Yaza özlem duyduğunuzu biliyorum, bitmeyen kış mı yapmışlar ne?
Yazlık ev kavramı dünyanın en güzel şeyi olabilir bence. Mayıs ayında gidilip Ekim ayında dönülen, kirazların olmasından neredeyse narların oluşuna kadar zamanınızı geçirdiğiniz yerdir. Hele bir de asıl yaşadığınız yere yakınsa bu yazlık tadından yenmez. Yazlık, denizden geldiğinizde kumlu ayaklarınızı silkeleyip içeri girdiğiniz, koşa koşa buzdolabına koşup limonatayı kapıp kafaya diktiğiniz, ilk duşa girebilmek için komplolara başvurduğunuz, asla makyaja gerek duymadığınız harika bir yerdir... Hatta öyle ki yazlık evler sömestr tatillerinde de gidip nefes aldığımız yerlerdir. Nefes aldığımız diyorum çünkü deniz havası kadar insanı rahatlatan bir şey yoktur... Sizlere birkaç maddeyle yazlık evi olanların yakından bildiği durumları anlatmak istedim buyurun;
1.
İstediğiniz saatte yatıp istediğiniz saatte kalkma özgürlüğünüz vardır. Yazlıkta günün her saati kahvaltı yapılır ve yapılan kahvaltı denize karşı balkonda yapılıyorsa keyif ki ne keyif...
2.
Yazlık yerlerin en güzel yerlerinden bir tanesi kesinlikle organik pazarlarıdır. Genelde hafta sonu olan bu pazara gitmek, tezgahları rengarenk meyvelerle süslü bulmak ve tabii birde alınan meyveyi eve dönüş yolu boyunca tırtıklamak...
3.
Gününüzün yarısı neredeyse deniz kenarında geçer, malum yüzmek insanı acıktırdığından arada eve çıkıp ekmek arası bir şeyler yiyip geri dönersiniz
4.
Bronzluğunuz artık kalıcı olur ve arkadaşlarınız gerçek ten renginizi merak eder. Yılın 4 ayı tatil yapmak herkese nasip olmaz...
5.
Yazlık arkadaşlarınız vardır. Bir iki tanesi hariç diğerleri ile sadece yazları görüşürsünüz ve her yaz kaldığınız yerden devam eder arkadaşlığınız sanki araya hiç kış girmemiş gibi...
6.
Bir diğer güzellik ise adım başı göreceğiniz dondurmacılar. Kocaman top top dondurmalar yersiniz. Anneniz markete yolladığında bile dönüşte elinizde bir top dondurma vardır...
7.
Eğer ki bir sitedeyse yazlığınız, anneannenizin de arkadaşları olmuştur, kardeşinizin de. Anneanneniz sitenin bahçesinde çay, çekirdek, muhabbetteyken kardeşiniz de bahçede saklambaç oynuyordur. Ayrıca asıl oturduğunuz mahallede yazlığı olmayanlar sizi sık sık arayıp davet bekler...
8.
Kağıt oyunları ve kitaplardan ibaret olabilir eğlence anlayışınız eğer kulüplere gitmeyi tercih etmezseniz tabii... Ama yetenekli bir arkadaşınız varsa akşamlarınız kayalıkların üzerinde cips kola eşliğinde şarkı söyleyerek de geçebilir...
9.
Her sabah bir gezi gemisi sesiyle uyanırsınız güne. Bizim yazlığımız Armutlu'da ve o civardaki herkesin yakından bileceği isim “İzzet kaptan” sabahları 11 civarı geçer önümüzden ve “balkondan el sallayan 1. Balkon 2. Balkon afiyet olsun kahvaltı yapıyorsunuz” diye herkese laf yetiştiren tontik yaşlı bir amca... Bu amca tur yapar, çevre koyları size gezdirir...
10.
Balkonlarda bol miktarda mangal dumanları tüter, sabaha kadar da okey taşları sesi. Telefondan, sosyal alemden uzaklaşırsınız çünkü burada haberleşme balkondan balkona olur ya da hazırlanıp inen ilk kişi sizi bir ıslığı ile çağırır denize...