Hükûmet

Beyaz yakalı işler daha tercih edilebilir işlerdir.

Beyaz yaka işleri diye tabir edebileceğimiz finans, hukuk, pazarlama, BT gibi işler genellikle ofislerde ve plazalarda çalışan insanların yaptığı işlerdir. Plazalar da şehir merkezlerinde bulunduğundan beyaz yakalı çalışanlar yaşamlarını şehir içinde organize ederler. Bu yüzden daha fazla sosyalleşip “network”lerini genişletme imkanına sahip olurlar. Buradan birçok fırsata yelken açıp farklı alanlarda kendilerini geliştirebilirler.

Beyaz yakalı insanların işlerinde kariyer geliştirme ve yurt dışı fırsatları bulunduğundan bu alanı tercih etmekte ve kariyer planlamasını ona göre yapmaktadır. Burada aldıkları terfiler ve dolayısıyla maaş artışları da bu meslek grubunun cazibesini arttırmaktadır.

Üstelik stres faktörü de diğer işlere nispeten daha azdır. İşlerin yetişmesi, performans takibi belli başlı stres faktörleri arasında ele alınabilir. Fakat ay sonunda maaşımı alabilecek miyim, maaşım ne kadar olacak, anında işten çıkarılır mıyım gibi dertler azdır . Özellikle devletin verdiği istihdam teşvikleriyle çok daha uzun süre çalışma fırsatı bulan beyaz yakalılar, belli bir süre sonra işten çıktıklarında da tazminat aldıklarından iş fesihlerinde bile bir süre geçimlerini sağlayabilir durumda oluyorlar. Tüm bu argümanlar ele alındığı zaman beyaz yakalı işlerin hem konumları hem de maaş vb. Faktörleri sayesinde çok daha insancıl yaşam standartları sunduğu söylenebilir.

Muhalefet

Çiftçilik, zor gibi görünse de tercih edilebilir bir meslektir.

Hükümet tarafı yine bize göre kolay olanı tercih etmiştir. Kendi fikirlerine göre beyaz yakalı işler, çiftçilik ve tarım işlerinin önünde yer almaktadır. Fakat özellikle son zamanlarda yaşanan küresel ve ulusal olaylarda tarımın yeri kendini göstermiştir. Şehirlerde yaşayan insanların hayat kalitesizliği ve verimsizliği dolayısıyla da insancıl şartlar altında yaşamadıkları göz önüne alınırsa çiftçilik gençler açısından daha tercih edilebilir bir iş seçimi olabilir. Hele de bir köy, tarım geçmişleri varsa…

Eriyen orta sınıf maaşlarından dolayı beyaz yakalı çalışanların ekonomik üstünlüğü kalmamıştır. Özellikle son yıllarda ülkemizdeki asgari maaşlarda yapılan ücret artışlarından dolayı beyaz yakalı işçilerin maaşları asgari ücretli vatandaşların maaşlarına yaklaşmıştır. Bu da beyaz yakalı maaşların enflasyona yenik düştüğünün en büyük göstergesidir. Bunun yanında aldıkları ücrete nazaran şehirlerde çok daha fazla harcama yapmak zorunda kalan beyaz yaka çalışanları hiçbir şekilde tasarruf yapamamakta bu da onları ömür boyu çalışmaya itmektedir.

Çiftçiliğin pozitif çıktısı beyaz yakalı işlere göre daha fazladır. Özellikle çevremizdeki savaşlardan, pandemiden ve küresel iklim krizinden sonra farkına varılmıştır ki tarım konusu en büyük yatırım alanlarından birisi olmalıdır. İnsanlığın zorunlu olarak kullandığı gıda sektöründe atılacak her bir adım, on adım olarak geri döneceğinden bu alanda çalışma yapmak hem gelecek için hem de sosyal katkı için çok daha katma değeri yüksek getiri vermektedir. Genellikle beyaz yakalı işlerdeki sistem ise şirket ortaklarının kapitallerini artırmak üzerine kurulu bir düzenden geçmektedir. Özellikle yapay zekanın gelişmesiyle birlikte beyaz yakalı çalışanların %63’ünün işlerinin etkileneceği yönünde bir iddia bulunurken bu alanda yapılacak olan kariyerin ne kadar doğru bir yatırım olduğu titizlikle sorgulanmalıdır.

Şehir yaşamı insanın ömrünü kalitesizleştirmektedir. Plazalar içinde, yapay havalandırmalarda 8-5 mesai için 6’da evden çıkılan akşam 8’de eve girilen bir hayatın ne kadar kaliteli olduğu söylenebilir? Çiftlik ortamında hayatın keşmekeşinden kaçarak doğayla iç içe bir çalışma fırsatı varken beyaz yakalı işler maalesef insanların hayatını kalitesizleştirmektedir. Üstelik girişimcilik vb. faaliyetlerle çok daha fazla gelir getirisi sağlanabilecek tarım alanı, gençler arasında yaygınlaşmalı ve bu alan üzerindeki meslekler yeni tercih noktası olmalıdır.

Sonuç olarak görülmektedir ki insanlar kolay olduğu yanılgısıyla beyaz yakalı işleri tercih etmektedirler. Fakat risk getiri faktörü ve yaşam kalitesi gibi konular ele alındığında tarımcılığın aslında geleceği daha parlak bir iş olduğu anlaşılacaktır.