Kutsal jeneratörler

FURKAN ÇALIŞKAN
Abone Ol

Kutsal jeneratörler çalışmaya başlıyor. Sarı şeritler çekiliyor panter ve kurban arasına Ellerim terliyor, eğilip yerden. Dur. Bastığın yere dikkat et. Kanla lekelenmiş bir avuç kum Maddenin beyhude biçimleri olarak İnancın mutlak ifadesidir. Öyleyse şimdi bağırabilirsin: Tentürdiyot sen bizim her şeyimizsin.

Tentürdiyot.

Varlığın evi. Sekizlik çivi ayak tabanından içeri doğru

Arap Denizi'nde yüzen bir İngiliz gambotu gibi girdiğinde

Saç diplerinde yerel halkın binlerce meşalesi ile tutuşan bir acı

Evet, tentürdiyot varlığın evidir. Buna şüphe yok. Böyle durumlarda bekçi çağırılır önce.

Karısı kaçınca çağrılmayan bekçi böyle durumlarda

Varlığın evini korumak için. Tentürdiyot aşkına.

Eğilip yerden bir avuç kum alıyorum.

Kutsallığı yitirmeden önce böyle yapılıyordu. Girerken.

Yeni bir dünyadan içeri, voltajda ani bir yükselme

Bazı aydınlanmaları böyle açıklamak yani voltajla

Kontrol kalemlerindeki renkleri ya da gebelik testlerini

Böyle açıklamak yani ani bir yükselme, sonra titrek bir durgunluk

Yeni bir dünyaya girmeden önce eğilip yerden bir avuç kum

Üstüne saçarak aklımın ve tıslayarak şehir yıkan şiirleri

-Türkçe'nin on sekiz bin alemi içinde benim yerim Aslanlar ve nakkaşların aynı bina içinde yaşamasıdır-

Kutsal jeneratörler çalışmaya başlıyor.

Sarı şeritler çekiliyor panter ve kurban arasına

Ellerim terliyor, eğilip yerden. Dur. Bastığın yere dikkat et.

Kanla lekelenmiş bir avuç kum

Maddenin beyhude biçimleri olarak

İnancın mutlak ifadesidir.

Öyleyse şimdi bağırabilirsin: Tentürdiyot sen bizim her şeyimizsin.

Kamusal alanda plaj yıkıntıları, siyasi şezlonglar

Bir ölü doğrulup sizden buz isteyebilir.

Sonra voltajda yeniden bir Yükselme. Anlamak için. Çok ani.

Başa çıkabilmenin baştan çıkabilmek olduğunu

Ya da Ferhat'ı bin yıl bir mağarada bekleyen Sokrates'i

Durdurmayı kanatmak istiyorum. Beklemekten ölmek.

Beş bin parça. Ortaya nefis bir göl manzarası çıkacak

Herat'ta bir halı tüccarı ya da. Kırmızı pazarlığa tabi.

Her seferinde üç kere durduruyoruz. Kanatarak. Kahire'nin Mor Gülü.

Eksiklerimizin bolluğuna aşk diyor Assisili

Şimdi ben bunları Yahya Efendi'de denize bakıp söylemek yerine

Fotokopi makinesinin başında mırıldanıyorsam. Tıslıyorsam.

-Önlü arkalı Hüseyin Baykara. Medeni durumu yok.-

Fotokopi makinesinin başında aşkı ve toneri aynı anda bitirip

Saçlarımdaki kumlar halıflekse dökülüyorsa

Desensizlik hırlıyorsa geometriye

-Halıfleks, kozmozu ilgilendiren bir problem-

Ölümden dönenlerin nereye döndüklerini merak ettiğim içindir.

Yaşıyoruz. Gaz bezinin üzerinde bir leke yayılıyor.

Yaklaşan ve uzaklaşan ayak sesleri. Yeni bir şarkı için

Pürüzsüz bir yüzeye saçılmış kum taneleri Ey

Dengesizlik! Sen kimsesizsin.