Ahed Tamimi: Dünya, Filistinli kadınların acılarına sessiz

Filistinli kadınlar dünya tarafından fark edilmiyor

2011 yılında 11 yaşındayken bir İsrail askerine cesurca salladığı yumrukların görüntüleri tüm dünyanın dikkatini çekmiş ve Ahed Tamimi"Filistin'in cesur kızı" olarak bilinir hale gelmişti. Şimdi genç bir aktivist olan Tamimi, AA'ya İsrail'in Filistinlilere yönelik son günlerdeki saldırılarını değerlendirdi ve İsrail'in kadınlara karşı işlediği suçların dünya tarafından yeterince tepkiyle karşılanmadığını dile getirdi.

İsrail'in işgal ya da abluka altında tuttuğu topraklarda yaşayan Filistinli kadınların acılarının sadece bir iki günle sınırlı olmadığının altını çizen Tamimi, onlarca yıldır devam eden İsrail işgali nedeniyle türlü acılara göğüs germek zorunda olan Filistinli kadınlara dünyadan da yeteri kadar destek gelmediğini belirtti.

Eşleri şehit olan Filistinli kadınların çocuklarına bakmak için hem anne, hem de baba olmak zorunda kaldıklarını ifade eden Tamimi, dünyaya şöyle seslendi:

• "Bana göre, uluslararası insan hakları ve uluslararası kadın hakları örgütleri işgal nedeniyle ezilen, öldürülen, baskıya maruz kalan Filistinli kadınlar için yeterli tepkiyi vermiyor. Burada yaşananlar başka bir ülkede olsa, farklı bir gözle bakarlar. Başka bir yerde kadın şiddete maruz kalsa olağanüstü tepkiler verdiklerini görüyorsunuz. Ancak bize reva görülenler normal sayılıyor. Onların yaşadıkları ise anormal. Sanki biz bunları hak ediyoruz da başkaları etmiyormuş gibi bir bakış söz konusu. Bütün dünyaya söylüyorum. Biz de insanız, beşeriz, herkes gibi. Normal bir hayat yaşamak bizim de hakkımız. Şiddetsiz bir hayat yaşamak bizim de hakkımız."

Tamimi, son günlerde Filistinli kadınların işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'nde veya başka yerlerde İsrail güçlerince darp edildiğini hatırlatarak şöyle dedi:

Gazze Şeridi’nde de bombardıman altında olan, enkazın altından cesetleri çıkarılan kadınlar var. Biz Filistin’de bunu hep yaşıyoruz, hep acılarla yaşıyoruz. Bir kadın darp edildiği zaman gözümün önüne hemen annem geliyor.

Kadın hakları savunucuları da dahil tüm uluslararası toplumun desteğine ihtiyaçları olduğunu belirten Tamimi, "Bizim onların hem medya alanında hem de hukuki alanda yardımlarına ihtiyacımız var. Bu işgalci ve sömürgeci devlete (İsrail) yapacakları en küçük bir baskıya bile ihtiyaç duyuyoruz. Ancak bu sayede mesajımızı doğru bir şekilde dünyaya ulaştırabiliriz." diye konuştu.

Tamimi, dünyanın başka bir yerinde en ufak bir haksızlığa uğrayan kadınlar için dahi itirazlar yükselirken, vatanlarını savundukları için gözaltına alınan, fiziksel ve psikolojik işkenceye maruz kalan Filistinli kadınların yaşadıkları karşısında sessiz kalındığını vurguladı.

İsrail cezaevlerindeki Filistinli kadınlar zor şartlar altında

Tamimi, "İsrail hapishanelerinde birçok Filistinli kadın en asgari tedaviden bile mahrum kalabiliyor. İsra Caabis ya da Nurhan Avvad, Şuruk Duveyyat gibi. Cezaevinde yaralı birçok kadın var. Hiç tedavi edilmiyor veya yeterli tedavi görmüyorlar. Gelip onları bir ağrı kesici hapla susturuyorlar. Bu insanlara tek bir yardım yapıldığını görmüyorsun." değerlendirmesini yaptı.

İşgal mağduru kadınlar erkeklerden daha farklı zorluklarla mücadele etmek zorunda

İşgal nedeniyle kadınların erkeklerden daha farklı sorunlara maruz kalabildiğini belirten Tamimi sözlerine şöyle devam etti:

• "Kadının vücut yapısı erkeğin vücut yapısından farklı olduğu için, bir erkeğin kaldırabileceklerini bir kadının kaldıramayacağı gözetilmiyor. Mesela kadınların özel hallerinde ihtiyaç duyduklarının karşılanmadığı dahi oluyor. İşte tüm bu ayrıntılar, gözaltında olduğu zaman kadın için çok zor."

Tamimi, cezaevinde çocuklarını emziren annelerin ihtiyacı olan kalsiyum gibi vitaminlere erişiminin de sağlanmadığına dikkati çekti.

"Ben insanların işgal askerlerinden ya da Yahudi yerleşimcilerden dayak yiyen Filistinli bir kadına, en azından aile baskısına maruz kalan bir kadına baktıkları gibi bakmalarını istiyorum. Filistinli kadınlara da diğerleri gibi sahip çıkın." diyen Tamimi, son olarak şunları söyledi:

• "Diğer tüm kadınlar gibi Filistinli kadınların da bu şiddeti hak etmediğini ifade etsinler. İşgalci, sömürgeci onları öldürme niyetiyle darp ediyor. Sırf haklarını savunduğu için şiddete maruz kalıyorlar. Onların önünde durup 'Ben evimin, toprağımın, vatanımın işgal edilmesini, sömürülmesini kabul etmiyorum' dedikleri için darp ediliyorlar. Tüm kadın hakları kuruluşlarından, uluslararası insan hakları kuruluşlarından rica ediyoruz. Filistin davasında daha fazla yardımlarınıza ihtiyacımız var. (Uluslararası insan hakları kuruluşlarının) bizim davamızda istediğimiz anlamda yanımızda olmadıklarını görüyoruz."

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 10 Mayıs'ta başlayan İsrail saldırılarında 50'den fazlası çocuk, 30'dan fazlası kadın olmak üzere 219 Filistinli şehit oldu.