Dijital ulusal paralar, tokenizasyon ve mahremiyetin korunması

HABER MASASI
Abone Ol

Uluslararası Ödemeler ve Menkul Kıymetler Takası Konferansı’nın 5 Temmuz 2024 tarihindeki etkinliğinde bir sunum yapan İtalya Merkez Bankası Başkanı Joachim Nagel, dijital euro ve mahremiyetin korunması ilişkisini gündeme getirdi. Nagel’e göre anahtar sorulardan biri, ‘analog temel ürünümüz’ olan nakit paranın bir merkez bankası dijital para birimi (CBDC) ile tamamlanıp tamamlanmaması gerektiğidir. Eğer tamamlayıcı dijital paraya ihtiyaç varsa, bu durumda CBDC’nin genel kamuya mı, yoksa finansal kuruluşlar gibi ödeme profesyonellerine mi sunulması gerektiğine karar vermek gerekiyor. Nagel, konuşmasının sonunda bütün piyasaya sunulması yönündeki kişisel ve kurumsal kanaati de belirtiyor.

Prof. Dr. Metin Toprak.

Dijitalleşme, finansal sistemleri yeniden şekillendiren ve ekonomik faaliyetleri temelden dönüştüren bir süreçtir. Avrupa Merkez Bankası (ECB) tarafından önerilen dijital euro, hem potansiyel faydaları hem de mahremiyet endişeleri nedeniyle dikkat çekiyor. Dijital euro’nun hayata geçirilmesi, tokenizasyonun gücünü kullanarak ödeme sistemlerini modernize etme fırsatı sunarken, mahremiyetin korunması konusu önemli bir zorluk olarak karşımıza çıkıyor.

Dijital euro’dan beklentiler

Dijital euro, geleneksel nakit paranın dijital bir versiyonudur ve ECB tarafından ihraç edilmesi planlanmıştır. Fiziksel banknot ve madeni paraların dijital bir tamamlayıcısı olarak tasarlanan dijital euro, tüketicilere ve işletmelere güvenli, hızlı ve verimli bir ödeme aracı sunmayı amaçlıyor. Dijital euro'nun temel amacı, mevcut dijital ödeme sistemlerini destekleme, güvenlik, şeffaflık ve verimliliği artırma, dijital teknolojileri kullanarak kayıt dışı ve yasadışı faaliyetleri de minimize etmenin yanı sıra, nakit paranın sağladığı bazı avantajları dijital dünyada da koruyabilmedir.

Tokenizasyon: Dijitalleşmenin gücü

Tokenizasyon, fiziksel veya dijital varlıkların dijital tokenler ile temsil edilmesi sürecidir. Bu süreç, varlıkların daha güvenli, şeffaf ve verimli bir şekilde yönetilmesini sağlar. Dijital euro’nun tokenizasyonu, merkezi bir otorite (ECB) tarafından çıkarılan dijital tokenlerin kullanılması anlamına gelir. Bu tokenler, dijital cüzdanlarda saklanabilir ve dijital ödeme işlemlerinde kullanılabilir. Tokenizasyon ile güvenlik (tokenler, kriptografi ile korunur ve bu da sahteciliği zorlaştırır), şeffaflık (tüm işlemler, dağıtılmış defter teknolojisi (DLT) üzerinde kaydedilir ve izlenebilir) ve verimlilik (dijital işlemler, geleneksel bankacılık işlemlerine göre daha hızlı ve düşük maliyetlidir) boyutlarında çığır açıcı ilerlemeler beklenmektedir. Dijital euro’nun tokenizasyonu, özellikle sınır ötesi ödemelerde büyük bir potansiyele sahiptir. Şu anda, sınır ötesi ödemeler genellikle yüksek maliyetli ve zaman alıcıdır. Dijital euro’nun tokenizasyonu ile bu süreçler hızlanabilir ve maliyetler düşürülebilir.

Mahremiyet korunması: Bir zorluk ve fırsat

Dijital euro’nun hayata geçirilmesiyle birlikte, mahremiyetin korunması meselesi büyük bir endişeye yol açmıştır. Dijital ödeme sistemleri, kullanıcıların işlem verilerini toplar ve bu verilerin korunması hayati önem taşır. Dijital euro’nun benimsenmesi, kullanıcıların kişisel verilerinin güvenliği konusunda ciddi sorular ortaya çıkarmaktadır. ECB, dijital euro’nun mahremiyet koruma mekanizmalarını geliştirmek için çeşitli adımlar atmaktadır. Bunlar arasında, kullanıcıların kişisel verilerini minimum düzeyde tutacak ve bu verileri sadece yasal zorunluluklar doğrultusunda kullanacak mekanizmalar bulunmaktadır. Ayrıca, çevrimdışı ödemeler gibi bazı işlemler tamamen anonim hale getirilebilir. Mahremiyetin korunmasında anonim işlemler (belirli bir tutarın altındaki işlemlerin anonim olmasının kullanıcıların küçük günlük harcamalarını gizli tutmalarını sağlaması), veri minimizasyonu (dijital euro sisteminde, sadece gerekli olan asgari verilerin toplanması ve saklanması) ve güvenli depolama (kullanıcı verilerinin güvenli bir şekilde depolanması ve yetkisiz erişimlerin önlenmesi için gelişmiş güvenlik önlemleri alınması).

Sonuç

Dijital euro, Avrupa’nın finansal sisteminde önemli bir yenilik potansiyeli taşıyor. Tokenizasyonun sağladığı güvenlik ve verimlilik avantajları, dijital euro’nun benimsenmesini teşvik ediyor. Ancak, mahremiyetin korunması konusundaki endişeler göz ardı edilmemelidir. ECB'nin mahremiyet koruma mekanizmaları geliştirme konusundaki çabaları, dijital euro’nun başarılı bir şekilde uygulanması için kritik öneme sahiptir. Dijital euro'nun başarılı olması için, hem teknolojik yeniliklerin hem de mahremiyetin korunması gereksinimlerinin dengelenmesi gerekiyor. Bu süreçte, kamuoyunun bilgilendirilmesi ve dijital euro’nun faydaları ve riskleri hakkında şeffaf bir iletişim sağlanması büyük önem taşıyor. Dijital euro, doğru yönetildiğinde, Avrupa'nın dijital geleceğinde önemli bir rol oynayabilir ve ödeme sistemlerini daha güvenli, verimli ve kullanıcı dostu hale getirebilir. Ancak, bu dönüşümün başarılı olması için mahremiyetin korunmasına ilişkin hassasiyetler kritik önemdedir. Dijital euro süreci, hem ekonomik hem de sosyal boyutlarıyla dikkatlice ele alınıyor, özellikle mahremiyete duyarlı kesimlerin kaygılarını dengeleyecek bir iletişim stratejisiyle birlikte yürütülüyor. Diğer dijital ulusal paraların da benzer bir strateji izlemeleri için dijital euro önemli bir referans ve öncü rolü oynuyor.

Dijital euro'yu başarılı kılmak için, kara para aklamayla mücadele düzenlemelerine uyarken mümkün olan en yüksek gizlilik seviyesini sağlamak çok önemlidir. Veri, 21. yüzyılın en değerli metası olarak kabul ediliyor. Ve prensip olarak, insanların kişisel verileriyle hizmetler için ödeme yapmasında yanlış bir şey yoktur. Yeter ki kimin hangi verileri ne amaçla kullandığını bilsinler ve bu kullanımları açıkça kabul etsinler. Ancak, birçok insan verilerinin ticari olarak kullanılmasından memnun olmadığı gibi, tüketim davranışlarının izlenmesini de pek istemez. Kişilerin doğal olarak verilerinin korunmasını talep etme hakları da vardır.