Sosyal ticaret güvenlik açığına rağmen büyüyor
Dijital alışveriş dünyasında sosyal medya temelli işlemlerin sayısı hızla artıyor. Facebook, Twitter ve İnstagram gibi sosyal ağlar, artık isteyen herkesin ürün ve hizmet alıp satabildiği devasa alışveriş platformlarına dönüşmüş durumda. Bu yeni nesil ticaretin önündeki en büyük handikap ise, satıcıların büyük kısmının yeterince güven vermemesi…
E-ticarette sosyal ağların kullanılması olarak ifade edilen sosyal ticaret (S-Ticaret) dijital çağın yükselen alışveriş modeli arasında yer alıyor. 50 milyar dolar büyüklüğe sahip s-ticaretin önümüzdeki üç yılda üçe katlanarak 160 milyar doları aşacağı öngörülüyor. Sosyal ağ kullanıcılarının 51 milyona ulaştığı Türkiye’de de sosyal ağ üzerinden satış yapanların sayısı 1 milyonu aştı. 2011’de 5 milyar dolar hacme sahip sosyal ticaretin payı 2016’da 50 milyar dolara yükseldi.
We are social ve Hootsuit’in ‘Digital 2019 in Turkey’ raporunda her yıl artan sosyal medya kullanıcı sayıları dikkat çekiyor. Rapora göre; Türkiye’de 59,36 milyon internet kullanıcısı var ve bunların 52 milyonu aktif sosyal medya kullanıcısı, sosyal medyayı mobil cihazında kullananların sayısı ise 44 milyon olarak ifade ediliyor. 2019 yılının Şubat ayında hesaplanan verilere göre, Türkiye’de 43 milyon Facebook, 33 milyon Instagram ve 9 milyon Twitter kullanıcısı bulunuyor. Türkiye’de en çok kullanılan sosyal medya platformu yüzde 92’lik oranla Youtube. Her 100 internet kullanıcısından 84’ünün tercihi olan Instagram ikinci, Whatsapp da yüzde 83’lük oranla üçüncü sırada yer alıyor. Twitter, Snapchat ve Linkedin de kullanıcılar tarafından tercih edilen diğer sosyal medya ortamları olarak sıralanıyor.
- Markalar da artık stratejilerini perakende alışkanlıklarını sarsan sosyal ticarete göre şekillendiriyor. Artık sosyal medya aynı zamanda bir mağaza vitrini görevi görüyor.
Markalar bu platformları alışveriş yapmak için önemli bir kanal olarak görüp pazarlama ve reklam kampanyalarını buraya yönlendirirken, kullanıcılar da sosyal medya üzerinden satın alma işlemini artırıyor.
Sosyal medya devleri sosyal ticarete yönelik neler yapıyor?
Instagram, satın almak için üzerine tıklanabilen reklamlar ve fotoğraf etiketlerinin yanı sıra, markaların Instagram sayfalarının bir kopyası şeklinde tasarlanmış ama doğrudan tıklayarak alışveriş yapılabilecek Like2Buy işbirliğini gerçekleştirdi.
Öte yandan, Facebook’un CEO’su Mark Zuckerberg, F8 Facebook Geliştirici Konferansında Instagramda S-ticarete yönelik planladıkları yenilikleri duyurdu. Instagramdaki yenilik insanların uygulama üzerinden satış yapmasını daha kolay hale getirecek. Böylece şirketlerin yanı sıra sanatçılar, sporcular ve diğer yaratıcı kişiler de kendi ürünlerini satabilecek. Instagram kullanıcıları, fotoğraflarında ve videoların görülen ürünleri etiketleyerek takipçilerini ürün sayfasına gönderebilecek. Henüz kullanıcıların bu yöntem üzerinden komisyon almasını sağlayan bir sistem geliştirilmiş değil ancak Instagram’ın gelecekte bunun için de çalışmalar yürütmesi bekleniyor.
Twitter 2016 yılında ‘satın al’ butonunu devreye soktu ama bu girişim başarısızlıkla sonuçlandı ve yaklaşık bir ay sonunda devre dışı bırakıldı. Twitter’ın Instagram ya da Pinterest gibi bir gezinme ve araştırma fonksiyonu sunmamasından dolayı bu özellik başarısız oldu.
Pinterest 2016 yılında satın alınabilir pinleri devreye soktu. Ardından ‘shop the look’ özelliğiyle fotoğrafta görünen kıyafetlerin üzerine tıklanarak satın alınabilmesini sağladı. En son devreye giren Lens özelliği ise kullanıcıların beğendikleri bir ürünün fotoğrafını çekmesine ve sonra Pinterest üzerinde benzer ürün ve temaları aramasına olanak tanıyor.
Facebook ise sahip olduğu üstün hedefleme kabiliyetleriyle reklamlardaki satın al butonlarından yeni devreye soktuğu ikinci el eşya alışverişi için ‘Marketplace’ alanına ve Messenger üzerindeki bot’lar vasıtasıyla ‘konuşarak ticaret’ (conversational commerce) kanalına kadar kapsamlı sosyal ticaret faaliyetleri yürütüyor.
- Genç kullanıcılar arasında yaygın olan Snapchat de satın alınabilen reklamlar kullanıyor. Bu alanda önemli bir gelişme, online perakende devi Amazon’dan geldi. Amazon 2017 yazında sosyal alışveriş özelliği Spark’ı hayata geçirdi.
Instagram’dan esinlenen yapısıyla Spark, kullanıcıları beğendikleri ürünlerin fotoğraflarını paylaşmaya teşvik ediyor ve diğerlerinin de yorum ya da beğeni yapmasına olanak veriyor. Ayrıca kullanıcılar ilgi alanlarında yeni ürünlerden bildirimlerle haberdar olabiliyor, detaylı bilgi alabiliyor ve birkaç dokunuşla uygulama üzerinden satın alabiliyor. Ancak bu alanda şimdiye kadar en başarılı olmuş platform Asya’da yaygın olarak kullanılan ve esasen bir mesajlaşma platformu olan WeChat. Markaların doğrudan platform üzerinde WeChat dükkanları oluşturarak satış yapmasının yanında kullanıcılara da WeChat Pay ödeme çözümüyle kolayca ödeme imkanı veriyor. WeChat Pay ile sadece alışveriş yapılmıyor, fatura ödemekten kontör yüklemeye hatta başkalarına para transferi yapmaya kadar birçok ödeme işlemi gerçekleştirilebiliyor.
KPMG Türkiye’nin sosyal ticaret konusunda yaptığı araştırmaya göre perakende markalarının yüzde 91’i pazarlama faaliyetleri için iki ya da daha fazla sosyal platform kullanıyor. Mobil cihaz ve akıllı telefon kullanımı, sosyal ticaretin yükselmesiyle yakından ilgili. 2016’da dünyada nüfusun yüzde 63’ü mobil telefon sahibiydi, 2019’da bu oranın yüzde 67’ye çıkacağı, 2,7 milyar kişinin akıllı telefon kullanacağı öngörülüyor. Mobilin yükselişinin sosyal ticarete bir diğer etkisi de ‘konuşarak ticaret’ (conversational commerce) alanında görülecek. Çünkü insanlar dünyanın her yerinde bir şekilde mesajlaşma uygulaması kullanıyor. Facebook IQ’nun analizine göre 2020 yılına dek akıllı telefon sahiplerinin yüzde 80’i bir mesajlaşma uygulaması kullanacak. Genç tüketiciler üzerinde özellikle sosyal ağlar etkili. 16-24 yaş arası sosyal ağ kullanıcılarının yüzde 25’i, 25-34 yaş arası kullanıcıların ise yüzde 23’ü ‘bir markanın/ürünün sosyal medyada beğenildiğini ya da desteklendiğini görmek beni satın almaya teşvik ediyor’ diyor.
Satın almada ınfluencer’lar etkili
Online alışverişin yükselmesi ve dönüşümünde Y kuşağının önemli etkisi var. Deneyime her şeyden çok önem veren Y kuşağıyla, çok sayıda yıkıcı oyuncu pazara girip hızla büyüdü. ‘Influencer marketing’ Y kuşağının tercihleri nedeniyle markalar için önemli bir reklam kanalı haline geldi.
Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) Başkanı Emre Ekmekçi, özellikle Y ve Z kuşaklarının satın alma kararlarını büyük ölçüde sosyal medya ve influencerlar etkili olduğunu söylüyor. Türkiye’deki tüketicilerin yüzde 85’e yakını bir ürünü satın almadan önce sosyal medya üzerinde araştırma yaptığını belirten Ekmekçi, sosyal medyanın bir alışveriş kanalına dönüşmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade ediyor.
Emre Ekmekçi’ye göre, tüketicilerin yüzde 16’sı sosyal medya üzerinde gördüğü bir ürünün üzerinde ‘satın al’ butonu varsa bunun kendisini satın almaya teşvik ediyor.
E-ticaret ve perakende sektörünün de sosyal kanallarda mutlaka etkin ve aktif olması gerektiğini ifade eden Ekmekçi, bu konuda şu açıklamalarda bulunuyor: “Ancak sosyal ticaret yine de hem tüketici için hem de markalar için çok yeni. Dolayısıyla şimdilik toplam perakende satışlarının yaklaşık yüzde 2’si sosyal medya üzerinden yönlendirilerek gerçekleşiyor. Gelecekte bu oranın hızlı bir yükseliş yaşayacağını düşünüyoruz. Diğer taraftan tüketici sosyal medyada markayla kurduğu bağı, fiziksel mağazada ya da başka bir kanalda da satışa dönüştürebiliyor.”
Sosyal ticarette kullanıcıların güvensizlik algısıyla ilgili Ekmekçi, tüketicilerin de sosyal medya üzerinden alışverişlerini gerçekleştirirken, marka bilinirliği yüksek, güvenilir firmaları tercih etmeleri gerektiğini söyleyerek şu bilgileri aktarıyor:
- “Türkiye’de vergi yükümlülüğü olmayan bireyler tarafından gerçekleştirilen sosyal ticaret son birkaç yılda hızla yaygınlaşırken, bu durum hem sektör açısından hem de tüketiciler açısından önemli bir risk teşkil etmeye başladı.
Bireylerin sosyal medya kanalları üzerinden, kapıda ödeme ya da havale yöntemiyle gerçekleştirdiği, hiçbir denetime tabii olmayan satışlar dolayısıyla e-ticaret kavramıyla henüz tanışmakta olan tüketicilerin büyük bir bölümü için güvensizlik algısı oluşturdu.”
ETİD Başkanı Ekmekçi, “2019 yılının ilk yarısında e-ticaret yüzde 64 büyüme gösterdi. E-ihracat rakamlarının ise 100 milyon dolar üzerinde olduğunu tahmin ediyoruz. E-ihracat ile cari açığın azalmasını, kobilerin tüm dünyaya ticaret yapabilmesini, döviz girdisini artırmayı ve e-ticaret hacminin ivme kazanarak yükselmesini hedefliyoruz” diye konuşuyor.
‘S-ticaretin potansiyeli yüksek
Hepsiburada Pazarlama Grup Başkanı Yüce Zerey’e göre ise s-ticaretin giderek artan, yüksek potansiyele ulaştığını söylüyor. Gelişen teknoloji sayesinde günümüzde tüketicilerin Instagram üzerinden alışveriş yapabildikleri bir hale geldiğini ifade eden Zerey, konuyla ilgili şu açıklamayı yapıyor: “Bu hızlı gelişmeler sayesinde önümüzdeki dönemde, Türkiye’de online alışverişin daha az adımda tamamlandığı bir deneyime dönüşmesini öngörüyoruz. Yeni gelişmelerle birlikte evimizdeki teknolojik ürünlerin daha akıllı hale geleceği, entegre asistanlarla ürün tavsiyelerinin ve tekrar eden alışverişlerin daha hızlı yapılabileceğini düşünüyoruz. Tüm bunlar s-ticaretin giderek artan, yüksek potansiyeline işaret ediyor. Hepsiburada olarak her alanda olduğumuz gibi, sosyal ticaret alanında da konumumuzu koruyarak müşterilerimize hızlı alışveriş deneyimini sunmaya devam edeceğiz.”