Sinemanın çok yönlü yüzü Semih Kaplanoğlu

HÜSNA KÖŞGER
Abone Ol

Ne acılara karşı kör ve sağır ne de sanata karşı dar kalıplı bir sanatçı...

Semih Kaplanoğlu; belki sinemayla ilgili olmayanlarınız onu şu içinde bulunduğumuz günler içerisinde, Adana Film Festivalinde törenin sunucusu Meltem Cumbul tarafından maruz kaldığı kaba tavır ile tanımış olabilirsiniz.

Fakat o böyle polemiklere ihtiyaç duymayacak kadar entellektüel, bilgili ve geniş bir perspektife sahip bir sanatçı!

Sinema kariyerine başladığı günden bu yana hem ulusal hem de uluslararası alanda elde ettiği başarılar onu her zaman bir adım öne çıkardı.

Yaptığı işler ile diğer isimlerin arasından sıyrıldı... Gelin şimdi hep birlikte Cumbul'un "kendinden olmayanları ötekileştirme" gerekçesiyle elini sıkmadığı Kaplanoğlu ve sinemasını yakından tanıyalım.

Bu arada Kaplanoğlu, kendisine bu tavrı sergileyen oyuncu Meltem Cumbul için, "Nefret düşünceye, inanca, farklı olana yöneldiğinde bunun adı açık bir faşizmdir" diyerek tepki gösterdi.

0. Başarılı bir yazar

Semih Kaplanoğlu, 1984 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema Televizyon Bölümü'nden mezun oldu. Kariyerine reklam yazarlığı ile başlayan Kaplanoğlu, devam eden süreçte ödüllü filmlerinin ve ekranın fenomen dizisi Şehnaz Tango'nun yazarlığını yaptı.

0. İlk ve son: Şehnaz Tango

Şehnaz Tango, Perran Kutman ve Erdal Özyağcılar'ı buluşturan unutulmaz bir dizi olmuştu. Kuşkusuz aynı zamanda Kaplanoğlu içinde iyi bir deneyim ve başlangıç çünkü bu proje onun aynı zamanda ilk ve son dizi projesi de oldu.

0. Sinemaya merhaba: Herkes Kendi Evinde

Senaryosunu yazıp, yönetmenliğini yaptığı bu ilk film Kaplanoğlu'na hem İstanbul hem de Ankara'dan "En İyi" tanımlamasıyla ödüller kazandıracak, bugün başarılı bir komedyen olan Tolga Çevik'i seyirciyle buluşturacaktı. 

0. İlk Uluslararası Ödül: Singapur Uluslararası Film Festivali

Kuşkusuz Kaplanoğlu, bir ödül kazanmak gayesiyle yazmamış ve çekmemişti bu filmini fakat hem ulusal hem de uluslararası festival jürileri Herkes Kendi Evine'yi ödülsüz bırakmadı. Film; Singapur Uluslararası Film Festivalinden En İyi Yönetmen ödülüne layık görüldü.

0. "Meleğin Düşüşü; Semih Kaplonoğlu'nun yükselişi"
0. No name bir yüz ile sunduğu bu film; konusu itibariyle de oldukça dikkat çekici bir gerçekliğe dikkat çekiyordu.

Nitekim film; hem uluslararası eleştirmenler tarafından beğeni topladı hem de dünya çapında uluslararası festivallerde gösterilerek dünya prömiyerini 55. Berlinale’de yaptı.

0. Susuz Yaz'da kalan emaneti alma vakti: Yumurta-Süt-Bal 3'lemesi

Türk sinemasının aldığı en büyük ödül olan ve 1963 yılında kazanılan Altın Ayı, 47 yıl sonra yine bir Türk yönetmenin ellerinde havalanacaktı. 2007 yılında çekilen Yumurta ve 2008 yılında çekilen Süt'ün son filmi olan Bal, bu 3'lemeyi Altın Ayı ile taçlandırmış ve Türkiye'nin o yıl ki Oscar adayı olmuştu. 

0. Hem Yumurta hem Süt, ulusal ve uluslararası alanda ödüller kazanmıştı. 3'leme; Şair Yusuf karakterinin çocukluğa uzanan hikayesini yetişkinlik-gençlik ve çocukluk sıralamasıyla sunuyordu.
0. Dünyayı gören bir göz olduğunu kanıtladığı film: Buğday
Kuraklık, açlık, mülteciler ve genetik değişiklikleri ele alan film; dünyanın sorunlarına siyah beyaz bir tema ile değinmiş,  Amerika'da Detroit, Almanya'da Köln, Wupperta, Bon, Düsseldorf, Essen ve Dortmund, Türkiye'de ise KonyaAksaray ve Kapadokya da çekilmişti.
0. Ödül kazandığı festivaller
  • 1. Ankara Uluslararası Film Festivali
  • 2.Uluslararası İstanbul Film Festivali
  • 3. Antalya Altın Portakal Film Festivali
  • 4. Adana Uluslararası Film Festivali
  • 5. Singapur Uluslararası Film Festivali
  • 6. Nantes 3 Kıta Festivali
  • 7. Nuremberg Film Festivali 
  • 8. Valdivia Uluslararası Film Festivali
  • 9. Bangkok Dünya Film Festivali
  • 10.Uluslararası Fajr Film Festivali
  • 11. Berlin Film Festivali
0. Çalıştığı yüzler: Nejat İşler, Tülin Özen, Tolga Çevik ve Saadet Işıl Aksoy
0. Semih Kaplanoğlu aynı zamanda bir plastik sanatlar sanatçısı ve makale yazarıdır.