Koşun, Twitter elden gidiyor
Koşun! Twitter elden gidiyor! Doğru duydunuz! Twitter elden gidiyor. Hem de dünyanın en zengin insanına. Belki de en çılgın insanına. 44 milyar dolara satın almak için anlaştı. Peki, Elon Musk Twitter’ı alıp ne yapacak? Bir sosyal medya sayfasını bu kadar değerli kılan ne?
Sosyalleşme ihtiyacı insanlığın yerleşik yaşama geçmesiyle birlikte iyice artmaya, organizasyonel şekilde oluşmaya başladı. İnsanlar temel ihtiyaçları dışındaki duyguları için bir araya gelmeye başladılar. Aynı duyguları, zevkleri taşıyanlar kendi aralarında iletişime geçmek için komüniteler oluşturdular. Kimisi duygularını bir gazetenin köşesinde aşk şiiri olarak yansıtmaya çalıştı. Kimileri de altın günleri organize edip ilkel sosyal medyayı kendi aralarında kurmuş oldu.
- İnternetin yavaş yavaş emeklemeye başlamasıyla milenyum zamanlarında sosyal medya siteleri çıkmaya başladı. Basit ara yüzler ile sadece metin mesajlaşmasına izin veren sosyal medya sitelerinde insanlar hiç tanımadığı insanlarla iletişime geçebilir hale gelmeye başladı. Sonrasında ise herkes, herkesin erişebileceği gazetelerin sahibi olmaya başladı.
Evet, bloglar. Artık herkes kendi romantik şiirini kendi blog sayfasına yazabiliyordu. Kimisi hikayesini, kimisi anısını kimisi ise bilimsel çalışmalarını. Artık ne bir kısıt, ne bir sınır… Her şey herkesin önündeydi adeta. Modern sosyal medya ağlarının şekillenmesindeki en büyük adım ise herkesin bildiği Facebook’un kurulmasıyla oldu.
Facebook’un kurulma hikayesini burada anlatacak değilim ama çok güzel anlatan bir film tavsiyesi yapabilirim sizlere. “The Social Network” adlı filmde Mark Zuckerberg’in üniversite döneminde nasıl bir mentalite ile sosyal medyayı kurduğunu, bir girişimin nasıl şekillendiğini izleyeceksiniz. E tabii ki girişimin zorlukları da filmde sizleri bekliyor.
Sırasıyla piyasayı domine eden sosyal medya ağları Facebook’la başlıyor. Sonrasında forum tarzıyla inanılmaz bilgi ağına sahip Reddit karşımıza çıkıyor. Sadece 140 metin karakteri ile paylaşım yapmanıza izin veren Twitter, mikro blog tarzı ile insanları cezbederek kendisine olan ilgiyi artırıyor. Yıllar sonra daha fazla isteklere dayanamayan Twitter’ın şu anki karakter sınırı ise 280.
Fotoğraf ve video paylaşım ağları Instagram, Pinterest, Snapchat ve TikTok ise görece daha gençler. Ama yükselişleri hepsinden daha hızlı. Özellikle TikTok. Burada TikTok’a bir övgü yapmıyorum. Aksine uzak durulması gerekilen bir ağ olduğunu tekrar ve tekrar ekliyorum buraya.
Tüm sosyal medyaların özelliklerini burada anlatırsak yazımız uzar da uzar. Bu yüzden sadece manşet konumuz Twitter’ı ele alacağız. Neden bu kadar önemli? Elon Musk’ı bu kadar cezbeden ne? Elon Musk, buraya sahip olarak neyi, neleri değiştirmek istiyor?
Günümüzde sosyal medya adeta gerçek bir topluluk. Milyarlarca insana ulaşan Facebook, 200 milyon aktif vatandaşı ile Twitter... Tüm fikirler istenildiği gibi yazılıp çizilebiliyor. Organizasyonlar, konferanslar, kavgalar ve tartışmalar artık sosyal medyada. Tamamen kısa konuşma balonları gibi gerçek hayatı simüle eden Twitter da internet tartışmalarının merkezi halinde.
Siyasiler bile açıklamalarını Twitter üzerinden hızlıca halka duyuruyor. Twitter’ın bir diğer özelliği ise herhangi bir paylaşımın çığ gibi büyüyebilmesi. Retweet özelliği ile bir kişi, başkasının içeriğini anında yüzlerce takipçisinin önüne çıkartabiliyor. Onlar da retweetlerse bu döngü felaket bir çığa dönüşüyor. Elon Musk’ın son tweetleri ise bir günde 4.5 milyon beğeni alarak adeta Twitter’ın yeni sahibinin gelişini kutluyor.
Elon Musk’ın en büyük vaadi “İfade Özgürlüğü”. Özellikle Covid-19 ile birlikte insanlar ifade özgürlüklerinin kısıtlandığını düşünmekte. Elon Musk da Twitter’ı satın alarak tamamen açık kaynak kodlu hale getirip adeta Twitter’ı kamulaştıracak. Reklam gelirlerini bir kenara iteceğini belirten Musk, sahte ve bot hesaplarının da sonunu getirecek.
Bot hesap nedir?
Bot hesaplar sanki gerçek bir insanmış gibi profili doldurulan hesaplardır. Bu hesapların isimleri normal isme sahip. Mesela; Ahmet Değirmen, Merve Sehpa vs. gibi gerçek hayattan isimlermiş gibi durur. Profil fotoğrafları ise başka hesaplardan çalınma olur genelde. Bu hesaplardan yapılan toplu paylaşımlar ile kamuoyu oluşturulmaya çalışılır. Hem siyasette, hem pazarlamalarda, hem futbolda inanılmaz şekilde bu hesaplardan yararlanılır. Yalan bir algı üretmeye yönelik bir çabadır aslında.
İfade özgürlüğünden bahsedelim biraz da. Çok ince bir konu burası. Her ifade, ifade özgürlüğüne tabii olmalı mıdır? Kişisel görüşüm kesinlikle hayır. Fakat uzmanlar ne der bilemiyorum. İfade özgürlüğünün arkasına sığınıp insanların özeline, değerlerine hakaret kesinlikle göz ardı edilmemeli. Anonim hesapların arkasına sığınarak böyle ifadelere kalkışılmamalı.
Bir önceki sayımızda nasıl dijital vatandaş olunacağından bahsetmiştik. Sosyal medyada da buna uygun olarak davranmamız büyük önem arz ediyor. Bu yazımızda da Twitter’dan yola çıkarak sosyal medya hakkında genel bir bilgilendirme yapmış olduk. Belki de diğer yazılarımızda hepsi hakkında teker teker rehberler oluştururuz.
Fütürizm bölümünde fütürizmden dem vurmamak olmaz. Aslında yazı boyunca fütüristik bir duruş sergiledik. Çay günlerindeki sosyalleşmenin nasıl tamamen internete kaydığından bahsettik. İnsanların hiç birbirini görmeden nasıl milyonlarca kitleye ulaştığından bahsettik. Bunun bir tık ötesi ise fiziksel olarak birbirimize çok uzaktayken bile yakın olmak. Bu da Metaverse kavramını tekrar hafızalarımıza getiriyor. Hepimiz bir araya geliyoruz zamanla. Birbirimizden uzaklaşarak belki de.
Verhale-Üniversite Öğrencisi