Röportaj: Tuğrul Köşker

Merhaba, kendinizden, günlük yaşantınızdan ve yelken kariyerinizden bahsedebilir misiniz?

Ben Tuğrul Köşker. Ekonomi, metalurji, şehir planlama ve su ürünleri mühendisliği alanlarında eğitim aldım. Kalite denetçisiyim. Üst düzey yöneticilik yapıyorum. Aslında deniz ile ilgim çocukluğa dayanır ancak yelken ile geç tanıştım. Ardından önce yelken yapmaya başladım; sonrasında hakemlik, eğiticilik, antrenörlük ve kulüp başkanlığı şeklinde hızlı bir kariyer gelişimim oldu.

Bize biraz yelken sporundan bahsedebilir misiniz? Tarihi olsun, yapılışı olsun. Yelken hakkında bilmemiz gerekenler nelerdir?

Yelkenin iki yönü var; biri sportif, diğeri hobi. Ben daha çok sportif yönündeyim. Yelkenin tarihsel geçmişi insanlığın su taşımacılığına başlamasıyla beraber ilerledi. Belki binlerce yıldır insanoğlu yelken yapıyor. Sportif olarak geçmişi ise biraz daha kısa, son yüzyıl içerisinde. Bu spora başlayacak veya yakınlarını başlatacak kişilerin bilmesi gerekenler, spora başlamak için 7 yaş iyi bir başlangıç. Yelkende bilinmesi gereken en önemli şey ise denizde kurallara uymanın çok ama çok önemli olduğunu hiç unutmamak. Denizde şaka olmaz.

Sizi yelken sporunu yapmaya yönlendiren ne oldu? Hayatınızda nasıl bir kırılma noktası yaşadınız?

Çocuklarımı kıyıdan seyrederken hiçbir şey anlamıyordum. Uzaktan uzaktan izlemek bana pek bir mana ifade etmiyordu, ta ki işin içine girene kadar. Bir yarışı teknem ile yakından izleyince işin keyfini fark ettim ve kendimi yelken dünyasının içinde buldum. Bir kez bulaşınca da bir daha çıkamıyorsunuz. Birçok kişinin “Bunları ne için yapıyorsunuz, zorunuz nedir, neden uğraşıyorsunuz?” dediği şeyleri siz fark etmeden yapmaya başlıyorsunuz.

Deniz serttir derler. Yelken sporunu yaparken bu sertliği ne kadar hissederiz? Nelere hazırlıklı olmalıyız?

Evet, deniz sert. Yelken ise denizin sertliği ile yapılan bir spor. Yani denizin sert olmadığı zaman yelkene çıkamazsınız. Rüzgar varsa ancak yelken vardır. Bu sertlikte tekneninizi her zaman ilerletmek için hazır olmalısınız, güvenlik her daim ön planda olmalı. Ya da tam tersi rüzgarın durması ile denizin ortasında beklemeye hazır olmalısınız.

Yelken, bir takım sporu mu? Bu sporda takım olarak nasıl bir dağılım sergiliyoruz? Kimin ne görevi alacağı nasıl belirleniyor?

Bireysel spor olarak başlıyorsunuz: Optimist, ilca, finn vb. tek kişi ile yapılıyor. Daha sonra iki kişilik sınıflara geçiyorsunuz. Bunlar olimpik kategoriler. Esas yelkenli yarışları ise sınıfına göre değişen 3 ila 12 kişi arasında ekipler ile yapılan yarışlar. Yat yarışlarında ise takım mevcudu size kalmış. Herkesin yetenek ve tecrübesine göre görevi belirleniyor.

En önemlisi herkesin görevini eksiksiz yapması. Bu yüzden takımınızı çok iyi seçmeli ve herkesi çok iyi tanımalısınız.

Yelken sporunun dalları ve türleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Ülkemizin uluslararası camiada tecrübesi ve bilinirliği bu alanlarda nasıldır?

Olimpik sınıflarda; optimist, ilca, finn, 420 ve sörf kategorilerinde birçok başarılarımız mevcut. Özellikle son yıllarda çok ciddi uluslararası başarılar kazanmaya başladık.

Denizde her an pür dikkat olunması gerekiyor. En çok dikkat edilmesi gereken zamanlar nelerdir? Kriz anlarında yapılan hatalar ve çözümleri nelerdir?

Yelkende en önemli anlar yön değiştirildiği anlardır. Bu noktada herkesin yelken yönü değiştirme manevrasına hazır olması gerekir. Dikkat edilmediği takdirde düzgün yapılmamasına hatta yaralanmalara ve denize düşmelere sebep olabilir.

Bir önemli faktör ise hava durumu. Yelkenin ilerlemesi için her ne kadar rüzgara ihtiyaç olsa da rüzgarın şiddeti de önemli bir faktör. Fırtınalı veya fırtına ihtimali olan vakitlere dikkat edilmesi gerek. Fırtınalı bir havada denizde kurtarma çok zordur. Yine yaralıları tedavi merkezine ulaştırmak zor bir operasyondur.

Yelken sporunu yaparken ek veya yan sporlarla kendimizi geliştirmemiz mümkün mü? Hangi sporlarla yelken sporunu destekleyebiliriz?

Kuvvet antrenmanları önemlidir. Teknenin sadece üstünde durarak bir ilerleme sağlamıyorsunuz. Bu süreç içerisinde tekne yanaşırken diğer tekneleri itmek, koca koca halatları gerektiğinde taşımak, rüzgara karşı hakimiyeti kaybetmemek için rüzgara rağmen çekmek gibi bir sürü kuvvet gerektiren işler de yapmak zorundasınız.

Deniz, bir tutku mudur? Yelken sporunu yapmaya deniz mi teşvik eder yoksa yelkenin kendisi mi?

Yelken sporunu yapmak için sizin içinizde bir kıvılcım olması lazım. Bu kıvılcım parıldadığı anda önce deniz sizi çeker, sonra da yelken bağımlı yapar. Çünkü yelkende motor sesi yoktur. Sessizlik ve huzur vardır. Deniz ve siz baş başa...

Ülkemizde yelken sporları için en uygun rotalar neresidir? Sizin favoriniz hangisidir?

Benim bu konuda kişisel bir tercihim yok. Coğrafyamız o kadar güzel ki bir yeri seçmek de doğru değil. Kısacası tüm denizlerimiz harikadır.

Hiç bilmeyen, daha önce bu sporu yapmamış bir kişinin karşılaştığı en büyük problemler nedir? Fiziki ve mental kuvvet nasıl olmalıdır?

İlk seferde deniz tutması insanları iter. Ancak bu geçicidir ve üstesinden gelinir. Önemli olan dirayetli olmak ve ilk seferi gerçekleştirmektir. Sonrası zaten alışma meselesi olduğu için hızlıca üstesinden gelinecek bir şey.

Gelecek hedeflerinizden bahsedebilir misiniz? Yelken sporu üzerinden nasıl bir süreç ilerletmeyi düşünüyorsunuz?

Ben geleceğe odaklanırken gençlerimize odaklanıyorum. Sonraki nesillere bir şeyler aktarabilmek, bildiklerimin uzun yıllar boyunca yayılmasını sağlayabilmek. Bunun için de Darıca Yelken Kulübü olarak yelken sporunda başarılı gençler yetiştirmek.

İlgi ve desteğiniz için teşekkür eder, hedeflerinizde başarılar dileriz.