Örme kazak ve trikolar
Soğuk havalarda en çok zorlandığımız şey sanırım sıcacık yatağımızdan kalkmaktır. Kalkıp üstünü giyinmek dünyanın en zor işi olabilir, hele bir de daha hava aydınlanmamışsa... Bir 10 dakika için neler vermezdim, dediğini duyar gibiyim.
Sıcacık yorganı bırakıp yumuşacık yün bir kazağın içine girme düşüncesi belki seni yatağından kaldırabilir. Ya da ne giyeceğine bir türlü karar veremediğinde mutlaka elinin altında örme bir kazağın vardır. Her türlü kombine eşlik edebilecek, her renge uyabilecek, ayakkabı ve çantanla yakın arkadaş olacak kadar sık bir araya gelmiş; sıcacık, içinde kendini bir prensesten çok bebek gibi hissedebileceğin dolabının vazgeçilmez yegane parçası o örme kazaktan bahsediyorum. Evet, kışlık dolabımızın olmazsa olmazından…
Neyse ki bu yıl da geçtiğimiz yıl olduğu gibi örme kazaklar, trikolar, hırkalar, triko elbiseler kısacası örmenin her türlüsü moda. Annenin ördüğü kazaklardan süveterlere, en ünlü markanın ürettiği trikolara kadar... Güzel tarafı okula, işe, arkadaş toplantısı ya da hafta sonu kahvaltısına; her nereye gidersen git oraya uygun bir triko mutlaka var. Bu tarzda zamansızlığı ve şıklığı haykıran şeyler var. Bu nedenle koleksiyonumuza her yıl bir ya da iki tane kazak eklemek doğru bir yatırım olacaktır. Uzun süre farklı kıyafetlerle çeşitlendirerek kullanabileceğimiz bir iki parça hiç fena olmaz.
Sıcacık Öneriler Kazaklara olan aşkım ve onların sonsuz stil seçenekleri hakkında saatlerce konuşabilir, sayfalarca yazabilirim. Mesela şu anda kalın kazağıma sarılmış, elimde bir fincan kahveyle harıl harıl yanan şöminenin başında olduğumu hayal ediyorum. Bu hayal bile içimi ısıtmaya yetiyor. Yüzümde bir gülümseme oluşuyor istemsizce.
90'ların havasını ve kalın, büyük beden bir hırkanın çok yönlülüğünü görmezden gelmek mümkün değil. Uzun hırkanızı basic beyaz bir tişörtten elbiseye kadar her şeyle eşleştirip kullanabilirsiniz. Modern görünmesi için vintage düğmeler veya bir kemer, modaya uygun mevsim renkleriyle harika olacak. Renkli çizgiler gardırobuna belirginlik katarken senin de sosyal hayatta fark edilmeni sağlar. Mesela öne çıkmak, farklı olmak istiyorsan güzel leylak rengini almalısın. Soğuk ve ayaz havaların kasvetli koyu renklerinin arasında parlayacaksın. Ama “Ben çoğunluğa uyarım.” diyorsan siyah, gri veya açık bej bir seçeneği tercih edebilirsin.
- Uzmanlar örme kazaklar için “Bu trend, tamamen birinin neyi gizlemeyi ve ifşa etmeyi seçtiğiyle ilgili" diyor. Sökük ya da kesik modelli kazaklar için söylenmiş bir söz sanırım. Tabii bu tamamen sana kalmış.
Farklı kalınlık ve boylardaki kazaklar farklı pantolon tarzlarıyla ya da eteklerle kombinlenebilir. Örneğin renkli geometrik şekilli kalın büyük beden bir kazağı sokak sitiline uygun olacak şekilde bol paça kot pantolonlarla kullanabileceğin gibi aynı kazağı dar paça pantolon ile de rahatlıkla kullanabilirsin. Büyük beden örülmüş bir kazağı ara boy pliseli saten bir etek ile çok şık bir takıma dönüştürebilirsin. Hatta rengine güvendiğin geniş örme bir kazak ile payetlerle donanmış bir etek de seni bambaşka bir boyuta taşıyabilir.
Boğazlı triko kazakları ceket ya da gömlek içlerinde kullanabileceğimiz gibi üzerini süveter ya da yeleklerle de tamamlayabiliriz.
Sadece kadınlar için değil, erkeklerin de sıkça kullandığı kurtarıcı bir parça örme kazaklar. Balıkçı kazakların şıklığına söylenecek bir söz yok. Üzerine deri ceket ile modern bir tarz oluşturulabilir. Kalın örme kazaklar da hem kot üzerine hem kanvas pantolonlarla kullanılabileceği gibi eşofman üzerine de giyildiğinde sıcak ve rahat bir kombin olarak sık kullanılanlar listesinde yerini alır.
Bu yıl kış geç geldi, her ne kadar mart ayına girsek de kolay kolay gitmeyecek gibi. Ne demişler, mart kapıdan baktırır; kazma kürek yaktırır. Biz kendimizi korumaya alalım da isterse o aylarca misafirimiz olsun.
Mevsim şartlarına uygun kalın ve korunaklı giyinerek de çok şık olunabileceğinin örneklerini vermeye çalıştım. Öyleyse bu ayın mottosu; ayağını sıcak tut, başını serin; gönlünü ferah tut, düşünme derin derin.
Güzel haber aldığımız sağlıklı bir ay geçirmeniz dileğiyle...
İclal Şahin Bayındır / Yazar