Medeniyetin beşiğinden yıkıma: Humus

HABER MASASI
Abone Ol

Suriye'nin en geniş topraklarına ve 3. büyük nüfusuna sahip Humus ili, Lübnan ve Irak'a sınır olmanın yanında başkentin ülkenin kalan kesimleriyle bağlantısını sağlıyor. Aynı zamanda başkent Şam'a komşu olan Humus, ticaret ve enerji nakil hatlarına hâkim bir konumda.

Başkent Şam'a açılan stratejik önemdeki Humus ili, coğrafî konumu, enerji kaynaklarına yakınlığı ve lojistik avantajları nedeniyle Suriye'nin canevi olarak öne çıkıyor.

Henry Warren'ın 1851'deki Osmanlı hâkimiyeti altındaki Suriye haritası.

  • Ülkede Halep ve Şam'dan sonraki en önemli şehirlerinden biri olan ve "kültür başkenti" olarak bilinen Humus; Roma, Bizans, Emevîler, Abbâsîler ve Osmanlılar gibi pek çok uygarlığın izlerini taşıyor.

Louis François Casas'a ait 18. Humus çizimi. Arka planda Humus Kalesi tasvir edilmiş.

Humus, coğrafî konumu, enerji kaynaklarına yakınlığı ve lojistik avantajları dolayısıyla Suriye'de hem iç siyasette hem de uluslararası denge açısından kritik bir yere sahip.

Suriye'nin orta kesiminde yer alan Humus, Şam, Halep, Lazkiye gibi ülkenin büyük şehirlerine bağlanan kesişim noktalarıyla ulaşım ve lojistik anlamında merkezî bir konumda.

Humus'taki Osmanlı mimarisinin bir örneği olan Halid bin Velid Camii ve Humus şehri.

Stratejik konumu

M5 kara yolu üzerindeki Humus, Akdeniz'e açılan Lazkiye Limanı'na yakınlığıyla, ticaret ve askerî hareketlilik açısından stratejik bir avantaja sahip.

Humus'un yaklaşık 40 km batısında bulunan ve UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Şövalyeler Kalesi (Kal'atü'l-Hısn), günümüze kadar korunmuş en önemli Orta Çağ kalelerinden birisidir.

  • Suriye'nin kuzey-güney ve doğu-batı eksenindeki önemli ticaret ve askerî yolların üzerinde bulunan Humus'un çevresinden doğalgaz ve petrol boru hatları geçiyor, dolayısıyla enerji kaynakları açısından da stratejik konumda.

Humus, verimli tarım arazileri, sanayi tesisleriyle ekonomik açıdan hem yerel hem de ulusal ekonomi için kritik bir rol oynuyor.

Şehrin Souk el-Naoura semtinin adını aldığı Naoura'nın (su çarkı) tarihî bir fotoğrafı.

Suriye iç savaşında şiddetli çatışmalara sahne oldu

Suriye'de 2011 yılında başlayan iç savaşın ilk yıllarında Humus, hükümet karşıtı protestoların merkezi haline geldi ve Suriye rejimi güçleri ile muhalif gruplar arasında şiddetli çatışmalara sahne oldu.

Muhalif gruplar, özellikle Baba Amr ve Halidiye gibi mahallelerde rejime karşı direniş başlattı. Bu mahalleler, muhalefetin kalelerinden biri haline geldi.

Suriye iç savaşı Humus'ta çok büyük yıkımlara sebep oldu.

Suriye ordusu, 2012'de muhaliflerin kontrolündeki bölgeleri geri almak için yoğun bombardıman ve kuşatma stratejileri uyguladı.

Baba Amr Mahallesi, 2012'nin başında ağır bombardımana maruz kaldı ve rejim güçleri tarafından ele geçirildi.

Kuşatma sırasında temel gıda, ilaç ve insanî yardımların ulaşımı engellendi, bu da sivillerin büyük acılar çekmesine neden oldu.

Halid bin Velid Camii de savaştan payına düşeni almıştı.

  • 2014'te Humus'un merkezindeki eski şehir olarak anılan bölgede sıkışıp kalan muhalifler, uzun süren kuşatma ve müzakerelerin ardından teslim oldu.

Rejim, bu süreçte şehirde hâkimiyet sağladı ve muhalifler, İdlib gibi bölgelere tahliye edildi.

Suriye rejimi muhaliflerin tahliyesinin ardından Humus'ta demografik değişimi teşvik eden politikalar uyguladı. Bazı mahalleler tamamen boşaltılırken bazı mahallelere rejim yanlıları yerleştirildi.

Savaş yıllarında Humus sokakları.

Büyük yıkım yaşanan Humus'ta tarihî ve kültürel yapılar zarar gördü, binlerce insan evlerini terk etmek zorunda kaldı.

Birleşmiş Milletler ve uluslararası yardım kuruluşları, şehirdeki insanî kriz nedeniyle defalarca ateşkes çağrısında bulundu.

Rejim karşıtı gruplar, geçtiğimiz günlerde Humus şehrinin dışındaki son köyü de kurtararak şehrin surlarına geldiklerini bildirdi.

Esed muhalifi silahlı gruplar, Humus kent merkezinin iç kesimlerine ulaştı.