Gazze saldırısının insani maliyeti çok büyük

Gazze saldırısının insani maliyeti çok büyük.
Gazze saldırısının insani maliyeti çok büyük.

Kamuoyunun, özellikle de gençlerin dikkatinden kaçsa da İslami Ekoloji ve Çevre Bilimleri Vakfı, insanlığı yakından ilgilendiren önemli bir Gazze Bildirisi yayımladı. Buna göre İsrail, Gazze’de neden olduğu insani trajedinin yanı sıra, tüm canlı türlerini, iklimi ve çevreyi de tahrip ediyor.

Dünya Çevre Sözleşmesi’ni hazırlayan çekirdek ekibin de içinde yer aldığı İslami Ekoloji ve Çevre Bilimleri Vakfı/Ekoİslam (IFEES/EcoIslam), Gazze Bildirisi yayımladı. Modern savaşın en ölümcül ve yıkıcı bombardımanlarından birinin hava, toprak ve suda meydana getirdiği kirlilik olduğuna dikkat çekilen bildiride savaşın iklime duyarlı 20 ülkenin yıllık emisyonlarından daha fazla gezegeni ısıtan gaz ürettiği kaydedildi.

İngiltere merkezli vakıf, İslam dünyasında çevre bilinci ve sürdürülebilir yaşam pratiğinin geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yürüten ilk kuruluşlardan biri. İslami öğretilerin çevre koruma ve ekolojik denge ile nasıl ilişkilendirilebileceğini araştıran Eko İslam, bu konuda eğitim ve bilinçlendirme programları düzenliyor.

İnsanlığın karşı karşıya olduğu kritik küresel risklerin çoğunun, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından iklim değişikliği, biyoçeşitlilik kaybı ve kirlilik olarak tanımlanan üçlü gezegensel krizlerle bağlantılı olduğu ifade edilen Gazze Bildirisi’nde şu konulara dikkat çekiliyor: “İsrail'in aylardır sürdürdüğü amansız saldırılar, Gazze ve Batı Şeria sakinleri için bu risklerin hacmini kat be kat arttırmıştır. Modern savaşın en ölümcül ve yıkıcı bombardımanlarından birinin hava, toprak ve suda meydana getirdiği kirlilik, şimdi birbiriyle bağlantılı bir iklim, çevre ve sağlık krizine yol açıyor. Temiz suya, solunabilir havaya ve sağlıklı sıhhi koşullara erişimin olmaması hastalık, sakatlık ve ölümlerin yayılmasında katalizör görevi görüyor. Yaşama alanlarının yok edilmesi, Filistinli çiftçileri ve balıkçıları geçim kaynaklarından mahrum bırakıyor. Çatışma sonrası yeniden yapılanma maliyetlerini de içerecek şekilde, bu savaşın iklim üzerindeki etkileri mutlaka hesaplanmalıdır.”

Yakın zaman önce yapılan bir araştırmaya göre bu savaşın iklime duyarlı 20 ülkenin yıllık emisyonlarından daha fazla gezegeni ısıtan gaz ürettiği kaydedilen bildiride, “Çalışma, İsrail'in hava bombardımanı ve askeri müdahalesinin, çatışmanın ilk 60 gününde yayılan 281 bin ton karbondioksitin yüzde 99'undan fazlasını oluşturduğunu tahmin etmektedir. Bu da en az 150 bin ton kömür yakmaya eşdeğerdir. Bu savaşın sebep olduğu yıkımın büyüklüğü göz önüne alındığında, tüm göstergeler çatışma sonrası yeniden yapılanmanın iklim maliyetinin çok büyük olacağı yönündedir,” şeklinde görüşe de yer veriliyor.

Gazze'deki hasarın haritası

İlk 95 günde, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 23 binden fazla ölüm ve 50 binden fazla ağır yaralı rapor edilmiştir.
İlk 95 günde, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 23 binden fazla ölüm ve 50 binden fazla ağır yaralı rapor edilmiştir.

İsrail saldırılarının yol açtığı hasarın haritasını çıkaran uzmanların, işgalci İsrail'in Gazze'deki yoğun yerleşim bölgelerine yönelik bombardımanının, Aralık 2023'ün başlarında, İkinci Dünya Savaşı sırasında müttefiklerin Köln ve Dresden'e yönelik bombardımanlarının yol açtığı hasarı çoktan aştığını tespit ettikleri kaydedilen bildiride, şöyle tespitler yer alıyor: “The Guardian'ın BM'ye dayandırdığı habere göre 65 binden fazla konut yıkılmış, 290 bini de bombardıman ve çatışmalar nedeniyle hasar görmüştür. Bunu bir bağlama oturtmak gerekirse bu İngiltere'nin Glasgow ya da Bristol büyüklüğündeki bir kentinde 90 gün içinde 600 binden fazla insanın evinin yıkılmasına eşittir. Dünya, yoğun nüfuslu yerleşim bölgelerine atılan bin kiloluk bombaların sebep olduğu yıkıma şahit olurken, bu durum zararın sadece içinde yaşayan erkek, kadın ve çocuklara verildiğini, çevre kirliliğinin daha az görünür olduğunu düşündürebilir.”

İnsani maliyetlerin çok büyük olduğunu ve giderek arttığını da kaydeden bildiride, “İlk 95 günde, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 23 binden fazla ölüm ve 50 binden fazla ağır yaralı rapor edilmiştir. Tahminen 7 bin kişinin kayıp ve ölü oldukları varsayılıyor, cesetleri henüz enkaz altından çıkarılamadı. İsrail 1,2 milyondan fazla insanı zorla yerinden etti. Ayrıca yeterli gıda, su ve ilaca erişimi engelleyerek 2,2 milyon sivili açlığa mahkûm etti. Tüm bunlar göz göre göre gerçekleşirken, güçlü devletler uluslararası insani hukukun uygulanmasını görmezden geliyor ve hatta engelliyorlar.

İklim ve doğaya verdiği zarar ne?

Bildiride iklim ve çevre zaiyatına da dikkat çekilerek, şunlar vurgulanıyor: “İşgal altındaki Filistin topraklarındaki bu savaşın iklim ve çevre mirası, açıkça savaşın bir başka zayiatıdır ve dünyanın iklim açısından en hassas bölgelerinden birinde yaşayan bir ulus için nesiller boyu sürecek etkileri olacaktır. Gerçek şu ki bu gezegende yaşayan her birimiz, bu zarardan payımıza düşeni alacağız. İnsanlık gezegenle denge ve uyum içinde yaşamayı seçebilir ya da insanlara, karaya, havaya, denizlere ve dünyamızı paylaştığımız tüm canlılara büyük zarar veren seçimler yapabiliriz. IFEES/EcoIslam olarak, işgal altındaki Filistin topraklarındaki savaşın derhal durdurulması ve barışçıl, adil ve sürdürülebilir bir dünya için acilen harekete geçilmesi çağrısında bulunanlara sesimizi ekliyoruz. IFEES/EcoIslam bu vesileyle vatandaşlara ve hükümetlere şu çağrıları yapmaları için çağrıda bulunmaktadır:

İsrail'in aylardır sürdürdüğü amansız saldırılar, Gazze ve Batı Şeria sakinleri için bu risklerin hacmini kat be kat arttırmıştır.
İsrail'in aylardır sürdürdüğü amansız saldırılar, Gazze ve Batı Şeria sakinleri için bu risklerin hacmini kat be kat arttırmıştır.

• Sosyal, ekonomik ve ekolojik sağlık ve refahın sağlanması için gerekli olan güvenli ve yeterli su, sıhhi tesisat, gıda ve yakıta erişimin derhal sağlanması;

• Hastalık ve rahatsızlıkları körükleyen yaygın su ve hava kirliliğinin durdurulması; iklim ve çevreye daha fazla zarar verilmesinin önlenmesi için harekete geçilmesi;

• Filistin halkını etnik olarak temizleme ve yer değiştirme, topraklarını ve diğer varlıklarını işgal etme ve ele geçirme, bağımlı oldukları toprak ve denizlerle bağlantılarını etkin bir şekilde kesme çabalarına son verilmesi;

• Barış ve sürdürülebilirliğin en hızlı şekilde sağlanması için uluslararası hukukun korkmadan ve ayrıcalık gözetmeden adil bir şekilde uygulanması. Bu ve tüm çatışmaların yol açtığı insani sefaletin iklim ve çevre üzerindeki etkilerinin azaltılması;

Bu savaşın Filistin'deki ekonomi ve ekolojinin temelini oluşturan toprak, su ve denizler üzerindeki iklim ve çevresel etkilerini ele alan yeniden inşa ve restorasyon çabalarının derhal harekete geçirilmesi elzemdir.

• Kaybedilen masum hayatların yarattığı felaket tüm insanlık için aşikârdır. Daha az aşikâr olan ise bu savaşın yol açtığı çevre tahribatı ve uzun vadede iklime verdiği zarardır. Savaşın her zaman görünür bir insani, maddi ve finansal maliyeti olmuştur. Artık gizli maliyetlere ışık tutacak bilgi ve anlayışa sahibiz. Bu ise savaşın, insanların ve gezegenin geleceğini tehlikeye atan iklim ve çevre üzerindeki etkileridir.”

Evrensel Gazze Bildirisi’nde insanlığa çağrıda bulunularak, “FEES/EcoIslam olarak, daha fazla vatandaşı, savaşların yol açtığı iklim ve çevre tahribatının sinsi ve uzun vadeli etkilerinin kelimenin tam anlamıyla bombalarla havaya savrulmasının ve sonuçları etkileyebilecek konumda olanların buna göz yummasının, anlık insani sefaleti daha da arttırdığının farkına vardırmaya çalışıyoruz. Filistin için şimdi ve hemen barış, adalet ve sürdürülebilirlik çağrısında bulunuyoruz,” deniliyor.