Cammu Keşmir'de "sistematik işkence"
Cammu Keşmir Sivil Toplum Koalisyonu, son 10 yılda 293 sivil ve 119 silahlı direnişçinin Hint güvenlik güçleri tarafından işkenceye uğradığını bildirdi. Raporda; "İşkence devlet tarafından en az kayıt altına alınan insan hakları ihlali. Silahlı kuvvetlere tanınan yasal, siyasal ve ahlaki dokunulmazlık nedeniyle henüz tek bir soruşturma açılmış değil." ifadeleri kullanıldı.
Hindistan kontrolündeki Cammu Keşmir'de, Hint güvenlik güçlerinin sistematik işkence ve insan hakları ihlallerini ortaya koyan bir rapor yayımlandı.
Cammu Keşmir Sivil Toplum Koalisyonu (JCCS), yayımladığı raporda, son 10 yıl içinde 293 sivil ve 119 silahlı direnişçinin Hint güvenlik güçleri tarafından işkenceye uğradığı 432 vaka tespit edildiğini bildirdi.
Yer, zaman belirtilerek somut örnekler verilen ve sorumlulara işaret edilen raporda, Hindistan yönetiminin ihtilaflı bölgede işkenceyi "resmi siyaset" ve "kontrol yöntemi" olarak sistematik şekilde uyguladığı ileri sürüldü.
İşkence görenlerden 27'sinin o sırada 18 yaşından küçük olduğuna dikkati çekilen raporda, "İşkence devlet tarafından en az kayıt altına alınan insan hakları ihlali. Silahlı kuvvetlere tanınan yasal, siyasal ve ahlaki dokunulmazlık nedeniyle, henüz tek bir soruşturma açılmış değil." ifadesi yer aldı.
Örgüt, konuyla ilgili bağımsız bir uluslararası soruşturma yürütmesi için Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliğine (OHCHR) çağrı yaptı.
Geçen yıl BM, Cammu Keşmir'deki Hint güvenlik güçlerinin işkence, tecavüz ve yargısız infaz uygulamalarıyla ilgili bağımsız uluslararası soruşturma talep eden bir rapor yayımlamıştı.
JCCS'nin saha araştırmalarına yardım etiği raporda, Hint güvenli güçlerinin protestolar sırasında halka sıktığı plastik mermilerin aralarında çocukların olduğu yüzlerce kişiyi kör ve sakat bıraktığına dikkat çekilmişti. Hindistan yönetimi raporu "düzmece" diye nitelemişti.
Keşmir sorunu
İngiltere, 1947'de Hindistan'dan çekilirken prenslik şeklinde yönetilen Keşmir'i Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda serbest bıraktı. Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi, Hindistan ile birleşmeye karar verdi. Karara Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da savaş çıktı.
Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın kontrolünde. Bölgenin yüzde 20'sine ise Çin hakim. Hindistan, ele geçirdiği bölgeleri "Cammu Keşmir" eyaleti adı altında kendine bağladı. Cammu Keşmir, halen Hindistan'da Müslüman nüfusun çoğunlukta bulunduğu tek eyalet durumunda. Pakistan ise kendi kontrolü altındaki Keşmir'e "Azad Keşmir (Bağımsız Keşmir)" ve "Gilgit Baltistan" olarak 2 özerk bölge statüsü verdi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesini öngördü. Hindistan, halk oylamasına sıcak bakmazken, Pakistan ise BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.