Mohaç Meydan Muharebesi

2 SAATTE AVRUPA’NIN KAPILARINI AÇAN SAVAŞ
2 SAATTE AVRUPA’NIN KAPILARINI AÇAN SAVAŞ

Osmanlılar taktik, düzen ve ani değişime hazır bir savaş disiplini sayesinde iki saat süren bu muharebeden galip çıktılar.

Prof. Dr. Fahameddin Başar

Kanuni Sultan Süleyman devrinde, 29 Ağustos 1526 tarihinde Macaristan’ın güney sınırı yakınlarındaki Mohaç ovasında gerçekleşen Mohaç Meydan Muharebesi, sadece Osmanlı Devleti’ni değil, Avrupa tarihini de etkilemiş olup Avrupa’daki siyasî gelişmelerle yakından ilgilidir.

Belgrad’ı Macarlardan alan Kanuni Sultan Süleyman’ın sonraki hedefinin Macaristan olduğu anlaşılmıştı. Zira Macar kralı II. Layoş, Kanuni’nin tahta çıkışını tebrik etmediği gibi, mevcut antlaşmaları teyit etmek maksadıyla gönderilen elçileri de hapse attırmıştı. Bunu düşmanlık belirtisi telakki eden padişah, 1526 yılının bahar aylarında Macaristan seferi için hazırlıklara başladı.

Bu sırada Fransa ile Habsburg İmparatorluğu arasındaki mücadelede Almanlara esir düşen Fransa kralı I. François’nın annesinin oğlunun kurtarılması için kendisine müracaat etmesi de Kanuni Sultan Süleyman’ın bu seferi bir an önce gerçekleştirmesi gerektiğini gösteriyordu. Padişah Habsburgların Fransa’yı ele geçirip Avrupa’da tek güç haline gelmelerini engellemek için Fransızlarla anlaştığı gibi Macaristan seferi hazırlıklarını hızlandırdı. Nihayet hazırlıklar tamamlanınca, veziriazam ve aynı zamanda Rumeli beylerbeyi olan İbrahim Paşa ile birlikte 23 Nisan 1526’da İstanbul’dan hareket etti.

» Kanuni’nin ordusundan kaçarken... Macar Kralı II. Layoş Mohaç meydanından kaçarken, akşam karanlığının da tesiriyle Csele deresinde boğuldu. Cesedinin bulunuş anını tasvir eden bir tablo (Soma Orlai Petrich, 1851).
» Kanuni’nin ordusundan kaçarken... Macar Kralı II. Layoş Mohaç meydanından kaçarken, akşam karanlığının da tesiriyle Csele deresinde boğuldu. Cesedinin bulunuş anını tasvir eden bir tablo (Soma Orlai Petrich, 1851).

Ordu Filibe’ye ulaşınca İbrahim Paşa öncü birliklerle önden ilerlemeye başladı. Padişahın yanında ikinci vezir Mustafa Paşa, üçüncü vezir Ayas Paşa ve Anadolu Beylerbeyi Behram Paşa bulunuyordu.

İklim şartları sebebiyle güzergâh olarak Semendire yerine Alacahisar (Kruşevac) üzerinden yola devam edildi. Kanuni Sultan Süleyman ise 7 Temmuz’da Belgrad’a ulaşmış, Ramazan bayramını burada geçirmişti.

İbrahim Paşa’nın öncü kuvvetleri 14 Temmuz’da yol üzerinde bulunan Petervarad’ı kuşattılar. Bayram günü, 11 Temmuz’da Sava üzerinde kurulan köprüden geçen padişah, 22 Temmuz’da Varadin Kalesi yakınlarına kadar gelerek bir süre kuşatmayı izledi. Ertesi günkü büyük hücumda 60 yeniçeri ile 600 asker hayatını kaybetmişti. 27 Temmuz’da son hücum yapıldı ve kale ele geçirildi. Varadin’in fethinden iki gün sonra padişah hedefin Budin olduğunu açık şekilde ilan etti.

» Zafere uzanan yol Macar Kralı II. Layoş, Kanuni’nin tahta çıkışını tebrik etmediği gibi, mevcut antlaşmaları teyit etmek maksadıyla gönderilen elçileri de hapse attırmıştı. Bunlar Mohaç zaferine giden süreci başlatan olaylar zincirinin ilk aşamasıydı. II. Layoş’un tasvirî bir resmi.
» Zafere uzanan yol Macar Kralı II. Layoş, Kanuni’nin tahta çıkışını tebrik etmediği gibi, mevcut antlaşmaları teyit etmek maksadıyla gönderilen elçileri de hapse attırmıştı. Bunlar Mohaç zaferine giden süreci başlatan olaylar zincirinin ilk aşamasıydı. II. Layoş’un tasvirî bir resmi.

Bu sırada Macar Kralı II. Layoş, Macarların yanında Leh, Bohemya ve Alman askerlerinden meydana gelen 20 bin kişiyle Osmanlı ordusunun karşılanacağı Mohaç ovasına doğru ilerlemekteydi. 20 Temmuz’da Budin’den ayrılan Macarlar 19 Ağustos’ta hedefe ulaşmış, savunma sistemine göre yerleşmişlerdi. Macar ordusunun mevcudu sefer sırasında katılan birliklerle 40-50 bin dolayına ulaşmıştı. Kral burada savaş meclisini toplayarak nasıl bir plan izleneceği konusunu tartışmaya açtı. Padişaha barış teklif edilmesi ve Osmanlı ordusunun sefer güzergâhında karşılanması gibi fikirleri ileri sürenler olmuşsa da neticede Mohaç ovasında beklenilmesi kararlaştırıldı. Buradan savaş taraftarı olan grubun görüşlerinin ağır bastığı anlaşılıyor.

Savaş disiplini galibiyet getirdi

Bu sırada Osmanlı ordusu da sürekli yağan yağmurların bataklık haline getirdiği güzergâhtan güçlükle ovaya ilerliyordu. Osmanlı tarihçisi Matrakçı Nasuh’a göre şayet Macarlar ovada beklemeyip Osmanlı ordusunu karşılamaya gitseydiler başarılı olabilirlerdi. Nihayet Osmanlı ordusu 28 Ağustos’ta Mohaç yakınlarına ulaştı ve Baranyavar mevkiinde ordugâhını kurdu. Ve Padişahtan beklenen haber geldi; ertesi gün savaş başlıyordu. Önde İbrahim Paşa’nın Rumeli sipahileri ve tüfekçi grubunun bulunduğu kuvvetler olduğu halde yürüyüşe geçen ordu ancak ikindi vaktinden biraz önce Mohaç ovasına hâkim yüksekliklere ulaştı. Henüz arkadaki kuvvetler gelemediği için savaşın ertesi güne bırakılması kararlaştırıldı. Tam bu sırada Macarlar âni bir saldırı başlattılar. Ancak savaş planını yapmış olan Osmanlılar hazırlıklıydı: Akıncı beyleri Bali Bey ve Bosna Beyi Hüsrev Bey Macar kuvvetlerini arkadan sarmak için pusuya yatırılmıştı.

Macar saldırısı ikindi vaktine doğru başlayınca plan uyarınca Rumeli askeri iki yana açıldı. Daha sonra topçu ve tüfekçi birlikler Macarlara hücum ederek dağılmalarını sağladılar. Arkasından Macar ordugâhına sokulan Osmanlı kuvvetleri burayı da yağmalayıp tahrip ettiler.

Öte yandan pusudaki akıncılar da üzerlerine gönderilen kuvvetleri dağıttıktan sonra süratle Macar ordugâhına yönelmiş, burayı ateşe vererek Macar ordusunun arka tarafından da kontrolü sağlamışlardı. Osmanlılar, Macarların ani saldırısı ve arazi şartlarının verdiği olumsuzluğa rağmen asker sayısı bakımından üstünlükten ziyade taktik, düzen ve ani değişime hazır bir savaş disiplini sayesinde iki saat süren bu muharebeden galip çıktılar. Macar ordu kumandanı Tomori hayatını kaybetmiş; Kral II. Layoş kaçarken, akşam karanlığının da tesiriyle Csele deresinde boğulmuştu. Macar ordusundan 20 bin piyade ve 4 bin süvari savaş meydanında ölmüş, 10 bin kadar esir alınmıştı. Osmanlı’nın kaybı ise çok azdı.

Savaşın sona ermesinden sonra bir gün Mohaç ovasında kalan Kanuni Sultan Süleyman, hiçbir mukavemetle karşılaşmadan Budin’e hareket ederek 11 Eylül’de şehre girdi. Ancak muhtemelen Macaristan’ı fethetmek değil, Eflak ve Boğdan gibi vasal hale getirmek niyetindeydi. Nitekim burada iki hafta kaldıktan sonra payitahta ulaşmak için yola çıkacaktı.

Osmanlıların zaferiyle sonuçlanan Mohaç Meydan Muharebesi, Osmanlı Devleti’nin Avrupa siyasetinde ağırlığını hissettirip Orta Avrupa’nın kapılarını açtığı gibi Macar Krallığı’nın da çökmesini hızlandırdı. Padişah Budin’e girdiği halde burayı terk etmiş, idaresi Budin merkezli olmak üzere Zapolya’nın krallığını kabul etmişti. Ancak bu durum geçici oldu. Kral II. Layoş’un ölümü üzerine, akrabalık bağı dolayısıyla Avusturya ve Bohemya taraflarının idarecisi Arşidük Ferdinand, Macar tahtında hak iddia etmeye başlamış ve sonunda Macaristan topraklarının bir kısmında hâkimiyet kurmuştu. Nihayet ülke toprakları üçe ayrıldı. Ancak bu, Macaristan topraklarında Osmanlılar ile Habsburglar arasında 150 yıl sürecek olan mücadelenin başlamasına yol açacak bir gelişmeydi.

Kaynakça

İbn Kemal, Tevârîh-i Âl-i Osmân, X. Defter.

Feridun Bey, Münşeatü’s-Selâtin, I, İstanbul 1274, s. 546-551.

P. Fodor, “Macaristan’a Yönelik Osmanlı Siyaseti, 1520-1541”, trc. Ö. Kolçak, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Dergisi, Sayı 40 (2004), s. 11-84.

G. Perjes, Mohaç Meydan Muharebesi, trc. Ş. Baştav, Ankara 1988.

Feridun Emecen, “Sultan Süleyman Çağı ve Cihan Devleti”, Türkler, IX (Ankara 2002), s. 501-520.

Feridun Emecen, “Mohaç Muharebesi”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, Cilt 30, s. 232-235.

Feridun Emecen, “Mohaç 1526 Osmanlılara Orta Avrupa’nın Kapılarını Açan Savaş”, Osmanlı Klasik Çağında Savaş, İstanbul 2015, s. 159-216.