Nobel'in en tartışmalı dalında ödül 'sözleşme kuramı'na
Holmström ve Hart’ın çalışmaları, sözleşme kuramında “Ne tür bir sözleşme olursa olsun herkes için tüm koşulların göz önünde bulundurulması gerektiğine ve sözleşmeler ile çatışmaların sona erdirilmesine” odaklanıyor.
2001 yılında Alfred Nobel’in torunlarından olan Peter Nobel, ailesi adına konuşarak ekonomi ödüllerinin Nobel’den ayrılması gerektiğini duyurdu. 2004’te görüşlerini tekrarlayan Peter Nobel, Alfred Nobel’in mektuplarının hiçbirinde ekonomi ödülüne dair bir şey olmadığını; İsveç Merkez Bankası’nın yumurtalarını başka yuvaya bırakan bir kuş misali hareket ederek ödülün saygınlığını zedelediği açıklamasında bulundu. Bu tartışmaların odak noktasında ise Nobel Ekonomi Ödülleri’nin, aslında resmi ismiyle Alfred Nobel Adına Ekonomi Alanında İsveç Merkez Bankası Ödülü’nün ortaya çıkış süreci ve ödülün aynı yılda bile ekonomik yaklaşımı birbirine zıt isimlere verilmesi yatıyor.
Nobel adına ekonomi alanında ödül verilmesi aslında İsveç Merkez Bankası yöneticisi Per Asbrink’in bir fikriydi. Asbrink, bu fikrini üç saygın ekonomist olan Assar Lindbeck, Erik Lundberg ve Gunnar Myrdal’a açmıştı. Myrdal’a aynı zamanda Nobel Ödül Komitesi’ni ikna etme görevi de düşmüştü. İsveç Merkez Bankası tarafından finanse edilecek ödül, bankanın kuruluşunun 300. yılı olması dolayısıyla da önemli hale geldi. 1968’e gelindiğinde ise yoğun lobi faaliyetleri başarıya ulaştı ve bir sonraki yıl ödül dağıtılmaya başlandı. Bununla beraber İsveç Parlamentosu’nda onaylanan ödülün ismi, gazeteciler ve kamuoyu tarafından her daim Nobel Ekonomi Ödülü olarak adlandırılmaya devam etti. Bununla beraber resmi ismiyle Alfred Nobel Adına Ekonomi Alanında İsveç Merkez Bankası Ödülü halen ekonomi bilimi için en saygın ödüllerden biri.
Bu seneki Nobel sözleşme kuramı'na
Nobel komitesinin birbirine zıt fikirlere ödülün paylaştırılması uygulaması zaman zaman eleştirilse de, bu yıl açıklanan ödül sahibi iki isim birbirini tamamlayan çalışmaları ile Oliver Hart ve Bengt Holmström oldu. Sözleşme kuramına yaptıkları katkılar ile tanınan iki isim sözleşme teorisi ve toplumdaki etkileri konusunda çalışmaları nedeniyle ödüllendirildi. Böylece bu yılki ödül mikro ekonomi alanına gitmiş oldu.
Bengt Holmström 1949 Helsinki doğumlu. Halen Massachusetts Institute of Technology (MIT)’de profesör olan Holmström motivasyon teorisi ve şirketler teorisi üzerine çalışmaları ile biliniyor. Oliver Hart ise 1948 Londra doğumlu. ABD ve İngiliz vatandaşı olan Hart, King’s Collage’de matematik eğitimi gördü. Halen Harvard Üniversitesi’nde çalışmalar yürüten Hart şirketler teorisi, sözleşme teorisi ve kurumsal finans üzerine çalışıyor.
Nobel Akademisi ödül gerekçesi için yaptığı açıklamada, “Modern ekonomiler, sayısız sözleşmeyle bir arada tutulur. Hart ve Holmström'ün geliştirdiği yeni kuramsal yapı, gerçek yaşam sözleşmeleriyle kurumlarının yanı sıra sözleşme tasarımının olası tehlikelerini anlamamız açısından büyük öneme sahiptir. Hart ve Holmström, 1970'lerde sözleşme kuramını verimli bir alan olarak ortaya attı. Sonraki yıllarda kuramın uygulamalarını da araştırdılar. En uygun sözleşmeli düzenlemelerle ilgili analizleri de birçok alanda politika oluşturmanın entelektüel temellerini oluşturdu.” ifadeleri kullanıldı.
Holmström ve Hart’ın çalışmaları sözleşmeye taraf olanlar arasındaki sorunların çözümüne yardımcı olacak nitelikte ve özellikle birleşme ve devralmadaki taraflar arası çatışma ihtimalini en aza indirecek ideal sözleşme üzerinde duruyor. Ayrıca üst düzey yöneticilerin gelirleri konusunda da kuram işlerlik kazanıyor. İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi de ödül açıklamasında üst düzey yöneticilerin iş sözleşmelerindeki şartlara vurgu yaptı.
Çare kurumsal yönetim
Her iki ekonomist çalışmalarını birbirinden bağımsız olarak yürütüyor olsa da, birbirini tamamlayıcı nitelikte. Oliver Hart özellikle tamamlanmamış sözleşmeler; yani sözleşmede tüm boyutları ile işlenmemiş konulara odaklanırken Holmström ise sözleşmedeki taraflar üzerine çalışıyor.
Sözleşmeler hangi şartlarda tarafların ne yapacağını gösteren bağlayıcı anlaşmalar ve işleyen bir piyasa ekonomisinin can damarlarından biri kabul ediliyor. Sözleşme teorisi ise en iyi sözleşme idealine yoğunlaşan bir teori. Nobelli iki ekonomistin çalışmalarının odak noktasını ise mükemmel bir sözleşme olamayacağı oluşturuyor. Ancak mükemmel bir sözleşme mümkün olmasa bile Nobelli iki ekonomist için en iyi koşullarda sözleşmeleri hazırlamak kurumsal yönetimin de temellerinden birini oluşturuyor.
2016 Nobel'i, CEO'ların gelirlerini tartışmaya açtı
Sözleşme kuramı her türlü sözleşmeyi konu edindiği için şirketlerin yöneticilerine ne kadar, nasıl ödeme yapması gerektiği gibi sorulara da odaklanıyor. Aynı zamanda eski bir Nokia yöneticisi olan Holmström’e göre bir şirketin piyasa performansı bir şekilde yönetim ekibine bağlı, ancak her şeyden önce onların kontrolü dışında gelişen ekonomik koşullar gibi belirleyiciler de var. Bu yüzden sektörün diğer temsilcileri ile karşılaştırma yapmak çok daha mantıklı. Holmström bu noktada Ford CEO’sunu örnek veriyor. Şirketin kötü mali sonuçlarına rağmen, aynı dönemde rakiplerin çok daha kötü performans göstermeleri karşısında Ford CEO’su ciddi bir ikramiye kazanmıştı.