Diyarbakır'da bir evin avlusunda kurulan şirket: 'Eltiler A.Ş.'
Diyarbakırlı 4 çocuk annesi Hasine Kurt, evlerinin avlusunda eltileriyle yaptığı derme çatma kulübede ikinci el makine ile dikiş yaparak eşine yardımcı oluyor. Firmalarının adını şimdiden koymuşlar. Avlunun girişindeki kapıda beyaz bir kağıt üzerinde firmalarının ismi 'Eltiler A.Ş.' yazıyor.
Diyarbakır’ın Bismil ilçesinde ikamet eden 4 çocuk annesi Hasine Kurt (38), lokantada garson olarak çalışan eşine yardımcı olmak amacıyla biriktirdikleri ile ikinci el bir dikiş makinası aldı. Kurt, daha rahat çalışmak amacıyla evinin avlusunda eltilerinin de yardımıyla eski tahtaları birleştirerek bir kulübe yaptı.
Kapıya şirketlerini ismi yazdılar: Eltiler A.Ş.
Beyaz bir kağıda Eltiler A.Ş. yazıp kapıya asan Kurt, yağmurdan ve tozdan korunmak amacıyla da kulübenin üzerini de çadırla örtüp, dikiş yaparak bir nebze de olsa eşine yardımcı olmaya başladı. Makinesi sürekli arızalanan ve kazandığının çoğunu tamir için harcayan Kurt, annesinden kalma dikiş makinesi ile işini sürdürmeye çalışıyor.
Boş oturmayı sevmeyen ve avluyu bir üretim yerine dönüştüren Kurt ve eltileri çocukları okula gittikten avluya gelerek dikişin yanı sıra besledikleri kümes hayvanlarının etinden ve yumurtasından faydalanarak evin mutfağına da ayrı bir katkıda bulunuyor. Kurt, iki yeni makine alıp evinin yanında küçük bir dükkan açarak eşine daha çok yardımcı olmak istiyor.
Günde 10 lira bile katkım olsun
- Günde 10 lira bile olsa eşine yardımcı olabilmek amacıyla çalıştığını ifade eden Hasine Kurt, “Sabahları çocuklarım okula gittikten sonra avluya iniyorum. Günde 10 lira da 20 lira da olsa bir kazanç elde edebileyim diye elbise dikiyorum, tamir işlerini yapıyorum. Makine bozulduğu zaman annemden kalan makineyle çalışıyorum. Bir parça bir şeyler dikeyim de eşime yardımcı olayım istiyorum. Bu makine de sürekli bozulduğu için çalışamıyorum. Kazandığım parayı tamire veriyorum. İstiyorum ki kendime iki tane yeni güzel makine alabileyim. Küçük bir dükkan açabilirsem daha verimli olurum.
- Kulübeyi eltilerimle beraber eski tahtaları kullanarak yaptık. Sağ olsunlar bana yardımcı oldular. Onlarla birlikte çalışıyorum. Kesmede, biçmede bana yardımcı oluyorlar. Arada yorgan dikiyoruz, el işi yapıyoruz ama bunu bir türlü layıkıyla yapamıyoruz. Eğer makine doğru düzgün çalışsa günde 15 tane yastık dikerim ama çalışmadığı için günde 3 tane dikebiliyorum. Evden boş kalan zamanlarımı burada değerlendiriyorum. Küçük bir dükkan da olsa yer açmak için bana yardımcı olunmasını istiyorum” dedi.
Üretim yeri evin avlusu
Avluyu bir üretim yerine dönüştürdüklerini dile getiren Kurt, şunları kaydetti:
- “Kümes hayvanları besliyoruz. Yumurtasından, etinden faydalanıyoruz. Kendi tavuğumun yumurtasını yemek farklı, fabrikanın kini yemek farklı oluyor. Başak topladığımız zaman getirip burada öğütüp tavuklara veriyoruz. Avluda dikiş yapıyoruz, yorgan yapıyoruz, tavuk besliyoruz, ördek besliyoruz, köpeğimiz var köpek besliyoruz, kedi besliyoruz. Burası bir üretim yeri diyebiliriz.
- Eltilerimle birlikte üretiyoruz. Temizliyoruz, yıkıyoruz, çocuklarımız oynuyor. Elimizden geldiğince eşlerimize yardımcı olmaya çalışıyoruz. Boş oturmayı sevmiyoruz. Gerek el işi olsun gerek hayvanlarla ilgilenmek olsun ne olursa yapıyoruz. Eşlerimiz de bu durumdan oldukça memnun.”