Borsa İstanbul’da 2020 başarılarla dolu bir yıl oldu

HABER MASASI
Abone Ol

Borsa İstanbul’un 2020 yılını değerlendiren Atilla, “pandemi öncesine kıyasla 2020 yılını finansal açıdan verimli bir yıl olarak tamamladık. 2019 sonunda 18 milyar tl olan konsolide bilanço büyüklüğümüz 2020 sonunda 28 milyar tl seviyesine ulaştı. Benzer şekilde, 1 milyar tl olan konsolide net kârımız 1,4 milyar tl’yı aştı.” dedi

Borsanın performansı açısından geçen yıl dolayısıyla pandemi dönemi nasıl geçti? Dikkat çeken gelişmeler nelerdi?

'Bildiğiniz gibi pay endekslerinden iki sıfır atarak endeksleri sadeleştirdik.'

Pandemi öncesine kıyasla 2020 yılını finansal açıdan verimli bir yıl olarak tamamladık. 2019 sonunda 18 milyar TL olan konsolide bilanço büyüklüğümüz 2020 sonunda 28 milyar TL seviyesine ulaştı. Benzer şekilde, 1 milyar TL olan konsolide net kârımız 1,4 milyar TL’yi aştı.

Borsa bünyesinde bulunan piyasaların tamamı genel olarak yükseliş gösterdi. Pay piyasasındaki toplam işlem hacmi 2020 yılında 6,6 trilyon TL olarak gerçekleşirken bir önceki yıla göre yüzde 210 oranında artış kaydetti. Artan işlem sayıları doğrultusunda günlük işlem hacmi rekoru da yine geçen yıl 12 Kasım’da 64,1 milyar TL ile kırılmış oldu.

Borçlanma Araçları Piyasası’nda 2020 yılı toplam işlem hacmimiz ise 21,5 trilyon lira oldu ve bir önceki yıla göre yüzde 33 artış gösterdi.

Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasamızda 2020 yılında işlem hacmimiz 2,9 trilyon TL oldu. Bir önceki yıla göre yüzde 98 oranında artış gösterdi. Bu piyasamızda akşam seansına başladık. Vadeli işlemler piyasasındaki gelişimden oldukça memnunuz.

Özellikle altın işlemlerinin ağırlıkta olduğu Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasamızda da işlem hacmi 303,3 milyar TL ile bir önceki yıla göre yüzde 308 oranında artış kaydetti.

İşlem hacimlerinde bahsettiğim artışlar yaşanırken pandemi dönemine ve çalışanlarımızın büyük kısmı evden görev yapmasına rağmen piyasa sistemlerimizde sıfır kesintiyle yatırımcılarımıza hizmet verdik. İş sürekliliği anlamında bu noktayı önemli buluyorum.

Borsa İstanbul artan hacimlere paralel yatırımcı menfaatlerinin korunmasını sağlayan ek tedbirleri de uygulamaya aldı. Bu tedbirler arasında devre kesici uygulamaları ön plana çıkararak aşırı fiyat dalgalanmalarının önlenmesi amaçlandı. Özellikle pay bazında devre kesici tetikleme oranları düşürüldü ve endeks bazlı devre oranları kesici sistemi kurgulandı.

Geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiğimiz sistemi faaliyetler arasında piyasalarımızda iyileştirmeler ve piyasa ihtiyaçlarına yönelik ürünler geliştirilmesi de bulunuyor. Bildiğiniz gibi pay endekslerinden iki sıfır atarak endeksleri sadeleştirdik.

Piyasanın derinliğini artırmak ve yatırımcıyı korumak için pazar yapılanmasında, pazarlardaki işlem görme esaslarında ve kota alma şartlarında gerekli değişiklikleri ve sadeleştirmeleri yaptık.

Gelişen İşletmeler Pazarı ve Alt Pazar’ın birleştirilmesiyle, gelişme ve büyüme potansiyeli taşıyan şirketlerin, (işlem esasları yatırımcılar için daha cazip olan) Alt Pazar’a başvurması ve kaynak sağlaması mümkün hale geldi.

Yurt dışı piyasalarla olan zaman uyumunun artırılması hedefiyle türev piyasalarda akşam seansı uygulamasını devreye aldık ve endeks vadeli işlem sözleşmeleri akşam seansında işlem görmeye başladı. Şirketlerin ve yatırımcıların kur riskini yönetmeleri amacıyla Esnek Vadeli İşlem ve Opsiyon Sözleşmelerini işleme açtık.

Altın karşılığı TL, USD ve EUR’da işlem yapılmasını sağlayacak Kıymetli Madenler Swap Piyasasını devreye alarak başarıyla yürüttüğümüz swap işlemlerinin kapsamını genişlettik.

İki bacağı da Türk Lirası olan (TL OIS) faiz swaplarının altyapısının oluşturulmasına katkı sağladık.

Bu saydıklarımın yanında birçok geliştirme ve iyileştirmeyi de piyasa ihtiyaçları doğrultusunda hayata geçirdik ve yine birçok proje üzerinde çalışmaya da devam ediyoruz.

2020 yılı Borsa İstanbul’da halka arzlar açısından nasıl geçti? Bu konuda yaptığınız çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz?

'Aracı kurumlarımızla birlikte halka arz süreçlerinin iyileştirilmesi amacıyla önümüzdeki günlerde de çalışmaya devam edeceğiz.'

Geçen yıl halka arz sayısında 2019’a kıyasla daha verimli bir dönem oldu. Toplam sekiz halka arzda 1,12 milyar TL finansman sağlandı. Bizim için daha da önemli olan husus, bu halka arzlarda yerli bireysel yatırımcıların çok büyük ilgisiyle karşılaştık. Bu yıl da Ocak ayında gerçekleşen halka arza bireysel yatırımcı ilgisi yüksek oldu. 400 binden fazla yatırımcı şirketin ortağı haline geldi ki bu bizim uzun yıllardır sermaye piyasamızda görmediğimiz kadar yüksek bir sayıydı.

Bu sene tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de, işlem gören şirketlerin piyasa değerlerinde dolayısıyla çarpanlarda bir yükseliş ve ayrıca bireysel yatırımcıların ilgisinde nadir görülen bir artış oldu. Talepteki ve değerlemelerdeki bu artış, arz tarafını da harekete geçirdi ve birçok şirket halka arz için hazırlığa başladı. Dolayısıyla yılın tamamında halka arzlarda bir yoğunluk bekliyoruz.

Bu yoğunluğa karşılık biz de Borsa İstanbul olarak hazırlıklarımızı tamamladık. Başvuruların İzahname Tebliği’ndeki halka arz takviminin son günlerine yığılmadan mümkün olduğunca erken bir şekilde yapılarak, Tebliğdeki takvime yayılmasının sağlanmasını beklediğimizi aracı kurumlara ilettik. Ayrıca pandemi ve yoğun başvuru beklentisi nedeniyle, halka arz takviminin sıkıştırılmaması, aracı kurumların şirketleri daha iyi inceleyebilmeleri, izahnamelerin yatırımcılar tarafından inceleme sürelerinin uzatılması ve halka arz sürecinin daha sağlıklı yürütülebilmesi amacıyla, 2021’in ilk yarısında gerçekleştirilecek halka arzlar için SPK tarafından İzahname Tebliğinde yer alan halka arz takvimine 30 günlük bir süre eklendi.

TSPB ile birlikte bir “Halka Arz İlkeleri Çalışma Grubu” oluşturduk ve bu yoğunluk başlamadan önce hızlı bir şekilde seriler halinde aracı kurumların katılımı ile toplantılar yaptık. Bu toplantılarda halka arzların daha sağlıklı gerçekleşmesi ve süreçlerin iyileştirilmesi için yapılması gerekenleri değerlendirerek ve Borsamızın da önerilerini ekleyerek “Halka Arz İlkeleri” oluşturduk ve bu ilkeler tüm aracı kurumlara iletildi.

Aracı kurumlarımızla birlikte halka arz süreçlerinin iyileştirilmesi amacıyla önümüzdeki günlerde de çalışmaya devam edeceğiz. Benzer şekilde bağımsız denetçilerle, hukukçularla ve şirketlerle de görüşeceğiz.

Ayrıca halka arz başvurularında istenen bilgi ve belgeleri azaltarak ve kısaltarak güncelledik, güncel halini internet sitemizde yayımladık. Pandemi nedeniyle, aracı kurum ve şirket çalışanlarının uzaktan çalıştığını dikkate alarak bilgi ve belgelerin maille gönderilmesine imkân tanıyoruz. Bu şekilde halka arz süreçlerini iyileştirmeye çalışarak daha sağlıklı yürümesine katkı sağlamış olacağız.

2021 yılında daha fazla sayıda şirketin halka açılması için neler yapıyorsunuz?

Öncelikle şirketlerimizle iletişim sağlayarak Borsada işlem görmenin faydalarını ve halka arzı anlatıyoruz. Diğer taraftan mevzuat değişiklikleri ile de halka arzı teşvik edici adımlar atıyoruz.

2015 yılında yapılan düzenleme ile, sermaye şirketlerinin nakit sermaye artırımı yapmaları durumunda, sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden TCMB tarafından en son açıklanan “Bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı” dikkate alınarak hesaplanan tutarın yüzde 50’si kurumlar vergisi matrahından indirilebilmekte olup, halka açıklık oranı yüzde 50 ve altında olan şirketler için yüzde 75 olarak, halka açıklık oranı yüzde 50’nin üzerinde olan şirketler için yüzde 100 olarak uygulanıyor.

2017 yılında yapılan düzenleme ile, tahsisat oranları düşürülerek, özellikle büyük şirketlerin halka arzı için önemli bir adım atıldı. Yüzde 30 olan yurt içi tahsisat oranı yüzde 20’ye indirilerek yüzde 70 olan yurt dışı tahsisat oranı yüzde 80’e çıkarıldı. Ayrıca SPK yurt içi tahsisat oranını sıfıra kadar indirebiliyor. Halka arz fiyatının, talep toplama süresi içinde, izahname değişikliği veya SPK onayı gerektirmeksizin bir özel durum açıklamasıyla aşağı yönlü revize edilebilmesi sağlandı.

2020 yılında ise bu alandaki çalışmalar devam etti ve ilk olarak, payları Borsada ilk defa işlem görmek üzere en az yüzde 20 oranında halka arz edilen şirketlerin elde edecekleri kazançlara 5 hesap dönemi boyunca kurumlar vergisi oranının 2 puan indirimli olarak uygulanması hususu getirildi.

Bunun yanı sıra EPDK kararı ile, elektrik dağıtım ve görevli tedarik şirketlerinin halka arzı durumunda uygulanacak genel kalite indikatöründe yani tarifelerin belirlenmesinde dikkate alınan gelir tavanının hesaplamasında kullanılan performans teşvikine esas değişkende iyileştirme yapıldı.

Başka bir düzenleme ile, hamiline yazılı pay senetlerinin MKK’ya bildirilmesi şartı getirildi. MKK’da kaydileştirilecek bu payların sahipleri ileride halka arzı da düşüneceklerdir. Ayrıca Borsada yapılan halka arzlarda talep toplama aşamasında iletilen emirlerde MKK sicil numarası zorunluluğu da getirildi. Bu sayede çok sayıda farklı hesaplar üzerinden talep iletilmesinin önüne geçildi.

Borsa olarak da büyük ölçekli şirketlerin halka arzına yönelik esneklikler getirdik. Kotasyon koşulları arasında yer alan kâr etme şartını ve sermaye kaybı olmaması şartını sağlayamayan büyük ölçekli bir şirket, Şirket bünyesine girecek olan halka arz geliri ile şirketi zarardan kâra çevirebileceğini ve şirketin özsermayesini karşılayabilecek hale getirebileceğini proforma finansal tabloları ile gösterebiliyorsa, kotasyon koşulları arasında yer alan kâr şartı ve özsermaye şartı için esneklik sağlayıp sağlamayacağımızı değerlendirebiliriz. Burada şirketlerin finansal durumlarına, faaliyetlerine, halka arz gelirinin kullanım yerine ve gelecek beklentilerine bakıyoruz.

WhatsApp ve Telegram gibi gruplar üzerinden yatırımcı olmaya çalışanlara uyarınız var mı? Türkiye’de manipülasyonla etkin mücadele edildiğine inanıyor musunuz?

Piyasa gözetim faaliyeti çerçevesinde yürüttüğümüz çalışmalar kapsamında özellikle yeni yatırımcılar olmak üzere bazı yatırımcıların yatırım kararlarını verirken profesyonel kurum ve kuruluşlardan ziyade sosyal medyada yapılan paylaşımlara öncelik verdiklerini görmekteyiz. Teknolojik iletişim kanallarında izlenen gelişmelerden istifade etmek elbette makul bir yaklaşımdır, yalnız bu imkanları manipülasyonda kullanmak farklı bir durum. Bu noktada yeni yatırımcılarımıza tavsiyem, sosyal medyada bir şahsın tavsiyelerini okurken, bu kişinin ya da birlikte hareket ettiği kişilerin aslında kendi pay satışlarına veya alışlarına talep/arz oluşturma çabasında olabileceği akıldan çıkarılmamalıdır. Hiç kimsenin karşılık beklemeden yönlendirme yapmadığını bilmeleri lazım. Sosyal medya paylaşımlarında paylaşım yapanın kim olduğu da araştırılmalı, gerçek kimliğini gizleyen ve/veya sahte isimlerle paylaşım yapan hesaplar konusunda özellikle dikkatli olunmalıdır. Yapılan paylaşımlarda “tüyo” diye tabir edilen doğruluğu teyit edilemeyecek bilgilerle yapılan yönlendirmelere itibar edilmemelidir. Bunun dışında, sosyal medyadan yatırım tavsiyesinde bulunan kişilerin sosyal medya ve kitle iletişim araçları üzerinden yaptıkları yorum ve yatırım tavsiyesinin piyasa dolandırıcılığı ve/veya piyasa bozucu eylem kapsamında değerlendirilebileceğini belirtmek isterim. Sosyal medya ve diğer kitle iletişim araçları üzerinden oluşturulan gruplara dâhil olan yatırımcıların, bu grupları yönlendiren kişiler tarafından işlenen suçlara iştirak kapsamında hukuki ve cezai sorumluluklarının doğabileceğini de hatırlatmak isterim.

Maalesef yaptığımız incelemelerde hisse tavsiye eden bu tarz hesapların alış önerileri sonrası satış yaparak kârlarını realize etme eğilimleri olduğunu da görüyoruz. Borsa olarak gerekli önlem ve cezaları uygulamakta çekincemiz yok fakat bu tarz kişilerin motivasyonlarının küçük yatırımcılar tarafından bilinmesini ve farkındalığın artmasını arzu ediyoruz.

Borsa İstanbul’un halka arzının son durumu hakkında bilgi verir misiniz?

Borsa’nın halka arzı, ilk kez 2012 yıl sonunda yayımlanan Sermaye Piyasası Kanunu’nda kendine yer bulmuş ve Borsa İstanbul’un bir anonim şirket olarak kurulmasından bu yana gündemde olan bir husus. Bu konudaki çalışmalar zaman zaman kamuoyuna da yansımıştı.

Biz Borsa İstanbul olarak halka arz için belirli bir olgunluk seviyesine ulaşmış durumdayız. Bu konunun hayata geçmesi elbette ki ana ortağımız Türkiye Varlık Fonu’nun alacağı karara bağlı. Halka arz için yaptığımız hazırlıklar ve bu konudaki önceki çalışmalarımızla birlikte, Türkiye Varlık Fonu tarafından karar verildiği takdirde, uzun olmayan bir sürede halka arzı tamamlayabileceğimizi öngörüyorum. Borsa İstanbul’un yatırımcıların ilgi odağında olacağına inancım tamdır. Borsa İstanbul’a hem yerli hem yabancı yatırımcı talebinin yüksek olmasını bekliyorum. Şirketin son dönem performansına baktığımda iyi bir fiyatlamayı da hak ettiğini söylemek adil olur.

Borsa İstanbul’un Finans merkezine taşınması ile ilgili çalışmalarınız ne durumda?

İstanbul Finans Merkezi projesi kapsamındaki çalışmalar T.C. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi, Türkiye Varlık Fonu ve Hazine ve Maliye Bakanlığı koordinasyonunda yürütülüyor.

Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisinin hedefi doğrultusunda İFM’deki inşaat çalışmalarının 2022 yılı içinde tamamlanması öngörülüyor. Borsa İstanbul Grubu olarak bu hedeflenen tarihle uyumlu şekilde ilgili kurumlarla taşınma işlemlerimizi gerçekleştirmeyi planlıyoruz.

2021 yılına ilişkin hedeflerinizi paylaşır mısınız?

2020 yılında elde ettiğimiz başarıyı ve zor koşullarda sergilediğimiz dayanıklılığımızı, gelecek yolculuğumuzda önemli bir kilometre taşı olarak görüyoruz. 2021 yılına da güzel gelişmelerle başladık. Ocak ayında pay piyasasında bakiyeli yatırımcı sayımız bir önceki ay sonuna göre 179 bin kişi artarak bugüne kadarki en yüksek aylık artışı kaydetti. Bu artış bir halka arz sonucu oluşmuş olsa da gösterdiği potansiyel olarak anlamlı görüyorum. Yatırımcı sayısındaki, işlem hacmindeki rekorların yanı sıra, 2021 yılını halka arzlarda da rekorların kırılacağı bir yıl olarak görüyoruz. Böylece, Borsa İstanbul’un Türk şirketleri için alternatif finansman kanalı ve yatırımcılar için tasarruflarını değerlendirebilecekleri likit ve güvenilir piyasa olma konumunu sağlamlaştırmaya devam etmesini bekliyoruz. Bakiyeli yatırımcı sayısının pay piyasasında 3 milyona ulaşmasını ve artmaya devam etmesini bekliyorum.

Borsa İstanbul Türkiye’nin ekonomik kalkınmasına ilişkin kararlı adımlar atmaya devam edecektir ve pandeminin yarattığı risklerin de azalmasıyla birlikte bu yönde çalışma sonuçlarının daha görünür hale geleceğine inanıyorum.

Yakın zamanda katılım endeksini oluşturarak tanıtmayı ve bu alanda yatırımcılara yeni olanaklar sunmayı hedefliyoruz.

Piyasaların sağlıklı gelişmesi için zaman zaman düzeltme hareketleri ve kar realizasyonları olması doğaldır. Boğa piyasasına alışkın olan yeni yatırımcıların ayı piyasası koşulları altında yatırımlarına devam edebilmesi için portföy çeşitlendirmesi ve risk azaltıcı enstrümanları kullanma konusunda uzmanlardan destek almasını önemsiyorum. İnsan tabiatı gereği riskleri göz ardı etme eğilimindedir fakat yatırımcıların uzun soluklu bakış açısı ile sürdürülebilir gelir hedefi ile hareket etmesi sektörün geleceği açısından da kritik öneme sahiptir. Umarım yatırımcılar kazanımlarını koruma konusunda uzman desteği almayı tercih ederler. Bir dönem değil uzun dönem kazançlar değerlidir.