Devlet adamlarına dersler: Singapur’un üçüncü dünyadan birinci dünyaya yolculuğu ve Lee Kuan Yew
1959-1990 yılları arasında Singapur Başbakanlığı yapan Lee Kuan Yew, Singapur’un “üçüncü dünyadan birinci dünyaya” yaptığı seyahatin kaptanıdır. Bu seyahat sırasında Singapur’un kişi başına gelir seviyesi batı ülkelerinin birçoğunu aştı.1 Singapur, Asya’nın ve dünyanın en büyük finans ve iş merkezlerinden biri haline geldi. Rafinerileri ve limanı dünyanın en büyükleri arasında yer alırken Asya’daki en gelişmiş bilim ve teknoloji parklarından birisine sahip oldu. Dünya rekabet gücü sıralamalarında devamlı en üst sıralarda yer alan Singapur, Türkiye’nin binde birinden daha küçük bir yüzölçümüne (684 km2) ve ancak 4 milyonluk bir nüfusa sahipken, 2000 yılında 160 milyar dolar seviyesinde mal ve hizmet ihracatı gerçekleştirdi.
Bu dönemde Singapur’da gerçekleştirilen diğer önemli başarı da sömürge dönemindeki psikolojisinden kısa sürede kurtarılıp eğitimli, çalışkan, kendine güvenen bir toplumun oluşturulmasıdır. Unutmayalım ki Yew’un kendisi de İngilizlerin “efendi” ve “üstün” olarak empoze edildiği bir nesle mensuptur.
Son derece sınırlı yeraltı ve yerüstü kaynaklara sahip olan Singapur’da bu hızlı ekonomik kalkınma nasıl gerçekleştirildi? Bu soru, iktisatçıları olduğu kadar devlet adamlarını da yakından ilgilendirir. Oysa teknik yönleri birçok akademik çalışmaya konu olan Singapur’un kalkınmasının pratik yönleri Türkiye’de de, yurtdışında da aynı gayretle incelenmemiştir.
Singapur'u yönetmek...
Singapur ölçeğindeki küçük bir ülkeyi yönetmenin büyük bir ülkeyi yönetmeye göre kolaylıkları olduğu gibi zorlukları da bulunmaktadır. Bu zorluklar daha çok, Singapur’un bir şehir-devlet olmasından kaynaklanmaktadır. Singapur Başbakanı, bir taraftan şehir -devlet ekonomisi için önemli bir sorun haline gelen trafik sorununa kafa yorarken, öte taraftan, HP ya da Microsoft’u ülkesine yatırım yapmaya ikna etmek, aynı zamanda da örneğin; Çin ile arasındaki politik ve ekonomik ilişkileri idare etmek zorundadır. Küçük ve siyasi olarak önemsiz bir ülke olması sebebiyle, Singapur diğer ülkelerle arasındaki ekonomik ilişkilerinde - mesela ABD’nin zaman zaman Japonya ile olan ticaret ilişkilerinde başvurduğu gibi – siyasi manivelaları kullanma şansına da sahip değildir.
Lee Kuan Yew
1923 yılında doğan Lee Kuan Yew, tüm Çin asıllı Singapurlular gibi bir kaç nesil önce, Çin’den göç eden yoksul bir çiftçi ailesine mensuptur. Dedesi, 1819 yılında Sir Raffles’ın İngiltere ile doğu sömürgeleri arasındaki ticaret yolları üzerindeki küçük ada üzerinde bir antrepo limanı olarak kurduğu Singapur’da orta dereceli bir zenginliğe ulaştı. Babası ise bu serveti devam ettiremeyerek memuriyete intisap etti. Lee Kuan Yew tüm eğitimini İngilizce aldı. Çok başarılı bir öğrenciydi. Tüm Malaya ve Singapurlu öğrencilerin katıldığı İngiliz A seviyesi sınavlarının birçoğunu birincilikle, bir kısmını da ikincilikle geçti. Mezuniyetten sonra, ikincisi olduğu sınavların birincisi olan Kwa Geok Choo ile hayatını birleştirdi. Hem kendisi hem de karısı Cambridge’de hukuk okudu ve şeref listesinde mezun oldular. Başarılı öğrencilik tecrübesinden olsa gerek, Yew Başbakanlığı döneminde yönetim kademelerinde ve ülke genelindeki insan gücü kalitesine -beşeri sermayeçok önem verdi.
1) Singapur’un katettiği mesafe, Türkiye ve bir zamanlar sömürgesi olduğu İngiltere ile karşılaştırıldığında daha iyi anlaşılabilir: 1962 yılında Singapur, Türkiye ve İngiltere’nin kişi başına gelirleri sırasıyla 468, 370 ve 1.501 dolardı. 2000 yılı itibariyle Türkiye’nin kişi başına geliri 3.100, İngiltere’ninki 23.900, Singapur’unki de 23.100 dolara yükseldi.
Yazının devamı Z Raporu 40. Sayısında