Selamlık: Mahmud Erol Kılıç

Söküğünüzü kendiniz mi dikersiniz?

Terzilik sanatı gelenekli bir sanattır. Piri İdris Nebi’dir. Fakat modern zamanlara gelindiğinde konfeksiyon sanayisi artık bu sanatı öldürmüştür. Bu açıdan elbisemizi ne kendimiz ve ne de bir terzi dikiyor artık. Sadece söküğümüzü terziye götürüyoruz. Tamirci oldu terziler. Eski terziler kumaşı keserken de iğneyi kumaşa saplarken de besmele ile yaparlardı. Düğümü de öyle atarlardı. Modernler buna “Ne alakası var şimdi!” diyeceklerdir. Bunun manevi sebepleri var ki Gelenek’ten kopanlar anlamazlar. Tavafta dikişsiz elbise giyilmesi bu sırrı bir nebze açıklar. Her neyse, söküğümü kendim dikemiyorum. Bir sebebi de sağ olsun eşim iyi terzidir, pek çoğunu o hallediyor…

Babanızdan öğrendiğiniz ev işi var mı? Yemek pişirmek, ortalık toplamak, misafir ağırlamak...

Rahmetli babam, ev işlerinde anneme çok yardımcı olan birisi idi. Yemek yapamazdı belki ama diğer ev işlerinde hep yardımcı olmuştu. Sofrayı o kurar kaldırırdı mesela. Elinden iş gelirdi.

Ben de elinden iş gelen erkek sınıfına giriyorum. El becerim vardır. Tornavida tutamayan erkeklerden değilim. Astrolojik yapım da bunu teyit ediyor. Evin basit (hatta orta) işlerini kendim hallederim. Eğer akademisyen olmasaydım inşaat işleri yapabilirdim sanırım. Bir evi baştan sona yapabilirim mesela. Veyahut iç mimar olabilirdi. Severim...

Tamir ederken bozanlardan mısınız, tamirci çağıranlardan mı? Bırak bozuk kalsın, diyen bir umursamaz bahsini, isteğe bağlı olarak açabilirsiniz...

Hayır bozanlardan değilim. Veyahut öyle zannediyorum. Bozuk bir şeyi tamir edebiliyorsam ederim. Beni aşan bir durum varsa tamirci çağırırım.

Bozuk bir şeyin öyle kalmasında hoşlanmam. Muhakkak işlevini yapar hâle gelmesini isterim. Üstelik bırak öyle kalsın, diyen beceriksiz tembelleri de hiç sevmem. Maalesef yeni nesillerde beceriksizlik çoğaldı ki bunun sebepleri üzerinde kafa yormak lazım.

Uzlete çekilseydiniz yapmakta en çok zorlanacağınız husus ne olurdu?

Bunun sayısı fazla değil. Belki bir adet diyebilirim. O da bende kalsın…

Modern zamanların en güzel, en hoş tarafı nedir?

Valla çok fazla olduğunu söyleyemem. Bilakis güzel ve hoş olanlar eskide kaldı... İlerlemeci hurafelere inanmam. Hadi biraz insaflı olayım, tıp teknolojisindeki ilerlemeleri olumlu buluyorum, diyebilirim.

Kurbanınızı kendiniz mi kesersiniz?

Eğer mümkünse herkesin kurbanını kendisinin tığlamasının, kesmesinin faydalarına inanıyorum. Bazı havas faydaları vardır. Hata tedavi edici özelliği olduğundan bazı dostlarıma da tavsiye etmiştim. Birkaç kere de kendi kesmişliğim var. Fakat büyük şehirlerde artık bu mümkün değil...

Oğluma illa da öğretmem gereken şudur bahsini nasıl detaylandırırsınız?

Eğer olsaydı bir alperen, bir şövalye kültürü ile yetiştirmek isterdim.

Kızımın bu hayatta ille de bilmesi gereken üç şey, dediğinizde aklınıza neler geliyor?

Modern kızlar ev işlerinden anlamaz yetişiyorlar. Ben “geleneksel dişilik” rolünün önemine inanıyorum. Bu açıdan yemek yapmak, dikiş dikmek vb. gibi el becerileri isteyen sanatlara da sahip olmalarını isterim.

Ev işinde erkeklere en çok yakıştırdığınız işler nelerdir?

• Tamirat işleri daha uygun… Bir istisna: Eğer kadın yemek yapmakta maharetli değilse, eli tuzlu değilse ve erkeğin bu konuda mahareti varsa erkek yemek de yapabilir. Ama kadın bu konuda maharetli ise erkek geri çekilmeli. Mutfağa fazla girip kadını bunaltmamalı.

Hayat müşterek olduğuna göre sizin payınıza düşenden memnun olduğunuz/asla memnun olmadığınız hususlar nelerdir?

Ben memnunum. Rabbime şükrediyorum. Daha ne denir ki... İnşallah onlar da benden memnundurlar.