Diş macununda öncelik beyazlatıcı etki
Kişisel temizliğin temelini oluşturan ağız ve diş bakımı, sağlıklı yaşamın da vazgeçilmez rutinidir. Dünya çapında da çok önemli olan bu kişisel temizlik kuralı, sağlıklı yaşam bilincinin yükselmesiyle insanların temel ihtiyaçları arasında yer alıyor. Araştırma şirketi Areda Piar, farklı tür ve yapısıyla tüketicilere çeşit imkanı sunan diş macununun, diş sağlığımıza etkilerine ışık tuttu. 13 -17 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen ve 1100 kişinin katıldığı Benim Markam araştırmasına göre, katılımcıların yüzde 46’sı dişleriyle ilgili yaşadıkları sorunların en başında diş çürüğü olduğunu söylerken, yüzde 35,9’u diş macununu seçerken çürük önleyici özelliğinin olmasına dikkat ettiğini belirtiyor.
Diş fırçalamada sınıfın tembeliyiz
- Uzmanlara göre ağız diş sağlığını korumak için temel şart bireysel bakım yani diş fırçalamadır. Günde üç kez, üçer dakikalık etkin diş fırçalama, diş ve diş eti hastalıklarının önlenmesinde birincil yöntemdir.
Benim Markam “Diş Macunu Algısı Araştırmasının” sonucuna göre, ülkemizde böylesine önemli ve zaman almayan kişisel bakım ihmal ediliyor. Araştırmada katılımcılara yöneltilen “Hangi aralıklarla dişlerinizi fırçalıyorsunuz?” sorusuna katılımcıların yüzde 31,9’u günde bir kez dişlerini fırçaladığını ifade etti. Günde iki kez fırçalayanların oranı 30,7, günde üç kez fırçalayanların oranı ise yüzde 6,9.
Parlayan beyaz dişler istiyoruz
İlk çağlardan beri dişlerimizin daha beyaz ve daha parlak olmasını sağlamak için farklı yöntemler izliyoruz. Günümüzde bu yöntemlerden en etkili ve popüler olanı diş macunu seçimlerimiz diyebiliriz. Araştırmada katılımcılara yöneltilen “Diş macunu seçerken neye dikkat ediyorsunuz?” sorusuna yüzde 41,8’i diş macununun beyazlatıcı özelliğinin olmasına derken, yüzde 37,3’ü fiyatına cevabını verdi. Diş macununun çürük önleyici özelliğinin olmasına göre seçtiğini belirtenlerin oranı yüzde 35,9 iken, yüzde 32,2’si hassasiyet giderici olmasına, yüzde 22,1’i ise diş hekiminin tavsiyesine göre seçim yaptığını belirtti.
Her 3 kişiden 2'sinin dişinde dolgu var
Araştırmada katılımcıların dişleriyle ilgili yaşadıkları sorunları incelendiğimizde, en yüksek oran yüzde 46,0 ile çürük diş olurken, yüzde 36,3 diş eti kanaması, yüzde 32,3 diş eksikliği oldu. Aynı soruya diş ağrısı diyenlerin oranı yüzde 26,4 iken yüzde 25,4 ağız kokusu yanıtını verdi. Diş çürükleri, pek çok insanın korkulu rüyası olmakta ve gerçek anlamda sıkıntı veren sağlık sorunları arasında kendisine yer buluyor. Diş çürükleri konu olduğunda bu sorunun tedavisi için başvurulan yöntemlerden biri diş dolgusu oluyor. Araştırmaya katılanların dolgulu diş oranına baktığımızda katılımcıların yüzde 65’i “Ağzınızda dolgulu diş var mı?” sorusuna evet cevabını verdi.
Diş tedavisi korkutucu değil!
- Çok yaygın olan ve diş hekimi korkusu olarak ifade edilen dentafobi; henüz çocukluk dönemindeyken yaşanan olumsuz deneyim ve izlenimlerden kaynaklanıyor. Genellikle bu korkunun nedenleri arasında iğneyi görmeye dayanamama, döner alet sesi ve dişçi koltuğu yer alıyor.
Araştırmada katılımcılara yöneltilen “Diş tedavisinden korkuyor musunuz?” sorusuna yüzde 42,6 korktuğunu belirtirken yüzde 57,4’ü diş tedavisinden korkmadığını belirtti. Korku nedenleri araştırıldığında yüzde 41,2’si iğneden, yüzde 29,2’si ağrıdan, yüzde 18,5’i aletlerden, yüzde 9,3’ü dişin uyuşmamasından ve son olarak yüzde 1,7 kan görmeye dayanamamaktan korktuğunu söylüyor.
Benim markam GBS skoru en yüksek Sensodyn
Benim Markam araştırmasına damga vuran güven – beğeni – sadakat (gbs) puanlaması diş macunu markaları için bu araştırmada da yapıldı. Araştırmanın sonuçlarına göre diş macunu markalarının en yüksek gbs skoru 27,8 ile Sensodyne oldu. Sensodyne markasını sırasıyla 19,6 ile Colgate, 12,2 ile İpana, 11,8 ile Signal, 10,8 ile Oral-B ve 9,3 ile Parondontax, 2,4 ile Sensitive ve 1,4 ile Eyüp Sabri Tuncer takip etti.
Metodoloji
Areda Piar tarafından 13 – 17 Aralık 2021 tarihleri arasında gerçekleştirilen Benim Markam araştırmasına 1100 kişi katıldı. Tüketici eğilimlerini düzenli olarak ele alan araştırma, kantitatif araştırma yöntemlerinden CAWI (Bilgisayar Destekli Web Anketi) yöntemiyle gerçekleştirildi.