Tarlaya hücum eden devletler

HABER MASASI
Abone Ol

Gıda arz güvenliğini sağlamak için harekete geçen zengin devletlerle yüksek kâr amacı güden büyük fonlar, bir süredir fakir ülkelerin pazara çıkardığı tarımsal arazileri topluyor. Son 8 yılda uluslararası fonların kendi ülkeleri dışında satın aldığı, kiraladığı veya işlettiği verimli tarım arazilerinin büyüklüğü 300 kat arttı. Başka bir deyişle, 2008’de, dünya genelinde sadece Yalova büyüklüğünde bir tarım arazisi yabancılara satılmışken, 2016 itibariyle bu miktar Türkiye’nin yaklaşık yarısına denk gelen büyüklüğe ulaştı. Yılda 4 kez ürün toplanabilen Afrika’da verimli toprağın dönümü 300 dolardan kapış kapış gidiyor..

Pirinç medeniyeti Çin’de bir atasözü der ki, “Diyet yapmıyor ve ilaç kullanıyorsan doktorun yeteneklerini israf ediyorsun.” Afrika’da bir atasözü bam teline dokunur, “Yemeğinde sinek aramaya başladığına göre karnın doymuştur!” Daha yüzyıl öncesine kadar dünyada açlıktan her yıl milyonlarca insan kırılıyor, dünya nüfusu 1 milyarı aşamıyorken şu an 7 milyar 500 milyona dayandı. Dünyada aç insan sayısı 765 milyon ancak bu sayı her geçen gün azalırken 1 milyar 628 milyon kişiye ulaşan aşırı kilolu insan sayısı da hızla artıyor. İşte bu nedenle paranın ve ticaretin küreselleşmesine ek olarak artık verimli topraklar da küreselleşmeye konu oluyor. Tarım arazileri ülkeler arasında el değiştiriyor.

Nüfustaki ve gıda tüketimindeki artış, yeryüzündeki verimli tarım arazilerini her geçen gün daha da kıymetli hale getiriyor. Artık devletler kendi geleceğini, dünyanın dört bir tarafında satın aldığı ya da kiraladığı tarım arazilerinin güvenliğini sağlamakla eşdeğer görüyor. Uluslararası gıda tedarik zinciri güvenliği stratejik sektör olarak kodlanıyor. Bir taraftan devlet yatırım fonları, bir taraftan ülkelerin maddi birikimlerini temsil eden emeklilik fonları, özellikle son 5 yıldır, dünyanın dört bir tarafında hızla tarım arazisi topluyor.

Yeni kolonyalizm

Barselona merkezli, tarım alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Grain’in Mayıs 2016 raporuna göre dünyada yabancı fonlar tarafından satın alınan verimli tarlaların büyüklüğü 2008’de bin kilometrekare iken bu büyüklük 2016’da 30 milyon hektara, bir diğer ifadeyle 300 bin kilometrekareye yaklaştı. Yani küresel çapta el değiştiren tarımsal toprakların toplam alanı, Yalova büyüklüğünde bir tarım arazisinden Türkiye’nin yaklaşık yarısı büyüklüğüne ulaştı. ‘Yeni kolonyalizmin’ habercisi olarak nitelenen küresel toprak ticareti, 78 ülkede, 491 ayrı satın alma işlemiyle gerçekleşti.

Tarım arazilerinin, ülkelerin istikrarı ve geleceği için stratejik bir sektör olması, bu alana giren yatırımcıların niteliğini de stratejik hale getiriyor. Hedge fonlar, özel yatırım fonları (private equities), emeklilik fonları (pension funds), uluslararası bankalar ve devlet sermayeli fonlar (sovereign wealth funds) artık ülke içi ya da ülke dışı topraklarda tarım arazileri kapatıyor. Şu rakama ne dersiniz? 2002 yılında küresel tarım sektörüne yapılan yabancı yatırım tutarı 6 milyar dolar civarındayken bu rakam 2012’de 58 kat artışla 350 milyar dolara ulaştı. Acelenin farkında mısınız?

  • Türkiye'nin Sudan'da işlettiği tarım arazisi: 5 milyon hektar

Araziler fonların iştahını kabartıyor

Özellikle 2008 finansal krizinin hemen öncesinde, buğday, şeker, mısır gibi tahıl ürünlerinde fırlayan fiyatlar, küresel emtia pazarının hareketlendirerek uzun vadeli kâr beklentilerini güçlendirmişti. Bu, yatırım fonlarının harekete geçmesi için iyi bir neden oldu. Ancak iştahı kabaran sadece özel yatırım fonları olmadı. Devletler 2010 sonrasında global tarım sektörüne el attı. Danışmanlık firması Valoral Advisors’a göre, 2005 yılında dünya genelinde tarım ve tarım arazilerine yatırım yapan fon sayısı 33 iken bu sayı 2015’te 240’a fırladı. Devlet fonlarının yatırım değeri 45 milyar dolara çıkarken sektör artık alternatif bir yatırım kanalı olmaktan çıkıp ana akım yatırım kollarından biri haline gelmiş oldu. Sadece tarımsal arazilere yatırım yapan fon sayısı ise 70 civarında ve bunların portföylerinde şimdiye kadar 15 milyar dolarlık arazi bulunuyor.

  • Dünyada insan sayısı: 765 milyon
  • Dünyada aşırı kilolu insan sayısı: 1.628 milyon

Suudi Arabistan, Singapur ve Güney Kore öncü rollerde

Devlet fonları, egemen fonlar ya da varlık fonları adlarıyla anılan ve genellikle petrol, doğalgaz zengini devletlere ait olan yatırım kuruluşları, son yıllarda dünyanın neresinde olursa olsun verimli tarım arazilerini keşfederek bu topraklarda uzun vadeli yatırımlara yöneldi. Bu aslında bir tür devletten-devlete yatırım modeli. Londra merkezli veri kuruluşu Preqin’in rakamlarına göre, Mart 2016 itibariyle devlet varlık fonlarının toplam büyüklüğü 6.5 trilyon dolara ulaşmış bulunuyor. Norveç Hükümeti Emeklilik Fonu 835 milyar doları yönetiyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nin ADIA fonu 792 milyar doları, Çin Yatırım Fonu ise 750 milyar dolara yakın bir varlığı yönetiyor. Tarım arazilerine ayrılacak paralar genellikle bu fonlardan çıkıyor.

Tarlalarla ilgilenen devlet fonlarının başında, toplamda 194 milyar dolarlık bir varlığı yöneten Singapur’lu Temasek Holding geliyor. Gıda ve tarım sektörünü stratejik alan olarak belirleyen Temasek, 2014’te dünyanın en büyük kakao, kahve, kaju üreticilerinden olan ve Çin’de ve Afrika’da tarımsal üretim yapan Olam şirketini satın almıştı. Çin Devletinin Yatırım Fonu COFCO dünyanın önde gelen tarımsal üretim şirketlerinden Noble Group’u toplamda 2.5 milyar dolara yakın bir paraya satın aldı. Güney Kore, Japonya, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler özellikle Afrika ve Uzakdoğu’daki başka ülkelere ait verimli tarım arazilerinde milyonlarca hektar toprak işletiyor. Suudi Arabistan’ın Etiyopya’da geniş tarım arazileri bulunuyor.

  • Küresel fonların başka ülkelerde satın aldığı verimli tarım arazilerinin büyüklüğü: 300 bin kilometrekare

Dönüm fiyatları 300 dolardan başlıyor

Küresel tarım arazisi pazarında Latin Amerika ve Afrika ülkeleri öne çıkıyor. Brezilya tarım arazisi geliştirmede dünyanın bir numarası olarak biliniyor. Brezilya hükümetinin yabancı yatırımcılar için hazırladığı yasal kolaylıklar son dönemde bu ülkeye tarım yatırımlarını hızlandırdı. Brezilya’da tarıma elverişli geniş arazilerin hektar fiyatı bin 500 dolarla 3 bin dolar arasında değişiyor. Daha ucuz yatırımlar için Afrika’da hektarı 300-500 dolar aralığında tarım arazisi bulmak mümkün. Farklı iklim coğrafyalarındaki tarımsal arazilere yatırım yapmak, hem gıda arz güvenliği açısından hem de yıl boyu devam eden güçlü gıda talebini dengelemek açısından önemli. Bu nedenle tarım fonları paralarını hem kuzey yarım küreye, hem güney yarım küreye dağıtarak gelirlerini yıl boyu garanti altına almış oluyor. Pakistan 2009 yılında topraklarındaki verimli tarım arazilerini yabancı yatırımcılara açtığın duyurmuştu.