Tekstilde Ar-Ge çalışmalarının yılı olacak
2022 yılını 21 milyar doların üzerinde ihracatla kapatan tekstil ve hazır giyim sektörü, küresel anlamda öne çıkabilmek için öncelikleri arasına ar-ge, inovasyon, tasarım, markalaşma ve çevreci üretim anlayışını alıyor. potansiyelini daha da arttırmak için “Made in Türkiye” markasını kaldıraç olarak kullanmayı hedefleyen sektör liderleri, 2023 yılının ar-ge ve inovasyon yılı olacağını söylüyor.
Hazır giyim ve konfeksiyon sektörü, 2022 yılına 2021’de yakaladığı ivmenin etkisiyle 22-23 milyar dolarlık bir ihracat hedefiyle başladı. Ancak, Türkiye’nin en büyük pazarı konumunda olan Avrupa’da yaşanan enerji krizi ve resesyon beklentisi üçüncü çeyrekte sektördeki olumsuz etkilerini gösterdi. Enerji ve işçilik maliyetlerindeki artış nedeniyle sektör fiyat tutturmakta zorlandığı için pandemi döneminde Türkiye’ye gelen siparişlerin önemli bir kısmı Hindistan, Pakistan ve Bangladeş gibi ülkelere kaydı. Dolayısıyla yılın ikinci yarısından itibaren kapasite kullanım oranları düşmeye başladı.
745 bin kişiye istihdam sağlayan sektörde ihracat rakamları 11 ayda 19,5 milyar dolarla geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,8 büyüme gösterdi. Bu rakamın yılsonunda ise geçen seneye göre yüzde 5 artışla 21 milyar doların üzerinde tamamlanması planlanıyor. Diğer yandan Türkiye tekstil sektörü sadece pazar çeşitlendiren değil, ürün çeşitlendiren bir konuma da yükseldi. Hazır giyim iç pazar harcamalarının yıl sonunda geçen yıla göre yüzde 110 artışla 560 milyar TL’ ye ulaşacağını söyleyen Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kaya, bu miktarın yaklaşık 100 milyar TL’lik bölümünün turist harcamalarından oluştuğunu ekliyor.
“İhracat devamlılığı için riskleri ortadan kaldırmalıyız”
İhracata Dayalı Kalkınma Modeli kapsamında üretim ve ihracat firmaları her geçen gün gelişmeye, ihracat rakamları da artmaya devam ediyor. MÜSİAD Tekstil, Deri ve Hazır Giyim Sektör Kurulu Başkanı Fatih Canpolat, 2023 yılındaki hedeflerinin bu kalkınma modeline ve özellikle Anadolu’da oluşan üretim altyapılarının yıkıma uğramaması adına ihracat taleplerinin devamını sağlamak olduğunu söylüyor. Ancak Canpolat’a göre bu konu iki risk taşıyor; birincisi hazır giyim sektörünün hammadde tedarikinde karşı karşıya kaldığı haksız gümrük ve vergi uygulamaları ile tarife dışı engellerin varlığı, ikincisi ise döviz kuru artışlarının enflasyon rakamının altında kalması. Canpolat, “Özellikle hazır giyim yani ayakkabıdan şapkaya tüm giyilebilir ürünler sektörü olarak bu 2 riskle karşılaşmadığımız sürece istihdamda, üretimde, kalkınmada ve ihracatta hedeflerimizi çok rahat yakalayabileceğimizi düşünüyorum” dedi.
Tekstilde dijital dönüşüm
Tekstilde dijital dönüşüm son dönemin en çok konuşulan konularından biri. Daha az su ve enerji kullanımına odaklanan markalar, sürdürülebilir moda felsefesi ile hareket etmeye devam ediyor. Global moda markalarından biri olan Damat ve Tween markalarını bünyesinde barındıran Orka Tekstil üretim tesisinde güneş enerjisiyle çalışması için bir proje başlattı. Sürdürülebilir moda felsefesi ile hareket eden marka, global mağazalarının koleksiyon tanıtımlarını artık tamamen dijital showroomlarda sunmaya başladı ve 2025 yılına kadar koleksiyonlarının yüzde 90’ını geri dönüştürülmüş malzemelerden üretmeyi hedefliyor. Aynı zamanda meta evreninde ilk moda mağazasını açan Damat Tween, gerçek dünyada dijital platformlarda alışveriş yapmak gibi iki boyutlu deneyimleri, dijital evrende 3 boyutlu sanal bir mağaza ile sunuyor. Bu sayede kullanıcılar, fiziksel dünyadaki gardırop stillerini avatarlarına da aktararak eş zamanlı bir stil oluşturuyor.
E-ticaret çalışmalarına 2022 yılında hız kazandıran markalardan biri de Derimod. Avrupa’nın en büyük online pazar yerlerinden Almanya’da ilk mağazasını açan marka, fiyatlarının rekabetçi olmasının da etkisiyle tahmin edilenin üzerinde adet satışlarına ulaştığını söylüyor.
Ekoloji dostu çevreci üretim anlayışı
Pandeminin yıkıcı etkilerinin azalmasıyla birlikte ihracatta yeniden yükseliş trendine kavuşan Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği, 2021 yılında 1 milyar 355 milyon dolarla tüm zamanların rekorunu kırmıştı. Bu yılın Ocak-Kasım döneminde ise geçen yıla göre yüzde 2 artış ile 1 milyar 242 milyon dolar ihracata ulaşan UTİB’in en önemli ihracat pazarları arasında Almanya, İspanya, Birleşik Devletler, İtalya ve Fas yer aldı. Sektörün küresel rekabet ortamında öne çıkabilmesi için Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşma ekoloji dostu çevreci üretim çalışmalarına devam ettiklerini söyleyen Başkan Pınar Taşdelen Engin, “2023 yılı AB Yeşil Mutabakatı yaptırımları 2022’ye oranla daha da yoğun olacak. Bunu önlemek ve küresel rekabette güç kaybetmemek için Ar-Ge’ye verdiğimiz önemin yanı sıra; girişimcilik ekosisteminin gelişimine de çok önem veriyoruz” dedi.
Kadın ve erkek dış giyim, suni-sentetik ev tekstili ve pamuklu ev tekstili ürünlerini İspanya, Hollanda, Almanya, Birleşik Krallık ve Fransa gibi büyük pazarlara ihraç eden Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin ise ocak-kasım arası ihracatı 1 milyar 26 milyon dolar oldu. Birlik Yönetim Kurulu Başkanı Nüvit Gündemir, “UHKİB olarak, 2022 yıl sonu hedefimizi 1 milyar 50 milyon dolar olarak belirlediğimiz rakamı şu anda fazlasıyla gerçekleştirdiğimizi söyleyebiliriz” dedi.