Türk sinemasında masum yüzün temsili: Hülya Koçyiğit

HABER MASASI
Abone Ol

Hem elde ettiği başarıları, hem üzerinde oluşturduğu kimlik ile sinemanın önde gelen isimlerinden birisi oldu. Yerine veliaht olarak gösterilebilecek derecede bir aktris ise halen daha gelemedi...

Sinemaya başladığında henüz 16 yaşında bir kız çocuğuydu. Metin Erksan'ın teklifiyle Susuz Yaz filminin başrol oyuncusu oldu. Kendini beğendirmek için o kadar çok uğraştı ki; o 2 aylık süreçte şive ile bile oynadı. Türk sinemasının 4 büyük kadın oyuncusundan biri olarak kabul gördü, ulusal ve uluslararası alanda en çok ödül alan tek Türk sanatçı oldu. Hem bilinenleri hem bilinmeyenleri ile Türk sinemasının masum yüzü Hülya Koçyiğit'in sanat ve özel yaşamına değiniyoruz...
1. Ailesi ve sanat yaşamı öncesi
3 kız çocuğuna sahip, Bulgar göçmeni bir ailenin en büyük kızı olarak dünyaya geldi. Daima sevgi içerisinde olan bir ailede büyüdü. Annesi tarafından sanata yönlendirildiğinde henüz 4-5 yaşlarındaydı. Piyano eğitimi ile başladığı süreç Ankara Devlet Konservatuarı'nda devam eder. Burada ilkokul eğitimi bale bölümü üzerinden tamamlar. Sonra yolu yeniden yaşadığı bazı zorluklar sebebiyle İstanbul'a düşer. İstanbul Şehir Tiyatrolarına girer ve burada tiyatro eğitimi almaya başlar.
2. Hayatını şekillendiren 2 isim: Muhsin Ertuğrul ve Atıf Yılmaz
Şehir tiyatrolarında sahne alırken; herkesin hocası diye hitap ettiği Muhsin Ertuğrul ona Ankara'ya gitmesi yönünde telkinde bulunur. Annesi bu telkini dinler ve bu sefer lise için bir kez daha Ankara'nın yolunu tutar. Tiyatro bölümünde lise eğitimini almaya başlayan Koçyiğit'in sınıf arkadaşlarından biri de Salih Güney'di. Henüz lise 2. sınıf öğrencisiyken Memduh Ün tarafından bir film de oynaması için teklif alır fakat role küçük görüldüğü için kabul edilmez. Tam 1 yıl sonra bir başka yönetmen olan Atıf Yılmaz tarafından "Susuz Yaz" filmi için görülmek istenir. Yılmaz, Koçyiğit'i beğenir öyle ki ondan habersiz ses dergisi sinema artisti yarışmasına da başvurur. Film çekilir, aynı dönemde yarışma da olur fakat Koçyiğit yine küçük bulunduğu için derece alamaz. Film ise Berlin Film Festivalinden altın ayı ödülü ile döner. Bu film ona şöhretin kapılarını ardına kadar açar.
3. Türk sinemasının en çok ödüllü en büyük kadın oyuncusu
1963'de başladığı bu kariyeri başarılarla devam etti. Rol aldığı 182 yapım ile; ulusal ve uluslararası alanda en çok ödül alan tek Türk sanatçı, Altın Portakal'da en çok ödül kazanan kadın oyuncu ve Türk sinemasının 4 büyük kadın oyuncusundan biri oldu. Topluma yönelik filmlerde de rol aldı, bir dönemin en çok tercih edilen melodram oyuncusu da oldu.
4. En yakın arkadaşı Türkan Şoray
Türkan Şoray, Filiz Akın ve Fatma Girik en büyük rakipleri olarak gösterildi. Çünkü 4'ü de Türk sinemasının 4 büyük kadın oyuncusu olarak kabul görüyordu. Buna rağmen her biri birbirleriyle daima çok yakın arkadaş oldu.
5.
6. En çok Ediz Hun ile yakıştırıldı
Atıf Yılmaz'ın isteği ile katıldığı yarışmada erkeklerde 1. Ediz Hun olmuştu. İlk kez burada tanışan ikili 10'dan fazla filmde rol aldı ve birbirlerine en çok yakıştırılan partner oldu.
7. Köy gerçeğini temsil eden filmlerde rol aldı
O yalnızca melodram filmlerin değil, toplumsal gerçekçiliğin de bir temsilcisi olduğunu rol aldığı Gelin, Düğün ve Diyet filmleri ile kanıtlamıştı. Birçok romanın sinemaya uyarlanmasında da öncü isim olan koçyiğit, çoğunlukla da kendi sesiyle rol almak istiyordu ve Çolpan İlhan ile Sadri Alışık'ı örnek alıyordu.
8. Fenerbahçe'nin gelini oldu.
Fenerbahçe'li Milli futbolcu Selim Soydan ile henüz 21 yaşındayken dünya evine girdi ve bu evlilikten bir kızları oldu. Bu yönüyle de her zaman örnek bir aile yapısına sahip oldu. Bir tatilde tanıştığı Soydan ile aralarındaki elektrik daha ilk görüşte başlamıştı.
9.
10.
Haklarında o dönemlerde boşanacakları şeklinde dedikodular çıksa çift hiçbir zaman magazin malzemesi olmamıştı.
11. En popüler dergilerin daima kapağında oldu
12.
13.
14. Sanat yaşamından Cemiyet hayatına
Kızı Gülşah Soydan henüz 18 yaşında iş adamı Ender Alkoçlar ile dünya evine girdi. Bugün Türkiye'nin en zengin ailelerinden olan Alkoçlar ailesi aynı zamanda iş ve cemiyet hayatınında saygın ailelerinden. Bu durum hayli ile; kendi eşi de spor yorumcusu ve Fenerbahçe'nin eski yöneticilerinden olan Koçyiğit'i de bu hayatın bir parçası yaptı. Oyuncu Engin Altan Düzyatan, kızı Gülşah Alkoçların damadıdır.
15. Siyaset hayatı
Rahmetli Turgut Özal'dan gelen teklif ile milletvekili adaylığına adını koymuş fakat seçilememişti. Yıllar sonra dönemin başbakanı olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın isteği üzerine Akil insanlar heyetine katılarak Marmara Bölgesi heyetinde yer aldı. Bu heyet de 2 kez yer alan sanatçı; her ne kadar en yakın dostları tarafından bile eleştirilse de kararından geri dönmedi ve bu yönüyle de takdir topladı.
16. Sinemaya katkıları
Kendi çalışmaları ile So-der'i (Sinema oyuncuları derneği) kurdu ve burada hem yönetim kurulu üyeliği hem de başkanlığı yaptı.