN füzesine sahip bu gemi, SAPAN 1-2, HİSAR-D ve SİPER Blok-1D gibi hava savunma mühimmatlarını kullanacak. TF2000'in 150 km'yi aşan bir menzilde her türlü hava hedefini vurması bekleniyor.

Abone olmak için: www.birlikte.com.tr/gercek-hay...