Tedavisi yalnızca doktor ve yakın çevre desteğiyle gerçekleştirilebilen kişilik bozuklukları
MÜGE VARDAR
Abone Ol
Kişilik bozuklukları insan davranışlarının sık sık farklılık göstermesi ya da uzun süreli karmaşalar yaşanmasıdır. Çevresel veya kalıtsal faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilen hastalıkların, modern psikolojide tanımlanmış birçok farklı türü vardır.
Kişilik bozukluğu sorunu yaşayanların ortak özelliği ise, içerisinde bulundukları durumu kabullenmeyip herhangi bir yardımı kabul etmiyor olmaları. Bu durumda, kişinin yakın çevresine ve doktorlarına büyük görev düşmekte. Kişilik bozukluğu olduğu bilinen veya kişilik bozukluğundan şüphelenilen kişilerde ilk dikkat edilmesi gereken husus, kişinin çocukluğudur; çünkü yetişkin dönemlerinde kişilik bozukluğu yaşayanlar, genelde çocukluklarında türlü travmalara maruz kalmıştır. Kişinin bilinçaltına işlenen bu travmalar, beraberinde kişilik problemleri de getirir. İşte tedavisi yalnızca doktor ve yakın çevre desteğiyle gerçekleştirilebilen kişilik bozuklukları!
0. Paranoid kişilik bozukluğu
Genelde kuşkucu, alıngan, kuruntulu, aşırı dikkatli ve saldırgan kişiler olduklarından çevreden gelen her şeyden korunmaya çalışırlar. Paranoyalar, sağlıklı insanların da zaman zaman şüpheci yaklaşımlarından kaynaklı sahip olabileceği düşünce kalıplarıdır. Ancak, kişilik bozukluğu olan bireylerde günlük hayatın işlevini bozacak güce sahiptir.
0. Pasif agresif kişilik bozukluğu
Özellikle ergenlik yada ergenlik sonrası dönemde başlayıp çeşitli koşullarda ortaya çıkan bu bozukluk, kişilerin benlik saygılarının düşük olmasına neden olur. Sorumluluk, yükümlülük ve görevlerini unutmak;
başka bireylerin düşüncelerini protesto etmek ve sık sık tartışma çıkarıp küsme durumu.
0. Antisosyal kişilik bozukluğu
Antisosyal kişilik bozukluğu bir semptom farklılığı, bir kişilik bozukluğudur; akıl hastalığı değildir. Ağır bir psikolojik bozukluk olup aykırı davranışlar ile tanımlanır. Sosyal koşullara ve çevreye uyum sağlamak konusunda zorluk çekme problemi yaşayan bu kişilerin problemleri çocuk yaşta başlar. Daha küçük yaşta yalan söyleme, evden kaçma, hırsızlık, saldırganlık, madde kullanımı, yasadışı aktivitelere katılma gibi alışkanlıklar edinirler.
0. Histrionik kişilik bozukluğu
Genellikle yetişkinliğin ilk dönemlerinde başlayıp aşırı duygusallık ve dikkat çekmenin yanı sıra, çevre tarafından onay arama ihtiyacının yüksekliği ile kendini belli eden bir kişilik bozukluğudur.
0. Şizoid kişilik bozukluğu
Bu kişiler yaşam boyu sosyal aktivitelerden geri çekilip toplumsal ilişkilerden uzak durur. Bu yüzden de genel olarak asi, egzantrik, izole, yalnız, ilişkilerden uzak, içe dönük, sınırlı, soğuk ve sessiz insanlar olarak tanınırlar. İnsanlarla ilişkileri sınırlı olduğundan duygusal bağları da oldukça azdır.
0. Şizotipal kişilik bozukluğu
Şizotipal bozukluğu olanlar, olaylara tepki vermek yerine tepkilerini kendi içlerinde yaşayıp kimseyle ilişki kurmamaya özen gösterir. Sık sık aşırı heyecan, kuşku, kaygı ve alınganlık gibi davranışlar sergilemeleri, toplumda da garip karşılanmaya mahkumdur. Kendilerine oldukça az sayıda arkadaş edinebilirler; yabancıların yanında gergin olurlar. Ancak ait hissetme duyguları oldukça geniştir; bu yüzden de herhangi bir tarikat ya da topluma üye olmak konusunda meyillidirler.
0. Borderline kişilik bozukluğu
Bu kişiler kendini güzel, başarılı hissederken bir anda değişkenlik gösterip kendilerini çok önemsiz algılayabiliyor. Borderline Kişilik Bozukluğu üç ana nokta üzerindeki sorunlara odaklanır: Kişiler arası ilişkiler, benlik algısı ve duygulanımdaki değişkenlik.
Yalnızlığa tahammülleri çok azdır, bu kişiler doldurulamaz bir boşluk hissi yaşayarak her zaman birilerinin varlığına ihtiyaç duyarlar.
0. Narsistik kişilik bozukluğu
Narsistik kişilik bozukluğu bulunan kişiler, genel olarak başkalarının düşünce ve isteklerine ilgisiz kalır. Onla kendini beğenmiş, başkalarının yaşamlarına duyarsız kalan ve sürekli olarak kendini ön plana çıkarmak isteyen kişilerdir.
0. Çekingen kişilik bozukluğu
Bu kişiler yetersizlik duygusuna sahiptir ve olumsuz değerlendirilmeye karşı aşırı hassasiyet gösterirler. Utangaç yapıları, sosyal etkileşimlerden kaçınmalarına neden olur. Kendilerini sık sık huzursuz, endişeli, yalnız olarak tanımlarlar ve genellikle diğer insanlardan dışlanmış hissederler.
0. Bağımlı kişilik bozukluğu
Bağımlı kişilik bozukluğu olan kişiler başkalarına aşırı güvenme, dayanma ve teslimiyetçi bir davranış tutumu sergiler. Onların bu yapısı, bağımlılık duygularının artmasına neden olur. Böylece, başkalarının yardımı olmadan bir şey yapamayacaklarına ve başarıya yalnız ulaşamayacaklarına inanırlar.
0. Obsesif kompulsif kişilik bozukluğu
Obsesif kompulsif, bir tür takıntı hastalığıdır. Bu bozukluk, insanları tekrarlanan düşünce ve davranışlar döngüsünde kısıtlayan bir problemdir. Bu hastalığa yakalanan kişiler, kontrol edemedikleri durumlarda fazlasıyla stresli ve gergin olurlar. İçine hapsoldukları "kontrol" duygusu, onların tüm hayatını olumsuz yönde etkiler. Onlar hayattaki her duruma, her şeye takılıp bunu problem edebilme yeteneğine sahiptir.