Trump'a seslendi: Filistin'in kaderini değişemezsiniz, Kudüs kırmızı çizgimizdir
Anadolu Medya Ödülleri'nde açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trump'ın sözde barış planına, "Bu bir işgal projesidir. Kudüs kırmızı çizgimizdir, Kudüs satılık değildir" sözleriyle tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump'ın açıkladığı tek taraflı 'Orta Doğu Barış Planı' ile ilgili, "Yüzyılın anlaşması diyorlar. Ne anlaşması? Bu bir işgal projesidir. Hep söylüyorum, Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir. Kudüs satılık değildir" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anadolu Yayıncıları Derneği'nin düzenlediği '5'inci Anadolu Medya Ödülleri Töreni'ne katıldı. Erdoğan'a, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş ve bazı Bakanlar da eşlik etti. Davetlilere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünya değişirken medyanın yerinde saymasının mümkün olmadığını belirterek, bu değişim sürecinde ortaya çıkan sosyal medya alanında yaşanan tehlikelere dikkat çekti.
'SOKAĞA ÇIKAMAZ HALE GETİRMELİYİZ'
Sosyal medyanın devasa ve tamamen kontrolsüz bir alan olarak hayatımızın ortasına düştüğünü kaydeden Erdoğan, iletişim duayenlerinin sosyal medya ile ilgili 'kanal ve kanalizasyon' benzetmesini hatırlattı. İyiliği emreden ve kötülükten men eden bir inancın mensuplarıyız diyen Erdoğan, "Siyasetçisiyle, gazetecisiyle, eğitimcisiyle hepimize düşen görev iyilikleri, güzellikleri, hayırlı işleri teşvik etmek, kötülüklerin, yanlışlıkların, çirkinliklerin önüne geçmeye çalışmaktır. İster bireysel, ister kurumsal düzeyde olsun, güzel ve hayırlı işler yapanları elimizdeki tüm imkanlarla desteklemeliyiz. Buna karşılık ülkemizin ve milletimizin birlik, beraberlik, kardeşlik dayanışma içinde olması gereken bir dönemde içindeki kini ve nefreti kusanlar mı var, hemen bunların karanlık yüzlerini fark edip, kendilerini adeta sokağa çıkamaz hale getirmeliyiz" diye konuştu.
'MİLLETİMİZ HER ŞEYİN FARKINDADIR'
Erdoğan, demokrasi ve ekonomide ölçeklerin geçmişle kıyaslanamayacak derecede değiştiğini belirterek, "Bu sayede 2008 küresel dünya krizinin ülkemizi teğet geçmesini sağladık. Bu sayede üzerimize saldıran envai çeşit terör örgütüyle başa çıkabildik. Bu sayede sınırlarımızın karadan ve denizden kuşatılarak ülkemizin tecride maruz kalmasının önüne geçebildik. Bu sayede muhtıra girişimleriyle, darbe girişimleriyle demokrasimize kurulan tuzakları, kur ve faiz oyunlarıyla ekonomimize kurulan tuzakları aşabildik. Her ne kadar birileri Suriye'de ne yaptığımızı, Doğu Akdeniz'de neyin peşinde olduğumuzu Libya'da ne aradığımızı anlamıyor olsa da milletimiz her şeyin farkındadır."
'KUDÜS, KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR'
ABD Başkanı Donald Trump'ın açıkladığı tek taraflı 'Orta Doğu Barış Planı' ile ilgili değerlendirmede de bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Şimdi yüzyılın anlaşması diyorlar. Ne anlaşması? Bu bir işgal projesidir. BM Genel Kurulu'nda haritayı göstermiştik. 1947 yılında Filistin neydi İsrail neydi? O günkü Filistin ile bugünkü Filistin’e bakıyorsunuz, tamamen yer değiştirmiş. Bırakın bu yalanları, hayatınız bunlarla geçmiş. Bir tarafta bakıyorsunuz Trump, bir yanına almış malum kişiyi, karşılarındakilerden toplayacakları alkışa bakıyorlar. O alkışlarla siz dünyanın kaderini değiştiremezsiniz. Filistin'in kaderini ise hiç değiştiremezsiniz. Hep söylüyorum, Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir. Bugünkü MGK toplantımızda basın açıklamamızda da özellikle bu konuya değindik. Ama bizim Türk milleti olarak Filistin'e bakışımız cennet mekan Sultan Abdülhamit Han neyse, bugün bizim bakışımız da odur. Kudüs satılık değildir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan medyanın yasama, yürütme ve yargının ardından gelen 4'üncü güç olarak tanımlandığını, yerel medyanın ise sistemin adeta kılcal damarları gibi çalıştığını belirterek, "Siyasetçinin medyayı kontrol altında tutmak istemesi de medyanın siyasetçiyi yönetmeye kalkması da yanlıştır. Medya mensuplarını doğrudan ve dolaylı ticari kazanç hırsı, ideolojik saplantısı, bireysel hesabı kamu görevinin önüne geçtiğinde halkın gözündeki değeri de azalır. Aynı şekilde siyasetçi ve bürokrat da kamu görevini bireysel çıkarlarına alet etmeye başladığında milletin gözünde hızla irtifa kaybeder" açıklamasında bulundu.