Trakya Üniversitesi'nde Türkiye'nin ilk tarımsal genetik tanı laboratuvarı açıldı
Trakya Üniversitesi'nde (TÜ) Moleküler Tarımsal Tanı Laboratuvarı hizmete girdi.
Kapsamı bakımından Türkiye'nin ilk ve tek tarımsal genetik tanı laboratuvarı olma özelliğini taşıyan Moleküler Tarımsal Tanı Laboratuvarı'nda, tür-çeşit tayini, bitkisel ürünlerde DNA barkodlama, kalite ve verim özellikleri tespiti, hastalıklara dayanıklılıkla ilişkili moleküler testler yapılabilecek.
Trakya Kalkınma Ajansı'nın destekleriyle TÜ Prof. Dr. Ahmet Karadeniz Yerleşkesi Mühendislik Fakültesi'nde açılan laboratuvar, bitkilerin genetik tanılarının yapılmasını sağlayacak.
Laboratuvarın başta Trakya olmak üzere Türk tarımına hizmet vereceğini vurgulayan Tabakoğlu, şunları kaydetti:
"Trakya'nın en önemli geçim kaynağı tarım. Tarımı bir şekilde desteklemek üniversite olarak görevimiz. Burada da tarımda kullanılacak genetik materyallerin bir laboratuvarı oluşuyor. Bu gerçekten çok önemli. Hem tarımda kullandığımız malzemenin kimliğini tespitte hem yeni türleri oluşturmak için gen araştırmaları yapmakta hem de bölgede olabilecek hastalıklara karşı daha dirençli türlerin kullanılmasını sağlamakta. İşin genine kadar inebilecek çalışmalar yapılacak. Uluslararası akreditasyon alarak da dünyanın her yerinden örnekleri kabul edebilecek bir laboratuvar burada oluştu."
Gıda güvenliğine de katkı sağlayacak
TÜ Mühendislik Fakültesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi ve Moleküler Tarımsal Tanı Laboratuvarı Sorumlusu Doç. Dr. Semra Hasançebi ise laboratuvarın bitkisel ürünlerin genetik tanılarının yanı sıra gıda güvenliği konusunda da katkı sunacağını ifade etti.
''Bitkisel ürünlerin topraktan sofralara geldiği aşamaya kadar ki durumlarını bu laboratuvarda inceleyebiliyoruz''
Türkiye'deki en donanımlı laboratuvarlardan birinin hizmete girdiğini belirten Hasançebi, şu bilgileri verdi:
"Ülkemiz hem verimli toprakları hem de ürün çeşitliliği açısından potansiyeli yüksek ülkelerden biri. Büyük potansiyeli de tarım ekonomisine katma konusunda bazı eksiklikleri ve sıkıntıları var. Bunlardan biri de ürünlerin satışının analizine ihtiyacı olması. Bir diğeri de tohumlardaki saflık. Yine ürünlerin hastalıklara ve dayanıklı olup olmadığına bakılması gerekiyor. Ürünü ekerken yüzde yüz verim bekliyor ama bir bakıyorsunuz ürün dayanıksız çıkıyor. Bu da tarımsal sektörü sekteye uğratıyor. Yine ıslah çalışmalarında güvenli seleksiyon gerekiyor. Tarımsal ürünlerin gıda güvenliği hepimiz açısından çok önemli. Elimizdeki ürünlerin güvenliklerinin olması ve en başından bütün bunların analizinin yapılması çok önemlidir. Bitkisel ürünlerin topraktan sofralara geldiği aşamaya kadar ki durumlarını bu laboratuvarda inceleyebiliyoruz. Ürünlerin, hastalıklara dayanıklıkları, çeşit özellikleri ve kalite durumları gibi ayrıntılarını yapılan tanı testleriyle elde edebiliyoruz."