"Gazze'nin sesi" Rıfat el-Arir, İsrail saldırısında öldürüldü

HABER MASASI
Abone Ol

Filistin'de katledilenlerin hikâyelerimi dünyaya duyurmak mücadele veren aktivist, yazar, şair, çevirmen ve Gazze İslâm Üniversitesi profesörü Rıfat el-Arir, ailesiyle İsrail bombalarının hedefi oldu. Arir, "sayılardan ibaret değiliz" projesiyle, Gazze’de İsrail'in katlettiği insanların hikâyelerini aktarmıştı.

Gazzeli akademisyen, şair ve yazar, "Biz sayı değiliz" inisiyatifinin kurucusu Rıfat el-Arir, İsrail bombardımanında hayatını kaybetti.

Gazze İslâm Üniversitesi'nde İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim görevlisi 44 yaşındaki Arir'in ölümü yerel basın ile Filistinli sanatçı ve aktivistlerin sosyal medya hesaplarından duyuruldu.

Savaşın başlarında evinin bombalanması onu ve ailesini başka bir yere sığınmaya zorladı, ancak o, Gazze Şehri'nden ayrılmayı reddetmişti.

İsrail istihbaratının onun nerede olduğunu bildikleri ve sığındığı okulu vuracakları yönündeki tehditleri üzerine kardeşinin evine gitmişti.

Arir, Gazze'deki erkek kardeşinin evinde, erkek kardeşi, kız kardeşi ve dört çocuğuyla birlikte öldürüldü.

Filistinli akademisyen, şair ve aktivist olan Rıfat el-Arir, İsrail'in Gazze Şeridi’ne yönelik acımasız saldırısına karşı Gazze'de ses çıkaran önemli seslerden biri olarak görülüyordu.

Arir'in arkadaşı Ahmed el-Nauk, X sosyal medya hesabından, Arir'in Gazze hakkında konuştuğu bir videoyu paylaşarak, "Sen kazandın Rıfat ve biz kaybettik. Sen şimdi, bizden farklı olarak daha iyi bir yerdesin. Artık seni kıskanıyorum ve kendim için üzülüyorum." ifadelerini kullandı.

Nauk'un paylaştığı videoda, online bir görüntülü görüşmede Gazze'deki durumu anlatan Arir, göz yaşlarına hâkim olamayıp Gazze'de yaşanan dramı dile getirmişti:

  • "Londra'da Nazilerin yaptıkları gibi, bunun da yeniden Blitz olduğunu söylersem, ne yazık ki abartmış olmam.

    Holokost kurbanlarının torunları olduklarını iddia eden İsrailli bilim insanları, benzer bir felaketi Filistinlilere karşı uyguluyor. Bunun çok kasvetli olduğunu biliyoruz.

  • Çok karanlık. Hiçbir çıkış yolu yok.Su yok, Gazze'den dışarı çıkamıyoruz. Ne yapmamız gerekiyor toplu bir şekilde intihar mı edelim, İsrail’in istediği bu mu? Ben bunu yapmayacağım. Ben bir akademisyenim ve evimdeki en sert şey, büyük ihtimalle tahta kalemi. Ama İsrail bizi suçluyor, katletmek için kapı kapı dolaşıyor. Yapabileceğim en son şey de olsa o kalemi İsrail askerlerine fırlatacağım. Herkes çaresiz hissediyor ve kaybedecek bir şeyimiz yok."

Filistinli şair Arir, öldürülmeden günler önce

Gazze'de 2 milyonu aşkın Filistinli gibi kapana sıkışan Arir, 1 Kasım'da, "Eğer ölmem gerekiyorsa, hikâyemi anlat" şiirini paylaşmıştı. Dizeleri sosyal medyada büyük yankı uyandırmış; umudu uçurtma metaforuyla anlattığı şiiri birçok dile çevrilmişti:

"İlla ölmem gerekiyorsa, sen yaşamalısın…

Hikâyemi anlatmak için…

Eşyalarımı satıp bir parça kumaş ile uzun kuyruklu ve beyaz teller satın almak için…

Gazze’de, bir yerde bir çocuk, cennetin gözlerinin içine bakarken,

Kendi bedenine bile veda etmeden giden babasını beklerken,

uçurtmayı görür…

Senin yaptığın uçurtmayı,

Ve bir an için bir meleğin ona sevgiyi geri getirmek için orada olduğunu düşünür.

Eğer ölmem gerekiyorsa, umut getirsin,

Bir masal olsun bu uçurtma… ”

7 Ekim saldırısından saatler sonra BBC’ye, Hamas'ın düzenlediği saldırıyı

Rıfat el-Arir kimdir?

Rıfat el-Arir, 23 Eylül 1979'da Gazze kentinin Eş-Şucaiyye Mahallesi'nde doğdu. Gazze İslâm Üniversitesi'nde İngilizce alanında lisans eğitimini tamamlayan Arir, University College of London'da yüksek lisans, Malezya Putra Üniversitesi'nde İngiliz Dili ve Edebiyatı alanında doktora yaptı.

Arir, 2014 yılında İsrail'in ablukası ve saldırılarına şahit olan 15 genç yazarın hikâyelerinden oluşan "Gazze Cevap Veriyor" (Gaza Writes Back) kitabını, 2015'te de makaleler, röportajlar, fotoğraflar ve şiirlerin yer aldığı İsrail'in Gazze'de sebep olduğu acıları ve Gazze halkının direnişini anlatan "Susturulamayan Gazze" (Gaza Unsilenced) kitabını telif etti.

Gazzeli 6 çocuk babası Arir, İsrail saldırılarında Gazze'de öldürülenlerin hikâyelerini duyurmak amacıyla başlatılan Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları İzleme Örgütü (Euro-Med) bünyesinde hayata geçirilen "Biz Sayı Değiliz" inisiyatifinin kurucuları arasında yer alıyordu.

2014 yılında İsrail hava saldırıları, "Hamada" lakabını taktığı kardeşi Muhammed'in yanı sıra karısının büyükbabasını, erkek kardeşini, kız kardeşini ve kız kardeşinin üç çocuğunu da öldürdü. Aynı yıl dairesi de yıkıldı.

Daha önce kendisi ve eşi Nusayba'nın İsrail saldırılarında 30'dan fazla akrabasını kaybettiklerini söylemişti.

Arir, öğrencilerinin, akıl hocalarının öldürülmesinden ve İsrail kuşatmasının sahadaki insanları nasıl etkilediğinden bahsettiği Electronic Intifada çevrimiçi platformuna düzenli olarak katkıda bulunuyordu.

İsrail'in 2021'de Gazze'ye saldırısı sırasında, The New York Times'da bombardıman altındaki yaşamı ayrıntılarıyla anlattığı bir makalesi yayınlanan Arir şöyle demişti:

"Füzelere, şarapnellere ve düşen enkazlara rağmen ailemi dışarı çıkarmak istemekle, Amerikan yapımı, İsrail pilotlu uçaklara hazır ördekler gibi evde kalmak arasında kaldım.

Evde kaldık. En azından birlikte ölürüz diye düşündüm.

İki ayda 17.000'den fazla Filistinlinin öldürüldüğü İsrail'in devam eden saldırısında Arir, evde kalma konusundaki ısrarını yinelemiş ve şöyle demişti:

İsrail'in tatmin olması için kaç kişiyi öldürmesi gerekiyor? Ne kadar kan? Kaç Filistinli çocuk? Kaç kez gitmemiz gerekiyor? Ama biz de ayrılmıyoruz çünkü başka bir Nekbe istemiyoruz.