Çin'in yükselen gücü: Savunma sanayi

HABER MASASI
Abone Ol

Son 20 yılda sağladığı ekonomik büyüme ile dikkatleri üzerine çeken Çin, savunma sanayisindeki yenilikçi teknolojiler ve askeri modernizasyon çabaları ile göze çarpıyor. Özellikle yapay zekâ, kuantum teknolojileri ve hipersonik silahlar gibi alanlarda kaydedilen önemli ilerlemeler, Çin’in bu konudaki kararlılığını ortaya koyuyor. Hem iç hem de dış güvenlik ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla büyük yatırımlar yaparak teknolojik gelişmeleri yakından izleyen Çin, küresel savunma sanayi ihracatında ise hızla yükselen bir güç olarak kendinden söz ettiriyor.

Dünyanın en büyük iki ekonomisi olan ABD ve Çin arasında artan ekonomik ve jeopolitik rekabet, Çin’i savunma sanayi alanında gücünü artırmaya yöneltiyor. Savunma sanayinde büyük bir üretim kapasitesine sahip olan Çin, kendi kendine yeterlilik hedefi doğrultusunda yerli üretimi teşvik ediyor. Aynı zamanda önemli bir silah ihracatçısı olan Çin; Asya, Afrika ve Orta Doğu’daki birçok ülkeye savunma ürünleri satıyor. Özellikle Rusya ile savunma sanayinde yakın işbirliği bulunan Çin, uluslararası işbirlikleri ve ortaklıklar kurarak teknolojik bilgi alışverişini artırıyor.

Çin, her alanda kendi ayakları üzerinde durmaya çalışıyor. Savunma sanayinin bu alanların başında geldiğini söyleyen Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Barış Adıbelli, Çin’in savunma sanayi hamlesinde öncelikle kendi ihtiyaçlarını giderme, bu bağlamda da dışa bağımlılığı kesme yönünde adımlar attığını belirtiyor.

Çin’in savunma sanayisi, büyük ölçüde iç pazar taleplerini karşılamaya odaklanıyor. Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun modernizasyon çabaları, iç piyasadaki talebi artırırken bu durum da ihracat kapasitesini sınırlıyor. Böylece iç talep, üretim kapasitesinin büyük bir kısmını tüketiyor. Bu nedenlerden dolayı, Çin silah üretimindeki başarısını ihracat alanında tam anlamıyla gösteremiyor.

İhracat pazarını genişletiyor

Çin’in savunma sanayisi, büyük ölçüde iç pazar taleplerini karşılamaya odaklanıyor.

Çin, geniş bir yelpazede askeri teçhizat üretiyor bu ürünler arasında; kara, hava ve deniz kuvvetlerine yönelik ekipmanlar bulunuyor. Savunma sanayi ürünlerini dünyanın birçok bölgesine ihraç eden Çin’in başlıca müşterileri arasında ise Pakistan, Bangladeş, Myanmar, Nijerya, Cezayir ve Suudi Arabistan gibi ülkeler bulunuyor. Çin'in savunma ihracatları genellikle uygun fiyatlı ve rekabetçi olduğu için birçok gelişmekte olan ülke tarafından tercih ediliyor. Ayrıca teknolojik transfer ve işbirliği imkânları sunarak ihracat pazarını genişletiyor. Bu strateji Çin’in savunma sanayi ürünlerinin dünya genelinde yayılmasına ve kabul görmesine yardımcı oluyor.

Küresel savunma sanayi ihracatında önemli bir oyuncu olan Çin, son yıllarda bu alandaki varlığını ve etkisini artırdı. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) verilerine göre, Çin, dünyanın en büyük savunma ihracatçıları arasında yer alıyor. Dünyanın en büyük dört savunma

ihracatçısı arasında yer alan Çin; ABD, Rusya ve Fransa’nın ardından dördüncü sırada bulunuyor. Küresel savunma sanayi ihracatında hızla yükselen bir güç olarak öne çıkan Çin, gelecekte bu alandaki konumunu daha da güçlendirmeyi hedefliyor.

Büyük silahların ana ihracatçıları 2019 - 2023. Kaynak: SIPRI

Soğuk Savaş sonrası Çin’in ekonomik yükselişine bağlı olarak savunma alanında gelişmeler yaşadığını ve Çin’in kendi silah sistemlerini üretmeye başladığını söyleyen Adıbelli, Çin savunma sanayinin yükselişinde Rusya’nın özel bir yeri olduğunu belirtiyor. Çin ürettiği silahları dünyanın birçok ülkesine hiçbir ön koşul olmadan ihraç etmesinin ve daha ucuz olmasının Çin menşeili silahlara özellikle üçüncü dünyadan büyük bir talep olmasına neden olduğunu aktaran Adıbelli, birçok silahı kendi üretse de Çin’in silah sistemlerinin büyük çoğunluğunun Rus silah platformları üzerine kurulu olduğuna ve bu nedenle Batılı ülkelerle uyumlu olmadığına dikkat çekiyor.

Savunma harcaması ekonomik büyümenin üzerinde

Hem kapasitesinin büyüklüğü hem de teknolojik kabiliyeti ile askeri alanda Çin’e karşı üstünlüğünü koruyan ABD, geçen yılın sonunda 2024 mali yılı için 842 milyar dolarlık savunmaya ayrılan bütçesine onay verdi. NATO’nun tüm üye ülkelere yaptığı ‘savunma harcamalarınızı artırın’ çağrısının ardından ise Çin, Mart 2024’te 1,67 trilyon RMB (231,3 milyar dolar) tutarında yıllık bir savunma bütçesi duyurdu. 2023 yılı bütçesi olan 1,55 trilyon RMB’ye (224,8 milyar dolar) göre yüzde 7,2’lik bir artışı ifade ediyor.

Pekin her yıl savunma harcamaları için rakamlar sağlasa da, Çin’in savunma bütçesiyle ilgili dış tahminler genellikle resmi rakamlardan oldukça yüksek çıkıyor. Çin, askeri harcamalarının dağılımı hakkında sınırlı bilgi veriyor ve bu durum harcama kalıplarını belirsiz hale getiriyor. 2002 yılında ABD Savunma Bakanlığı (DoD), Çin’in gerçek savunma harcamalarının resmi olarak açıklanan bütçesinin dört katı olabileceğini bildirdi. 2021’de ise DoD, Çin’in gerçek askeri harcamalarının artık resmi bütçede belirtilenden yaklaşık 1,1 ila 2 kat daha yüksek olabileceğini belirtti. Çin, 2024 için savunma harcamalarının geçen yıla göre yüzde 7,2 artacağını bildirdi. Ancak bu yılki artış oranı, hükümetin yüzde 5 civarında belirlediği ekonomik büyüme hedefini aşıyor. Ekonomik büyümeyle çok paralel gitmeyen, savunmaya ayrılan ciddi bir bütçe olduğunu söyleyen Gedik Üniversitesi ASEAN Merkez Müdürü ve Öğretim Görevlisi Sibel Karabel, bu durumun Çin’in uluslararasılaşmasından kaynaklandığını dile getiriyor. Karabel, “Çin, küresel ekonomi ve küresel finans sistemiyle daha fazla entegre oldukça alanı genişliyor. Ekonomik büyüme ile birlikte bu alanı tutabilmek için güvenlik altyapısını da daha fazla güçlendirmesi gerekiyor. Dolayısıyla Çin, savunmacı bir anlayışla güvenliğini korumaya yönelik geleneksel bir güvenlik doktrininden aslında daha uluslararasılaşmış bir güvenlik doktrine doğru kayıyor görüntüsü veriyor” şeklinde konuşuyor.

Çin, ABD savunma sanayi üssünü geride bıraktı

Çin, son dönemde kendi savaş uçaklarını yapar duruma geldi.

Asya’nın en güçlü savunma sanayilerinden birine sahip olan Çin, bazı alanlarda ABD savunma sanayi üssünü geride bırakıyor. China North IndustriesGroup Corporation Limited ve AviationIndustry Corporation of China gibi Çin savunma şirketleri, kara, deniz, hava, uzay ve diğer alanlardaki yeteneklerin hem miktarını hem de kalitesini artırıyor. Çin’in savunma sanayi, savaş zamanı şartlarına benzer bir yoğunlukta faaliyet gösterirken kapasitesini de hızla genişletiyor. Buna karşılık, ABD savunma sanayi kapasitesinde daha yavaş ve daha az tepki veren bir büyüme yaşanıyor.

Çin’in son dönemde kendi savaş uçaklarını ve uçak gemilerini yapar duruma geldiğine dikkat çeken Adıbelli, bu durumun başta ABD olmak üzere bölgedeki güçleri tedirgin ettiğini ve özellikle son dönemde donanma inşasında Çin’in sergilediği çabalar sonucu bugün Çin donanmasının ABD’den daha fazla gemi sayısına sahip bir güç haline geldiğini söylüyor.