Irak'ın güneyi kaynamaya devam ediyor

HABER MASASI
Abone Ol

Irak'ın güney şehirlerinde yaklaşık bir haftadır devam eden protesto gösterilerinin ilk bilançosu ortaya çıktı. Parlamentoya bağlı İnsan Hakları Bağımsız Yüksek Komiserliği, günlerdir aralıksız devam eden eylemlerde, 5 göstericinin yaşamını yitirdiğini, büyük çoğunluğunu güvenlik güçlerinin oluşturduğu 190 kişinin yaralandığı bildirdi.

Komiserlik üyesi Fadıl el-Garavi, kamu hizmeti yoksunluğu, yolsuzluk ve elektrik kesintilerine karşı devam eden gösterilere işaret ederek, "Ülkenin güneyindeki 3 ilde bir haftadır devam eden eylemlerde, 5 gösterici hayatını kaybetti, 128'i emniyet mensubu 190 kişi yaralandı." dedi.

Düzenlenen gösteriler sırasında güvenlik güçleri ve Iraklılar arasında çatışmalar da yaşandı. (Abdullah Dhıaa Al-Deen / Reuters)

Garavi, komiserliğin, gösterilerin düzenlendiği diğer illerdeki istatistikler kapsamında çalışmalara devam ettiğini belirterek, gösterilerin bilançosuna ilişkin detaylı bir basın açıklaması yapılacağının planlandığını kaydetti. Irak Sağlık Bakanlığından bugün yapılan açıklamada, bir haftadan fazla süredir devam eden gösterilerde, yarısından fazlası güvenlik mensubu 53 kişinin yaralandığını duyurmuştu.

Irak'ın tek gelir kaynağı ham petrol ihracatının büyük bir kısmını tedarik eden güneydeki Basra vilayetinde, 8 Temmuz pazar günü başlayan gösteriler Zikar, Babil, Meysan, Divaniyye, Necef, son olarak da başkent Bağdat'a sıçramıştı.

Gösteriler bir haftadır devam ediyor

Hayat şartlarının iyileştirilmesinin talep edildiği gösterilerde, su ve elektrik hizmetlerindeki aksaklıklar, işsizlik ve devlet dairelerindeki yolsuzluklar protesto ediliyor.

Irak'ın güneyindeki kentlerde kötü kamu hizmetlerini ve yaygın yolsuzlukları protesto eden göstericilerden ikisi, dün polisle çıkan çatışmada öldü. Artan gerginlik, yeni bir hükümet kurulduğunda iktidarda ikinci dönemine başlamayı bekleyen Başbakan Haydar Abadi'yi zorluyor. 12 Mayıs'ta yapılan genel seçimlerle ilgili yoğun yolsuzluk iddiaları henüz çözümlenmedi.

Irak Başbakanı Haydar Abadi de göstericilerin hedefleri arasında. (Essam Al-Sudanı / Reuters)

Samawa kentinde bir polis yetkilisi yaşanan olaylar hakkında, "Yüzlerce insan adliye binasına saldırdı. Bize ateş açtılar. Kimin ateş ettiği belli değildi. Biz de ateş açmak zorunda kaldık" dedi. Petrol merkezi Basra kentinde de bir kamu binasını ele geçirmek isteyen ve bir petrol sahası yakınında gösteri yapan protestocuları dağıtmak için ateş açan polis 48 kişiyi yaraladı.

İçişleri Bakanlığı acil müdahale birlikleri komutanı Tümgeneral Samir el Hüseyin'in verdiği bilgiye göre 28 güvenlik görevlisi de yaralandı. Güneydeki Amara kentinin yakınındaki bir kasabada da belediye binasını ateşe veren göstericilere polis ateş açtı. 13 gösterici ve yedi polis yaralandı.

Irak'ın en yetkili Şii din adamı Büyük Ayetullah Ali Sistani, "kamu hizmetlerinden hiç yararlandırılmadıkları" gerekçesiyle, göstericilerden yana tavır aldı. Siyasete çok ender müdahale eden Sistani, milyonlarca destekçisiyle kitleleri etkileme gücüne sahip.

Ayetullah Ali Sistani, Irak'ta yaşayan Şiilerin dini lideri konumunda.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) üyesi Irak'ın petrol ihracatının yüzde 95'inden fazlası Basra liman kentinden yapılıyor. Yerel yetkililer, petrol üretiminin gösterilerden etkilenmediğini söylediler.

Şii din adamı Mukteda Sadr'ın liderliğindeki bir siyasi grup, Mayıs seçimlerinde beklenmedik bir zafer kazandı. Abadi, halen geçici olarak görev yapan hükümetinin Basra'daki elektrik, su ve sağlık hizmetleri ihtiyaçları için merkezi hükümetin ödenek göndereceğini söyledi ancak bu sorunların kökten çözümünün zaman alacağı bildiriliyor.

Devrik lider Saddam Hüseyin halkın çoğunluğunun Şii olduğu güney bölgelerin kalkınmasını göz ardı etmişti. Ancak Saddam'ın devrilmesinden sonra iktidara gelen Şii ağırlıklı hükümetler de bu bölgedeki halkın yaşamını iyileştirmek için büyük bir çaba göstermedi. Üç yıl süreyle İslam Devleti örgütü ile mücadele eden Irak'ın, yeniden imarı için milyarlarca dolara ihtiyaç var.

Abadi’den gösterilere ilişkin açıklama

Irak Başbakanı Haydar Abadi, halkın, kamu hizmetlerinin iyileştirilmesi ve haklarını talep edebileceğini, hükümetin görevinin bunları karşılamak olduğunu ifade etti.

Başbakan Abadi, bir haftadır devam eden gösteriler karşısında yazılı açıklama yapmakla yetindi. (Alaa Al-Marjani / Reuters)

Başbakanlık ofisinden yapılana yazılı açıklamaya göre, başkent Bağdat'taki Haşdi Şabi'nin karargahını ziyaret eden Abadi, halkın, kamu hizmetlerinin iyileştirilmesini ve haklarını isteme hakkına sahip olduğunu aktararak, "Bizim görevimiz, bu talepleri yerine getirmek, barışçıl yollarla ifade edilen isteklere karşılık vermek, suistimal edenleri izole etmek." ifadesini kullandı.

Terör örgütü DEAŞ karşısında zafer kazanan güvenlik güçlerinin, inşa ve imar kampanyasına katkı sağlayacağını ifade eden Abadi, güvenlik güçleri ile vatandaşlar arasındaki iş birliği ve beraberliğin devam edeceği yönündeki temennisini dile getirdi.

Humeyni posteri yaktılar

Öte yanda Irak'ın güneyindeki Basra kentinde işsizlik, hizmet yoksunluğu ve elektrik kesintilerine karşı sokağa çıkan göstericiler, Ayetullah Humeyni'nin posterini yaktı. Basra yerel kaynaklarından edinilen bilgiye göre, göstericiler kentte daha önce Humeyni adı verilen caddede bulunan Humeyni'nin posterini ateşe verdi. Göstericilerin söz konusu posteri yakma anı sosyal medyada da paylaşıldı. Irak'ın güneyindeki bir diğer kent Zikar'da da göstericiler "İran'ı artık istemiyoruz" sloganı atarak bu ülkeye tepkilerini dile getirmişti.

Basralı bir grup Şii, üzerinde Ayetullah Humeyni'nin bulunduğu bir posteri ateşe verdi.

Başkent Bağdat'ta ise geçen yıl yolsuzluklara karşı yapılan gösterilerde "Bağdat özgür kalacak, İran dışarı" sloganları atılmıştı. Irak'ın tek gelir kaynağı ham petrol ihracatının büyük bir kısmını tedarik eden güneydeki Basra vilayetinde 8 Temmuz Pazar günü başlayan gösteriler Zikar, Babil, Meysan, Divaniyye, Necef, son olarak da başkent Bağdat'a sıçramıştı. Hayat şartlarının iyileştirilmesinin talep edildiği gösterilerde, su ve elektrik hizmetlerindeki aksaklıklar, işsizlik ve devlet dairelerindeki yolsuzluklar protesto ediliyor.