Deniz, göl ve nehir tablolarının peşinde su altı fotoğrafçılığı
Su altındaki âlemi fotoğraflamak amacıyla yapılan bir fotoğrafçılık türüdür. Fotoğrafın bu alanı, su altında bulunan canlıları, mercan resiflerini, mağaraları, tünelleri, batıkları ve diğer su altı manzaralarını belgeler. Su altı fotoğrafçılığı, hobi olarak da bilimsel araştırmalar için ya da profesyonel amaçlarla da yapılabilir.
Okyanuslar, denizler, göller, obruklar, düdenler, yer altı nehirleri ve diğer su altı formasyonları, hâlâ keşfedilmemiş detaylarla doludur. Su altındaki renkli dünyanın sırlarını keşfetmek isteyenlere hitap eden bu etkinlikte, tabloyu andıran muhteşem manzaralarla karşılaşma imkânı bulunmaktadır. Her dalış, yeni bir serüven ve benzersiz kareler için fırsatlar sunar. Su altı fotoğrafçılığı, sadece doğal güzellikleri kaydetmekle kalmayıp aynı zamanda su altındaki ortama uyum sağlamayı gerektiren özel bir fotoğrafçılık dalıdır. Bu dal, suyun derinliklerinde karşılaşılan ışık ve renk değişimlerini fotoğrafa dönüştürebilme yeteneğini içerir. Hem teknik bilgi hem de dalış eğitimi gerektiren bir fotoğrafçılık dalıdır. Doğru ekipman kullanımı, güvenlik önlemleri ve düzenli pratik ile su altındaki büyüleyici dünyayı fotoğraflamak mümkündür. Elbette bu süreç sabır ve tutku gerektirir, ancak pekâlâ unutulmaz deneyimler yaşamanın keyifli bir yolu olabilir. Gelin, dört soruda su altı fotoğrafçısı olmanın gerekliliklerine bakalım.
Nasıl başlanır?
Su altı fotoğrafçılığı yapabilmek için bazı temel adımlara uymak ve doğru ekipmana sahip olmak gereklidir. Dalış eğitimi alarak işe başlayabilirsiniz. Bu aşamada maske, şnorkel, dalış kıyafeti ve diğer dalış ekipmanlarına ihtiyacınız olacak. Dalış becerilerini öğrenmek, su altında güvenliğinizi sağlamak ve fotoğraf çekim tekniklerini geliştirmek için atılacak ilk adımdır. Su altı fotoğrafçılığı, bol pratik yapıp deneyim kazanarak geliştirilebilen bir beceridir. İlk başta sığ sularda basit çekimlerle başlayıp, zamanla daha zorlu çekimlere geçilebilir. Su altında zaman sınırlıdır, kurallara harfiyen uymanız ve hızlı olmanız gerekir. Su altı fotoğrafçıları, denizlere, su kaynaklarına, planktonlara ve doğal yaşama saygı göstermelidir. Su canlılarını rahatsız etmekten kaçınmak, mercan resiflerine zarar vermemek ve doğal yaşam alanlarına özen göstermek, su altı fotoğrafçısı olmanın temel taşlarını oluşturur. Gelelim ekipman seçerken dikkat edilmesi gereken hususlara… Özel olarak üretilmiş su geçirmez kameralardan birini kullanabilir ya da mevcut kameralar için su altı muhafazası temin edebilirsiniz. Su altı fotoğrafçılarının sıkça kullandığı geniş açılı lensler, su altındaki geniş manzaraları ve yakın çekimleri gerçekleştirmek için idealdir.
Teknik detaylar nelerdir?
Su altındaki konuların kompozisyonlarını ayarlamak, karadaki fotoğraf çekimlerinden çok farklıdır. Su altında konularınızı çekerken çevresel unsurları da dikkate almanız gerekir. Su altı fotoğrafçıları, derinlik hissi ve doğru perspektifin önemini bilmelidir. Işığın farklı derinliklerde nasıl değiştiğini ve bu değişimlerin kompozisyon üzerindeki etkilerini değerlendirmek, etkileyici fotoğraflar çekmelerine yardımcı olur. Su altında ışık hızlıca azalır ve renkler değişir. Su altında çekilen fotoğraflarda doğru renkleri yakalamak için renk dengeleme teknikleri de kritik öneme sahiptir. Özellikle kırmızı, ilk kaybolan renktir. Bu nedenle beyaz dengesi ve aydınlatma önemlidir. Bu tür durumlar için su altı flaşları (strobe) veya sürekli ışıklar kullanılabilir. Otomatik beyaz ayarı kullanmak yerine, su altında görülen renk kaybını telafi etmek için özel renk düzeltme filtrelerinden yararlanılabilir. Bu filtreler, özellikle mavi tonları dengeleyerek fotoğraflara daha doğal ve canlı renkler kazandırmaya yardımcı olur. Su altında fotoğraf çekerken netleme yapmak da zor olabilir. Otomatik netleme ve manuel netleme arasında geçiş yapabilmek önemlidir.
Su altı güvenli midir?
Bu tutkulu hobiyi icra edenlerin güvenlik önlemlerine büyük özen göstermeleri hayati önem taşır. Su altı fotoğrafçıları, öncelikle geçerli bir dalış sertifikasına sahip olmalıdır. Bu sertifikalar, dalış becerilerinin yanı sıra; acil durum yönetimi ve su altı etiği konularında da eğitim alındığını doğrular. Kullanılan su altı ekipmanlarının düzenli kontrolü ve bakımı, güvenli bir dalışın temelini oluşturur. Güvenli dalış prosedürlerine uymak, su altı fotoğrafçılığında kaza riskini önemli ölçüde azaltır. Dalış planlarını önceden yapmak, dalış süresini ve derinliğini belirlemek, dalış ortağının varlığını ve birbirlerine olan bağımlılıklarını anlamak bu prosedürlerin sadece birkaçıdır. İlk dalış deneyimlerinde tecrübeli bir partner ile dalış yapmak, uzmanlar tarafından tavsiye edilmektedir.
Nerede yapılır?
El değmemiş coğrafi formasyonları ve geniş görüş netliğiyle su altı fotoğrafçılığı için gerçek bir cennet olan Türkiye’de, yıl boyu devam eden dalış organizasyonlarından birine katılabilirsiniz. Türkiye'de dalış ve su altı fotoğrafçılığı denince akla gelen ilk yerlerden biri, Kaş ve çevresidir. Bölge, ilginç su altı yapıları, zengin su altı yaşamı ve tarihî batıklarla değer kazanır. Birinci Dünya Savaşı’nda Kaş açıklarına düşen İtalyan bombardıman uçağına ait batık, bunlardan sadece biridir. Ayrıca Türkiye’nin ilk ve tek su altı millî parkı Gökçeada’dadır. 20'den fazla dalış noktasına sahip olan ada denizinde çok sayıda geniş kabuklu canlı türü yaşar. Bu canlılar, özellikle gece dalışlarında olanca güzellikleriyle ortaya çıkar. Muğla’nın güneydoğusundaki Sarıgerme’nin denizi ise âdeta bir renk cümbüşüdür. Doğu Akdeniz'deki en zengin deniz altı mağara sistemleri bu bölgede yer alır. Yükseklikleri kimi zaman 20 metreyi bulan bu mağaraların içi çatlaklarla doludur. Renk renk balıklar ve deniz canlıları da buradaki kovukları doldurur. Alternatif arayanlar Foça, Çeşme, Ayvalık Adaları ve Datça koylarını tercih edebilir.