Amalgamlı diş öldürür

Geçen hafta ağız ve diş sağlığından söz etmiştik. Bu hafta da konuya devam edelim. Çünkü ağız temizliği sıhhat için en mühim uzuvlardan biri. ‘Sindirim ağızda başlar derler’ ya, aslında ‘en iyi ve en hızlı sindirim ağızda yaşanır’ denilmeli.

• Sıvıları, yağları ağzınızda tutun daha faydalı olduğunu göreceksiniz. Yemekler ne kadar çok çiğnenirse, sindirimin kolaylaşması ve gıdalardan fazlaca istifade o kadar iyi düzeye yükselir. Ancak bunun için sağlam diş gereklidir.

Dişleriniz çürümüş ise sakın hemen çektirmeyin. Tedavi ettirmek için tüm imkânlarınızı seferber edin. Diş çekimi hiçbir çarenin kalmadığı zamanlar için geçerlidir. Diş tedavisi uzun bir iş olduğu için bazen bizler bundan imtina ediyoruz, bazen de diş tabipleri uğraşmamak için bizi diş çekmeye yönlendirebiliyor. Bu durumlarda kendimize de, diş tabibine de direnmeliyiz.

Zira hiçbir yapay diş, kendi dişimizin yerini tutmaz. Hatta tutmak şöyle dursun, bir servet ödeyerek taktırdığınız sözde dişler sıhhatinizi bozabilir, işi kansere ve ölüme kadar götürebilir. O yapay dişler ile diş eti arasına giren gıdalar ve bakteriler sayesinde ağız kokuları ve zehirlenmeler dâhil pek çok meseleyle karşı karşıya kalabiliriz.

Ağız bakımı için hiçbir ticarî kimyevî maddeye ihtiyacımız yok. Bitki suları özellikle de kekik suyu hemen her işimizi çözer. Domuzdan ve GDO’lu enzimler ihtiva etmeyen gerçek sabun ve misvaktan daha iyi bir temizleyici bulmak namümkün. Misvağı düzenli kullanamıyorsanız (ki en iyi çözüm taze misvaklar) misvak tozunu diş fırçanıza dökerek fırçalamalısınız demiştik. Diş çürüklerinin büyümesini engellemek, apseleri gidermek ve ağrıyı kesmek için karanfil ve misvak tozunun uygulamasından da söz etmiştik.

• Ehemmiyetine binaen bir kez daha hatırlayalım, ağız bakım ürünleri ve diş macunlarından (helâl sertifikalı veya yok bilmem neli de olsa) uzak durun. Hepsi faydadan çok zarar verir.

Dişlerinizi doldurturken aman ha amalgam denilen gümüş renkli dolgulardan uzak durun. Çünkü bunlar cıva gibi ağır metallerden yapılır. Cıvanın en küçük birimi bile insanı hasta etmeye yeter. Çoğu zaten öldürür. Kanser, kısırlık ve pek çok kronik rahatsızlığa neden olduğu yüzde yüz kesin olan amalgamlı dolguları asla yaptırmayın. Varsa hemen ehil bir diş tabibine söktürün. Ağzınızın içinde tedbir alınmadan temizletmeyin. Yeni dolgularınızı ise nano teknoloji ürünü olmayan eski tip beyaz dolgulardan yaptırın. Diş tabibiniz bunu yapmıyorsa, işi bilen başka birine gidin.

Mecbur değilseniz köprü adı altında sağlam dişlerinizi kestirmeyin. Yeni bir diş takmak için iki sağlam dişi kesip biçmeye tedavi denilen bir zamanda diş tabipliği çoktan ölmüş demektir. İlerledik, füzeler yaptık, gezegenler arasında geziyoruz diyenler, iki dişinizi kesmeden üçüncü dişi takamıyorlar. Yahut taktıkları diş, RF yayınlarını toplayan metallerden oluşuyorsa tedavi bunun neresindedir? Gelişen tıp değil, âlet edavat. Geçenlerde yanına uğradığım Dr. Gülten Çarkçı, asırlar evvelki diş aletleri ile yenileri arasında hiç bir farkın olmadığını söyledi. Tek fark, elektrikle çalışan bazı yeni ürünler dedi.

Ne hastalar, ne de diş tabipleri dişin kıymetini bilmiyor. Bilselerdi bu hallerde olmazdık. Diş protez sanayiinin ürünlerine bakınca, onların tek derdininin para kazanmak olduğunu görürsünüz. Kaplama diye yaptıkları dökümün içindeki metali görünce asla takmak istemezsiniz. Size göstermeden taktıkları için neler döndüğünü görmüyorsunuz. İmplantları yazdığımız için üzerinde durmayacağız. Ama mümkünse uzak durun. Tek diş kalın ama taktırmayın deriz.

Diş aralarını temizlemek için farklı milimetrik boylara sahip değiştirilebilir uçlu ince fırçalar yapmışlar. Alıp diş aralarınızı onlarla temizlemenizde fayda var.

Bu bahse muhtemelen devam ederiz. Lakin bitirmeden diyelim ki, ağız temizliğinizi her şeyin üstünde tutun. Sakın ihmal etmeyin. Bir gün sahibi, emanet verdiği dişlerden de hesaba çekebilir.