Tatil mi, iş fırsatı mı?

Hükûmet

İsmiyle müsemma olarak yaz tatilinin, bir yaz tatili olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bunun en büyük sebeplerinden bir tanesi öğrencilerin dinlenme ihtiyaçlarının olması ve aralıksız bir boş zaman olarak sadece bu fırsatlarının olmasıdır. Hem de gelecek eğitim dönemlerinde daha verimli olabilmeleri adına, bu tatili dinlenerek geçirmeleri gerekmektedir.

Öğrencilerin tatile çıkmasıyla aileleri de tatile vakit ayırmaktadır. Bu da haliyle turizm sektörünü canlandırmakta ve ülkenin GSMH’sine katkıda bulunmaktadır. Ekonomik açıdan da yaz tatilini, tatil olarak geçirmek önemlidir.

Öğrencilerin genç yaşta sosyal gelişimlerini desteklemesi adına sosyalleşmeleri, farklı çevreler edinmeleri, yurt içinde ve dışında yeni yerler görmeleri önemli bir yer tutmaktadır. Haliyle farklı ortamlara girme, farklı insanlarla bir araya gelme, onların sosyal gelişimlerini büyük oranda desteklemektedir. Hem farklı insanlarla iletişime geçmeleri öğrencilerin “networking” becerilerini arttıracak hem de bu kazanımı keyifli bir şekilde yapmalarını sağlayacaktır.

Hayat, uzun bir maraton. Maraton koşucuları kısa mesafe koşucuları gibi “sprint” atmaktan ziyade yarış boyunca hızlarını korumaya çalışırlar ve en dayanıklı olanı da yarışın kazananı olur. Bu analoji üzerinden devam etmek gerekirse hayatımız da uzun bir yolculuk. Kariyerini devam ettiren insanların “burn-out” yani tükenmişlik yaşadıklarını duymaktayız. Bunun sebebi uzun süreli, aralıksız ve yoğun tempoyla çalışmanın getirdiği bıkkınlık. Çaresi ise kariyere ara vermek ki bu da kariyeri inanılmaz etkileyen bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Kariyere ne kadar geç başlanırsa ve tatilde geçirilmesi gerekilen vakitler tatilde geçirilirse o kadar "tükenmişlik" ertelenir. İleride ara vermek yerine öğrencilik zamanında tatil yapılmalı, dönem şartları neyi gerektiriyorsa ona uygun davranılmalıdır.

Muhalefet

Maalesef dünyamız tozpembe değil ve çocukluk/gençlik zamanları insanların en masum anları. Bu anlamda gençlerimiz gerçek hayatı tanıyamamakta iş dünyasına hâkim olamamaktadır. 3 ay gibi uzun bir süre olan yaz tatili öğrenciler için ütopik dünyalarından ayrılmak ve reel sektöre hâkim olabilmeleri için bulunmaz bir nimettir. Bu nedenle öğrenciler bu süreyi staj yaparak veya parttime çalışarak değerlendirmelidirler.

Ülkemizde rekabet hızla yükselmekte ve bu rekabet iş hayatına yeni girenlerin iş bulmalarını maalesef zorlaştırmaktadır. İş hayatına yeni atılanlar gitgide sıradanlaşmakta ve şirketlerin insan kaynaklarının dikkatlerini çekmekte zorlanmaktadırlar. Fakat öğrenciler diğer rakiplerinden ayrışmak için tecrübe kazanabilir bunu da yaz tatillerindeki staj programları ile yapabilirler. Bu açıdan yaz tatilinde yapılan her staj, ilerisi için önemli bir yatırım haline gelmektedir.

Bir sektöre girmek adeta evlenmek gibidir. Çalışanlar belki de bir ömür boyunca sürdürecekleri bir alana dahil olmaktadırlar. Sektörden ayrılmak ise pek meşakkatli olduğu için birçok insan sevmediği halde konfor alanından ayrılmayı tercih etmez ve mutsuz bir hayat sürdürmeyi yeğler. Bu seçimi doğru yapabilmenin en kritik noktası ise sektörler hakkında bilgi sahibi olmak ve onları gözlemleyebilmektir. İşte bu noktada staj fırsatları ile öğrenciler, her yaz tatillerinde birbirinden farklı sektörleri tanıyabilmekte onlar hakkında fikir sahibi olabilmektedir. Bu sayede öğrenciler hangi sektöre girebileceklerine karar verebilir ve mutlu bir hayat sürdürme yolunda önemli bir kazanım elde etmiş olurlar.

Yaz tatilleri öğrencilerin gelişimi için adeta bir tuzak gibidir. Burada eğitimci Selçuk Şirin’in de bahsettiği iki grafikten söz etmek istiyorum. Birinci grafik yaz tatillerini verimsiz geçiren öğrencilerin gelişimlerini nasıl devam ettirdiklerini gösteren grafik. Diğer grafik ise yaz tatillerini verimli geçiren öğrencilerin sergilediği performans.

Grafiğin yorumlamasıyla birlikte öğrenciler bu upuzun süreyi verimsiz geçirirlerse gelişimleri sekteye uğrayacak ve maksimum potansiyellerine ulaşamayacaklardır. Öte yandan eğer öğrenciler yaz tatillerini de verimli geçirip sürekli bir gelişim halinde bulunurlarsa ulaşabilecekleri “pik” noktaya ulaşacaklar ve kendi gelişimlerini en üst seviyeye taşıyacaklardır.

Tatil yapmak maddi külfeti de beraberinde getirmektedir. Covid-19 salgını sonrası ve Ukrayna-Rusya savaşının başlamasıyla birlikte maalesef dünyadaki enflasyon son zamanların en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Ülkemizdeki kur artışları yüzünden fiyatlar tavan yapmış ve turizm sektöründeki fiyatlar da uçuşa geçmiş bulunmaktadır. Buna bağlı olarak yapılacak her tatil çok masraflı olacak, az masraflı olanlar ise maalesef pek keyifli olamayacaktır. Bu yüzden öğrenciler bu yaz tatili dönemlerini hem aile ekonomisine hem kendi ekonomilerine katkıda bulunmak adına çalışarak geçirmeli hem de tecrübe kazanma odaklı gitmelidirler.

Diğer yandan gezmek ve çalışmak aynı anda yapılabilir. Öğrenciler gittikleri yerlerde çalışabilir, kazandıkları parayla da gezebilirler. Bunun için farklı opsiyonlar mevcut ve bunlardan en bilineni ise Work and Travel. Yaz tatilinde öğrenciler Amerika’ya giderek hem çalışabilmekte hem de kazandıkları parayla gezebilmektedirler. Sonuç olarak tatili çalışarak geçirmek birçok imkana da kapı aralamaktadır.