Ahır kapısında zil aranmaz
Bugünlerde meclis çekmecelerini açıp kapatmaktan başka hiçbir işi olmayan beyin hücreleri vasıfsız vekilin, Sümeyye Erdoğan'a kendi batağından en ahlaksız iftira atması karşısında hangi CHP'li tepki gösterdi.
Kefen, zamanında açılmamış paraşüttür. Dünya’yı yere, ruhu göğe çakan çift taraflı bir paraşüt. Boşlar toplanırken çaycının “Devam ediyor musunuz” diye sormadan alıp gittiği bardak kadar bomboşsunuz işte. Oltayı diğer mekâna atmanız kaçınılmaz lakin ucuna konserve kutusu mu takılacak yoksa derya içinde balık mı? İşte o da dönem notunuza bağlı.
İyi yaratılmış insan, sonra kendini kötü dizayn edilmiş bahçe katına çevirmiş. Bizi kim çeviriyor, bu ilikleri çamur kabartması cüssemizi suyun aktığı yönün tersine çeviren kim? Dilimizi başkalarının kirini kusacak bir toz bezi olarak kullanmamızın sebebi ne?
Kusura bakmayın da kötü çarkın sarı dişlilerinden biri diliniz. Güvercinlerin kanadına sinen gökyüzü, leş kargalarının kafa eğip geçtiği kanal borularıyla susturulamaz. İşkembe torbasından harf alarak kurduğunuz cümleler, rutubetli bir ruhun markası. Farklı görüşlerde oluşumuz aynı kötülükle mıhlanmış nallarla yürütüyor bizi.
- Geçen zamanlarda bu sanal otlak Twitter’da ve sosyal mecralarda bir pıtrak baloncuğu gibi ürettiler. “Trol…” Fişe takılmış ama düğmesine basılmamış mutlak robotu icadı trol. Mutlak diyorum, gerçekliğine o kadar inanmışlar ki putların pislediği yol kenarından bulunmuş bebek gibi davranıyorlar bu kelimeye.
Sizin inandığınız değerlere ağız sileceği peçete gibi davranırken, bizi kendi saplantılarına ‘ilah’ demeye zorluyorlar. İçlerinde ‘Ebu Cehil’in resmi twitter hesabıyım’ demeye nazır o kadar profil var ki. Çamur şelalesi, gazı bunlardan mı alıyor acaba diye düşünüyorsun.
Bulunduğu bütün mecraları umumi helaya döndüren CHP dili, kendi kazdığı kuyuya bir sandalye daha atıp sefilliğin okey masasını oluşturdu.
Twitter’da bir hesap, pilav tabağında pirinç tanesi bile değil, o derece zayıf bir hesap Yasin Börü ve arkadaşlarının katili Demirtaş’ın eşine ahlaksız ve iğrenç bir ithamda bulunuyor. Böylesi aşağılık bir yazıya verdiğimiz tepki, aynısı bize yazıldığında vereceğimiz tepkinin garantisidir. Ki şahsıma edilen küfürler atılan iftiraları coğrafyaya vursan dağa, yapıya vursan gökdelene tekabül eder o derece.
Sonra durdum düşündüm, evet böyle bir ahlaksızlığı savunamayız lakin biz bu ahlaksızlıklarla karşılaştığımızda bizi kim savundu?
Gezi kalkışmasında beyinlerindeki gider borularını pankart pankart ifşa edenler, Cumhurbaşkanımızın annesi ve eşini küfür lağımlarına gark etmek isteyen kanalizasyon boruları karşısında hangi CHP'li tek bir söz söyledi.
Bugünlerde meclis çekmecelerini açıp kapatmaktan başka hiçbir işi olmayan beyin hücreleri vasıfsız vekilin, Sümeyye Erdoğan'a kendi batağından en ahlaksız iftira atması karşısında hangi CHP'li tepki gösterdi.
Geçmiş dönemlerde Aile Bakanı Sema Ramazanoğlu’na “Birilerinin önüne yatmış vaziyette” diyen Cumhuriyet Haliç Partisi lideri Kılıçdaroğlu özür diledi mi?
Hatırla, 2013 yılında Cumhuriyet Gazcısı Cüneyt Arcayürek, Emine Erdoğan’a ne demişti? Şerefi bünyesine tutturacak olsan mandal bulunamayacak o rezil sözlerini burada yazmayacağım. Kim tepki verdi?
Kamer Gencin çirkefçe söylediklerine hangi siyasetçi tepki verdi?
Bağırarak olmayan adamlığını yırtan grup başkanvekilinin iğrenç yakıştırmalarına neden sağır kaldınız?
Fahrettin Altun ve ailesine dikiz ve iftira ekibi yollayan çöp poşetlerine tepki gösterdiği için Sanatçı Şükriye Tutkun’a sümüklü manşetini atan Cumhuriyet bataklığına, hangi sanatçılar tepki verdi mesela...
Can’ı Amerika’da, Canan’ı İstanbul’da olan Kılıçdaroğlu, Kaftancıoğlu’nun lağımdan lağımlara koşan tweet ve hakaretlerine bir tepki koydu mu?
- Ve yine debelene debelene, böğürerek duvardan duvara çarpılan moloz çuvalları gibi döküldüler. Güya öyle bir tweetten mağduriyet yaratıp, teröristlerle düet halinde oluşlarını meşru kılacaklardı. O atık klavye kabloları kendi küfürbaz boğazlarına dolandı.
Bütün il ve ilçe başkanlarının rögar kapakları açıldı. O iğrenç küfürleri ortaya saçıldı.
Önce ağzınızı çalkalayın, İstanbul Belediyesi sizin ağzınızı bir ilaçlasın ondan sonra ciyaklayın.
Kendi küfürlerinizle kendi kalenizde yüzleşmeniz de hakikatin size golü olsun.
Ve Saygı Öztürk... Bugün AK Partili vekil Bahar Ayvazoğlu’na, kendi eşine ima edilse ortalığı yıkacak bir iftirayı sıvamaya çalıştı. Adam, ışıltılı tamir çantasına kazayla girmiş en bozuk parça olarak aklımda kalmış. Adı ortalıkta geziyor ama adamlığı avare. Şimdi bu çağdaş el fenerleri Bahar hanıma destek verdi mi?
Kısaca, ahır kapısı olmuşlar niye zilim yok, diye bağıranlar adap satmaya kalkmasın.
Görüyoruz ki sadece camileri değil, beyinlerini de ahıra çevirmişler.