Haremde Sakal-ı Şerif olduğunu biliyor muydunuz?
Osmanlı İmparatorluğu’nun son, Cumhuriyet’in ilk devirlerine şahitlik eden Dolmabahçe Sarayı Haremi’nin kapılarını Derin Tarih, okuyucuları için araladı. ‘Padişahın evi’ olan haremi görsel bir şölen eşliğinde adım adım gezmeye var mısınız?
Bu harem yolu Mabeyn'in son kısmından başlayarak ve Muayede Salonu'nu dolaşa dolaşa giderek Harem-i Hümayun'un bu salonla bitişik kısmına müntehi olan bir yoldur ki oldukça uzundur… Ben bu yolu bir çok kere geçerek Mabeyn'den hareme çağrılmıştım. Mabeyn tarafında demir bir kapı vardı ve Mabeyn'de nöbet tutan musahip bu kapıyı anahtarı ile açar, yola girilince tekrar içeriden kilitler, bir hayli yürüyüp yolun harem cihetinde nihayetine varılınca burada da bir ikinci demir kapı karşısında bulunulurdu. Musahip buna yumruğuyla yahut elindeki anahtarla vurur, içeriden harem nöbetini tutan musahip kapıyı açar ve bu suretle hareme girilince tekrar kapı kilitlenirdi."
20. yüzyıl başlarında Sultan Reşad'ın mabeyn başkâtipliğini yapan Halid Ziya Uşaklıgil, hatıralarında böyle anlatıyor padişahın huzuruna hangi yollardan geçerek, nasıl kabul olunduğunu.
21. yüzyıldaki tarih meraklıları olarak bizler 'padişah evleri'nden biri olan ve Abdülmecid döneminde inşa edilen Dolmabahçe Sarayı 'Harem-i Hümayun'unu, Saray Müdürü T. Cengiz Göncü eşliğinde ve Harem ve Cariyelik kitabı rehberliğinde gezmeye çıkıyoruz. Ama önce haremin tasarımına bir göz atalım isterseniz.
Hünkâr Dairesi, Valide Sultan Dairesi ve Kadınefendi Daireleri şeklinde 3 ana bölüme ayrılan haremin ilk 2 dairesi denize nazır. Padişahın eş ve çocuklarının bulunduğu son daire ise denize dik olarak, dışarıdan görülmeyecek bir şekilde tasarlanmış.
20. yüzyıl başlarında Sultan Reşad'ın mabeyn başkâtipliğini yapan Halid Ziya Uşaklıgil, hatıralarında böyle anlatıyor padişahın huzuruna hangi yollardan geçerek, nasıl kabul olunduğunu.
21. yüzyıldaki tarih meraklıları olarak bizler 'padişah evleri'nden biri olan ve Abdülmecid döneminde inşa edilen Dolmabahçe Sarayı 'Harem-i Hümayun'unu, Saray Müdürü T. Cengiz Göncü eşliğinde ve Harem ve Cariyelik kitabı rehberliğinde gezmeye çıkıyoruz. Ama önce haremin tasarımına bir göz atalım isterseniz.
Hünkâr Dairesi, Valide Sultan Dairesi ve Kadınefendi Daireleri şeklinde 3 ana bölüme ayrılan haremin ilk 2 dairesi denize nazır. Padişahın eş ve çocuklarının bulunduğu son daire ise denize dik olarak, dışarıdan görülmeyecek bir şekilde tasarlanmış.