Bir kova su çabasıyla: World Central Kitchen

2023’ün Ekim ayından bu yana Gazze’yle dağlanıyor yüreklerimiz, acının kalplerimizi yakması ve beraberinde gelen çaresizlik hissi gerçekten yorucu olabiliyor. Bu güzel coğrafyada yaşanılanlardan dolayı insan kişisel hayatındaki imtihanları mevzu bahis etmeye haya ediyor. Ancak bu durum, sirayet ettiği insanlarda gözle görülebilir etkiler sunmaya devam ediyor. Bu etkilerin yansımalarını aylardır görüyoruz.

Bu yazı kaleme alınırken devam eden İsrail saldırılarında sayısı 40 bine ulaşan insan şehit oldu. 5 Temmuz 2024’te The Lancet dergisinde yayınlanan makalede (Khatib ve ark., 2024)1, raporlanmayan ölümlerin 186 bin olduğu tahmin edildiği yazıyor. Hayatını kaybedenlerden kimliği tespit edilebilen kişilerin isimleri Gazze Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanıyor, fakat liste uzamaya devam ediyor.
Yaşananların ortaya çıkardığı etkinin tüm dünyada karşılık buldu. Çünkü acımasızlığın boyutları vicdanı olan herkesi harekete geçmeye zorluyor. Susmak, ortada bir şey yok gibi davranmak kesinlikle mümkün değil. Dünyanın her tarafında insanlar maddi yardımlarda bulunuyor, bulundukları şehirlerin meydanlarında yürüyüşler düzenliyor, üniversitelerde büyük tepki gösterileriyle Filistinlilere onların yanında olduklarını gösteriyor, toplu bir şekilde dua ediyorlar. ABD’de bulunan Columbia Üniversitesinde öğrenciler günlerce büyük gösterilerini düzenliyorlar.2 Yemen’in başkenti Sana’nın Sebin Meydanı’nda insanlar Gazze’ye seslenerek yürüyüş yapıyorlar.3 Londra’da üç yüz binden fazla insan toplanarak destek mitingi düzenliyor. 4 Yine Türkiye’nin birçok şehrinde insanlar hep birlikte Filistin’e destek mesajlarını gönderiyorlar. Halklar nezdindeki bu yürüyüşlerde insanlar, devletlerinin İsrail’le ilişkilerini gözden geçirmesi adına çağrıda bulunuyorlar. On binlerce kilometre ötede, Japonya Hokkido’da insanlar İngilizce ve Japonca sesleniyorlar: “Çocukları öldürmeyi durdurun!”, “Özgür Filistin!”5
Toplu gösterilerin yanında, “Gazze’de hayatını kaybeden, canı yanan, yaralanan, ruhsal sağlığı zarar gören, bundan sonra hayatına devam etmek isteyen insanlar için ne yapabilirim?” sorusuna cevap aramaya çalışan insanların bir araya gelip ortaya çıkardığı hareketlerin yanında bireysel tepkiler de mevcut. Avrupalı Filistinli Hekimler Derneğizyle Gazze’ye giden Çocuk Cerrahı Tamer Kamacı, bu örneklerden bir tanesi. Çatışmalar devam ederken Gazze’de bulunan Gazze Avrupa Hastanesinde ihtiyacı olan Gazzelilerin ameliyatlarını yapan Kamacı, inançlı ve vicdanlı bir insan olduğunu söyleyerek ekliyor: “Kişisel olarak herkesin imtihanı kendine, ben de kendi imtihanımı vermek için buradayım.”
Sahne adı Macklemore olan ABD’li sanatçı Ben Haggerty aylardır konserlerinde Gazze’yi hatırlatıyor. Muhtelif yerlerdeki konserlerinde dinleyenlerine ve tüm dünyaya, çok temel bir yaklaşım sunarak şunları söylüyor: “Herkesin uyanıp güne başlayabileceğini, nefes alabileceğini ve korkmayacağını hissetmesini istiyorum.” 6 Mayıs 2024’te, Gazze’de yardım beklerken, arabada mahsur kaldıktan sonra İsrail askerlerinin kurşunlarıyla hayata gözlerini yuman 6 yaşındaki Hind Rajan’a adadığı şarkıyı, “Hind’s Hall”ı dünyayla paylaştı. Bu yaptıkları, vicdanın aslında serbest bırakıldığında, belli hesaplarla sıkıştırılmadığında zulme nasıl da ses çıkarabileceğini bir kez daha gösteriyor. Çünkü rahatsızlık çok temel: İnsanlar akıl almaz bir planla öldürülüyor. Bu noktada aklımıza daha önce “Söyle bana, sebze pazarını neden vuruyorlar?” (Eseoğlu E., 2020)6 yazımızda kendisinden bahsettiğimiz Dr. Mads Gilbert geliyor. Kendisi bu süreçte de tüm tepkisini elinden geldiğince göstererek olayları bilinir kılmaya çalışıyor. Koşulsuz şartsız yaptığı bu çalışmalarla elinden geleni yapan Gilbert, birçok insana örnek olmaya, en azından vicdanları harekete geçirmeye devam ediyor.
Yukarıda sıra gelen somut örneklerden bir diğeri de World Central Kitchen (WCK) kuruluşunun Gazze’de yaşadıkları. 2010 yılında Haiti’deki deprem sonrasında İspanyol şef Jose Andres ve eşi Patricia tarafından kurulan WCK’nın temel amacı acil gıda yardımında bulunmak. Kuruluşundan itibaren dünyada savaştan ya da çeşitli felaketlerden muzdarip olan farklı coğrafyalara giderek gıda yardımında bulunan kuruluşu, 2023’te meydana gelen Maraş Depremlerinde de görüyoruz. Hatay’da hızlı bir şekilde harekete geçerek depremden bir gün sonra yerel firmalarla anlaşıyorlar ve afetzedelere yemek dağıtımında bulunuyorlar. WCK Hatay bölge lideri Maxwell Eaton, dünyada meydana gelen afetlere ve savaşlara acil gıda yardımı sağlamak için gittiklerini belirtiyor.
Gazze’de İsrail saldırıları başladıktan sonra ne yazık ki uzun bir süre bölgeye giriş yapılamıyor, WCK da giremeyen kuruluşlardan. Bekleme süreci sonunda bölgeye Mart 2024’ün 2. haftasında ilk yardım filosu gidiyor ve içerisinde WCK da mevcut. Bundan sonra giden filolarda yer almaya başlayan kuruluş kendi çalışanlarıyla Gazze’de savaş sırasında acil gıda yardımına başlıyor ve bunun sürekliliğini sağlamak için elinden geleni yapıyor. Vicdanın ve merhametin yönlendirdiği bir zihin, savaşta sivillerin hedef alınmayacağını söyler. Ama ne yazık ki bu ne Gazze halkı için öyle oluyor ne de WCK çalışanları için…
Nisan ayının ilk günü, İsrail tarafından her gün düzenlenen hava saldırılarından bir tanesi daha gerçekleşiyor ve bölgedeki Gazzelilerle beraber bu sefer hedefte WCK aracı var. Aracın içerisinde Filistin’den Kanada’ya farklı milletlerden 7 kişi bulunuyor ve hepsi de bu saldırı sonucunda hayatlarını kaybediyorlar. Bir yardım kuruluşunun hedef alınması dolayısıyla bu yaşananlar uluslararası basında son dakika olarak yer alıyor. Gazzeliler hayatını kaybedenlerin kana bulanmış pasaportlarını gösteriyor fotoğraf makinelerine. Haberlere şahit olan bizler olanlara anlam vermeye çalışıyoruz; ama başaramıyoruz. Bu sırada İsrail Savunma Bakanlığı insani yardımları önemsediklerini söyleyen bir açıklama yayınlayarak yaşananların inceleneceğini belirtiyor. Bu saldırı, Gazze’de meydana gelen ilk saldırı da değil, sonuncusu da…
WCK aracının bombalanması beni geçmiş döneme yönelik basit bir tarama yapmaya itti ve tarama sonucunda İsrail’in 2001 yılında da bir ambulansı hedef aldığını, basının da bu konu karşısında şok içinde olduğunu gözlemledim. Bu haberlerin o dönem insanları şaşırtma sebebi, bir ambulansın vurulmuş olması. O dönemle bugünleri kıyasladığımızda maalesef daha fazlasının yaşandığını görüyoruz. Sadece ambulans değil; ambulans konvoyları, hastaneler, insani yardım kuruluşları İsrail’in hedefi hâline gelmiş durumda. Savaşın kuralından bahsetmek yersiz, ama bu yaşananları soykırımın açık delili olarak değerlendirebiliriz.
Kemal Sayar Merhamet Devrimi kitabında bazen bir cehennemde yaşadığımız düşünüp bununla ilgili yoğun öfke nöbetlerine kapılabileceğimizi söylüyor ve bu nöbetlerin yalnızca cehennemin alevlerini artırma konusunda işe yarayacağını belirtiyor. Bu noktada yapılması gerekene dair şu tavsiyeleri veriyor: “Yapmamız gereken bir kova su arayıp ateşin söndürebileceğimiz kadarını söndürmektir. Merhametsiz bir dünyada, işte o bir kova su, merhamet eyleminin ta kendisidir.”7 Yapılabileceklerin daha çok olmasını arzulayan vicdanlar, ne yazık ki bu bir kova su ile yetinmek istemiyor, fakat bu bir kova suyun, milyonlarca olduğunu düşündüğümüzde ne anlama geldiğini anlamamız zor olmayacaktır.
Dünyanın dört bir yanından insan, acılara karşı vicdanlarında oluşan dayanılmaz ağırlığı bir şekilde ifade ediyor. Kimisi bizzat savaşın ya da afetin yaşandığı bölgeye giderek, kimisi namaz ve dualarıyla, kimisi de müziğiyle… Şu bir gerçek ki, hikâyelerinin birçoğuna sonradan erişeceğimiz on binlerce acı yaşanıyor şu an Gazze’de. Hayatını kaybedenlerin arkasından yalnızca üzülmek değil; şehadetlerini dualarla anmak, geride kalanlarına destek olmak en büyük yapabileceklerimizden gibi görünüyor.
Sözün sonunda Gazzelilerin ne hissettiklerini hatırlamak iyi gelecektir. Bunu, son süreçte 4 ay İsrail hapishanelerinde tutulduktan sonra işkence sebebiyle aramızdan ayrılan doktor Adnan Bursh’un, şehit olmadan önce, 21 Kasım 2023’te attığı son tweeti anlatıyor: “Ayakta öleceğiz, diz çökmeyeceğiz…”
1. Khatib R., McKee M., Yusuf S. (2024). Counting the dead in Gaza: difficult but essential. The Lancet, 40: 237- 238
2. Al Jazeera News, “University Gaza protests rage on with Columbia arrests and violence at UCLA”, erişim: 7 Ağustos 2023, www.aljazeera.com/ news/2024/5/1/new-york-arrests- violent-attack-in-california- as-gaza-campus-protests- rage
3. Anadolu Ajansı, “Yemen’de on binlerce kişi Gazze’ye destek gösterisi düzenledi”, erişim: 10 Haziran 2023, https://www.aa.com.tr/tr/pg/ foto-galeri/20246720614_yemen- de-on-binlerce-kisi-gazze- ye-destek-gosterisi-duzenledi/ 0
4. BBC News Türkçe, “Londra’da 300 bin kişi Filistinle dayanışma yürüyüşüne katıldı: Polis şiddet olaylarını kınadı”,