Şehit Binbaşı Ahmet Karaman’ın kızından yürek dağlayan mektup "Gülüşünü çok özledik"

MÜGE VARDAR
Abone Ol

Mardin'in Nusaybin ilçesinde geçen yıl şehit olan Binbaşı Ahmet Karaman'ın kızı Zühre Karaman'ın sosyal medyada paylaştığı yürek burkan mektup...

Mardin’in Nusaybin ilçesinde geçen yıl şehit olan Binbaşı Ahmet Karaman’ın kızı Zühre Karaman’ın sosyal medyada paylaştığı mektup yürekleri burktu.

Şehidin kızı Zühre Karaman'ın mektubundaki "Aşkın yaşı 17’ydi baba... Biz seni, sesini, kokunu, gülüşünü çok özledik. Sensiz çok zor. Aşkın yaşı 17’ydi baba. Ben senden sonra 18 oldum" ifadeleri duygulandırdı.

0. "Bugün Regaip Kandili, şehit olmak için ​ne güzel bir gün”

Nusaybin’de teröristlerin döşediği patlayıcının infilak etmesi sonucu Jandarma Binbaşı Ahmet Karaman geçen sene şehit düştü.

Ankara’daki Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı’ndaki birliğinden özel görevle JÖH Taburu ile Nusaybin’e gelen Karaman’ın sabah göreve çıkmadan abdest aldığı ve hazırlanırken bir silah arkadaşına, “Bugün Regaip Kandili, şehit olmak için ne güzel bir gün” dedi. 

Binbaşı, kısa süre önce de oğlu Beyazıt ve kızı Zühre ile telefonda konuşup “Şehit olursam sakın ağlamayın, dik durun” diye tembihledi.

Başında bulunduğu taburun olay saatinde istirahat halinde olması gerekirken, görev arkadaşlarını yalnız bırakmamak adına çatışma bölgesini terk etmeyip terörle mücadeleye devam etti. 


0. "Aşkın yaşı 17’ydi baba. Ben senden sonra 18 oldum...”

Babası şehit olduğunda daha 17 yaşında olan kızı Zühre Selma Karaman, babasının şehit oluşunun birinci yılında babasına işte bu mektubu yazdı: 

"Kargo uçaklarını bilir misiniz? Ben size anlatayım. Yolcu uçaklarına benzemez hiç. Farklı farklı bölümleri yoktur. Evinizin salonu büyüklüğünde tek bir bölme, birçok oturma yeri bir de girişi. O girişe koyarlar tabutu. Tabut dediğime bakmayın benim gözümün nurunu koydular o gün oraya. En az 3 saat bu şekilde gürültülü, soğuk bir uçağın içinde uçmak nedir bilir misiniz? Cesaret edip bir türlü onun yanına gidememek nasıldır bilir misiniz? Gidip orada olduğunu bile bile yüzünü görememek sarılıp koklayamamak nedir bilir misiniz? 3 saat be. 3 saat ben ona baktım o bana baktı konuşamadım dokunamadım sarılamadım.

Beyazıt’ın en büyük isteklerinden biri uçağa binmekti. Söz oğlum bindireceğim seni demiştin. Bir şekilde yine tuttun sözünü babam. Verdiğin her sözü tuttun bir şekilde. İçin rahat olsun. Seni son kez gördüğümde evden giderken beni yataktan kaldırmamıştın. Vedalar hep zordu senin için. ‘Yatak sıcacıktır şimdi, ben olsam hiç kalkmam; oh mis' demiştin. Şimdi çok üşüyor musun toprağın altında? Sen soğuğu hiç sevmezsin ki. Ama bilirim. Başındaki bayrağın kızıllığında ısınmayı iyi bilirsin -ki o kızıllığın birazı da sensin.

Bugün 1 yıl oldu canımın içi. Senden sonra hiçbir şey aynı değil. En mutlu anımızda bile bir burukluk var. Herhangi bir saygı duruşunda hep gözlerimiz dolar. Ki ben sana karşı hep öyle duruyor olacağım.Ne mutlu sana ki istediğin şekilde gittin oraya. Ne mutlu. Ama biz seni, sesini, kokunu, gülüşünü çok özledik. Sensiz çok zor. Aşkın yaşı 17’ydi baba. Ben senden sonra 18 oldum...”

Zühre Selma Karaman Şehit Jandarma Binbaşı Ahmet KARAMAN’ın kızı..