Hayatımı değiştiren dergiler

​Hayatımı değiştiren dergiler
​Hayatımı değiştiren dergiler

20 küsur yıldır sadece okuyup yazarak hayatımı kazanıyorum. “Türkiye'de yazarak geçinilmez,” diyenlere de buradan selam göndermiş olayım.

Editörlüğünü yaptığım dergiler, artık kütüphaneme sığmıyor. Periyodik yayın editörlüğü, her şeyden önce bir zamanlama işidir. Yıllar önce uçak içinde okuyucusuyla buluşan bir dergide çalışırken yayın yönetmenim, “En iyi dergi içeriği, zamanında tamamlanmış olandır,” derdi. Bu sözü kendime şiar edindim ve bugüne dek editörlüğünü yaptığım hiçbir dergiyi, benden kaynaklanan sebeplerle geciktirmedim. Sadece dergileri değil, benden istenen yazıları da hep zamanında teslim ettim. Bu nedenle de “Nasıl bu kadar disiplinli olabiliyorsun?” sorusuyla sık sık karşılaşıyorum.

Dört maddede yanıt vereyim:

1- İnsana yakışan; iş ahlakına sahip olmak, emeğe ve alın terine saygı duymaktır. “Eğer elimdeki bu işi en iyi şekilde yapmazsam kimlerin hakkına girmiş olurum?” sorusunu kendime yöneltiyorum.

2- Çalışma masamın yanında her zaman bir not defteri bulunduruyorum. Hemen her gece bu deftere, ertesi gün yapmam gereken işleri listeleyip kendime uyarılar yazıyorum.

3- İşimi zamanında yaptığımda sorumluluğumu yerine getirmiş olmanın keyfini sürüyor ve kendime daha fazla zaman ayırabiliyorum.

4- Fıtratımda öğrenmeye karşı bitmeyen bir merak taşıyor ve bunun, “İnsana bilmediğini Belleten”den geldiğini biliyorum. Bu, okumayı ve yazmayı benim için yorucu olmaktan çıkarıp eğlenceye çeviriyor.

Peki, dergilere merakım nereden geliyor? Çizgi romanlarla başlayan okuma serüvenim, ilk gençlik yıllarımda dergilere yöneldi. Lise yıllarımda mahallemdeki sahafa uğrar, eski dergileri, fanzinleri karıştırırken kendimi bir hazine odasında hissederdim. Daha sonra Üsküdar ve Beyoğlu'ndaki sahaflara dadandım. Üniversiteye hazırlandığım yıl Boğaziçi Üniversitesinin kütüphanesine gider, her ay yenilenen dergileri takip ederdim. Okudukça yazma dürtüm güçlendi, yazdıkça öz güvenim arttı. İletişim fakültesinde okumak üzere İstanbul'dan İzmir'e gittiğimde, yazı yolladığım dört - beş dergi vardı. Yazılarım yayınlanmasa da pes etmezdim. Bir gün, dönemin gözde dergilerinden birine yolladığım yazı, kapak konusu seçildi. O günkü heyecanı, bugün üzerinde çalıştığım her dergide yaşıyorum. Ezcümle, aktardığım tecrübeler, disiplinli olmanın önemini ortaya koyuyor. Bilgili, hakkaniyetli ve muntazam olmaya gayret edin. Öz disiplininiz zaten kendiliğinden gelişecektir.

Yorumunuzu yazın, tartışmaya katılın!

YORUMLAR
Sırala :

Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım