Nilhan Osmanoğlu, eleştiriler karşısındaki sessizliğini bozdu
ÇAĞRI SAÇARALP
Sultan Abdülhamid'in torunu Osmanoğlu, kendisini yönelik eleştirilere cevap verdi. İşte Nilhan Osmanoğlu'nun açıklaması...
Referandum'da 'Evet' oyu vereceğini açıklayan 2. Sultan Abdülhamid Han'ın torunu Nilhan Osmanoğlu, kendisine yönelik kimi zaman hakarete varan eleştirilere yazılı bir cevap verdi.
İşte Nilhan Osmanoğlu'nun o açıklaması:
Kamuoyuna duyurumdur:
Son dönemde hakkımda yapılan çirkin planın gayet farkında olarak sizleri hakikat ile bilgilendirmek adına bu açıklamayı yapıyorum.
Başkanlık sistemine evet oyumu açık şekilde kullandığımdan beri çeşitli saldırılara ve tehditlere maruz kalıyorum. Bu açıklamayı yapmak benim demokratik özgürlüğümdür. Kararımın arkasında olduğumu bildirmek isterim.
Devletin çıkarına olduğunu düşünerek ''hayır'' diyenlere de saygılıyım. Bunun dışında üzerimden siyaset yapılmasına izin vermemek adına hakaretlerin birçoğuna cevap vermedim. Bu sistematik saldırı geçmişte yapıldığı gibi itibarsızlaştırma çabasıdır. Bu çirkin ve haysiyetsiz ithamlar yapılırken bugünler de yanımızda olanları da unutmayacağım.
"Ecdadımla gurur duyan bir Türk Kadınıyım"
Bilmelisiniz ki Selçuklu Medeniyeti, Osmanlı Medeniyeti ve Türkiye Cumhuriyetini bir bütün olarak sahiplenmiş doğru ve yanlışları ile kabul etmiş ecdadımla gurur duyan bir Türk Kadınıyım.
Din, dil ırk ayırt etmeden bir çatı altında edeple haysiyetle vakariyetle adaletle ve hoşgörü ile yaşayan ecdadın bu duruşu günümüze de örnek olmalıdır. Bunun her zaman savunucusu oldum ve olmaya devam edeceğim.
Bir tane Türkiye Cumhuriyeti var ve bizim başka vatanımız yok. Bu süreçte milletin takdirine bırakılacak olan bu referandum sadece bir sistem değişikliğidir. Bunu rejim değişikliği saltanat padişahlık şeklinde çarpıtmak toplumda çözümsüzlüğe ve kaosa sebebiyet verme çabasıdır.
"Devlet ebet müddet için bir olmayı birlik olmayı ve gerekirse bu uğruda can vermeyi bilirim"
Bir konuya özellikle açıklık getirmek istiyorum; Üç buçuk yıl önce katıldığım bir yayında Kuruçeşme önündeki ada istenmesi iddiaları bugüne kasıtlı şekilde getirilmiştir ve haddini aşan bu saldırıları kınıyorum. Daha önce defaatle yayınlanan ve benim açıklamamdan önce gazetelerde Sultan Abdülhamid Han ve edindiği mülklerin listesi haberi defalarca yayınladı. O zaman bu gazetelere hiçbir tepki göstermeyen kuruluşlar bugün bu karalama kampanyasına ortak olmaktadırlar. Şahsımı tanıyanlar hiçbir zaman mal mülk ''sultan''lık sevdası içerisinde olmadığımı bilirler. Şu zorlu dönemde kurulmaya çalışılan tuzağın farkındayım ve bizi sevenlerin üzülmemesi için açıklama yapmak istemekteyim. Devlet ebet müddet için bir olmayı birlik olmayı ve gerekirse bu uğruda can vermeyi bilirim.
Eğer tepkiler aile mirası ile ilgili ise, velev ki Sultan Abdülhamid Handan gelecek hiçbir mal mülk davasından hak ''talep'' etmeyeceğimi mülk ''varisi'' olmadığımı tüm kamuoyunun bilgisine sunarım.
Referandum sonrası çıkacak sonucun değerli Türk Milletinin birlik beraberliği ve selameti yolunda doğru kararın çıkacağına inancım tamdır.
Selam ve Dua ile.
İşte Nilhan Osmanoğlu'nun o açıklaması:
Kamuoyuna duyurumdur:
Son dönemde hakkımda yapılan çirkin planın gayet farkında olarak sizleri hakikat ile bilgilendirmek adına bu açıklamayı yapıyorum.
Başkanlık sistemine evet oyumu açık şekilde kullandığımdan beri çeşitli saldırılara ve tehditlere maruz kalıyorum. Bu açıklamayı yapmak benim demokratik özgürlüğümdür. Kararımın arkasında olduğumu bildirmek isterim.
Devletin çıkarına olduğunu düşünerek ''hayır'' diyenlere de saygılıyım. Bunun dışında üzerimden siyaset yapılmasına izin vermemek adına hakaretlerin birçoğuna cevap vermedim. Bu sistematik saldırı geçmişte yapıldığı gibi itibarsızlaştırma çabasıdır. Bu çirkin ve haysiyetsiz ithamlar yapılırken bugünler de yanımızda olanları da unutmayacağım.
"Ecdadımla gurur duyan bir Türk Kadınıyım"
Bilmelisiniz ki Selçuklu Medeniyeti, Osmanlı Medeniyeti ve Türkiye Cumhuriyetini bir bütün olarak sahiplenmiş doğru ve yanlışları ile kabul etmiş ecdadımla gurur duyan bir Türk Kadınıyım.
Din, dil ırk ayırt etmeden bir çatı altında edeple haysiyetle vakariyetle adaletle ve hoşgörü ile yaşayan ecdadın bu duruşu günümüze de örnek olmalıdır. Bunun her zaman savunucusu oldum ve olmaya devam edeceğim.
Bir tane Türkiye Cumhuriyeti var ve bizim başka vatanımız yok. Bu süreçte milletin takdirine bırakılacak olan bu referandum sadece bir sistem değişikliğidir. Bunu rejim değişikliği saltanat padişahlık şeklinde çarpıtmak toplumda çözümsüzlüğe ve kaosa sebebiyet verme çabasıdır.
"Devlet ebet müddet için bir olmayı birlik olmayı ve gerekirse bu uğruda can vermeyi bilirim"
Bir konuya özellikle açıklık getirmek istiyorum; Üç buçuk yıl önce katıldığım bir yayında Kuruçeşme önündeki ada istenmesi iddiaları bugüne kasıtlı şekilde getirilmiştir ve haddini aşan bu saldırıları kınıyorum. Daha önce defaatle yayınlanan ve benim açıklamamdan önce gazetelerde Sultan Abdülhamid Han ve edindiği mülklerin listesi haberi defalarca yayınladı. O zaman bu gazetelere hiçbir tepki göstermeyen kuruluşlar bugün bu karalama kampanyasına ortak olmaktadırlar. Şahsımı tanıyanlar hiçbir zaman mal mülk ''sultan''lık sevdası içerisinde olmadığımı bilirler. Şu zorlu dönemde kurulmaya çalışılan tuzağın farkındayım ve bizi sevenlerin üzülmemesi için açıklama yapmak istemekteyim. Devlet ebet müddet için bir olmayı birlik olmayı ve gerekirse bu uğruda can vermeyi bilirim.
Eğer tepkiler aile mirası ile ilgili ise, velev ki Sultan Abdülhamid Handan gelecek hiçbir mal mülk davasından hak ''talep'' etmeyeceğimi mülk ''varisi'' olmadığımı tüm kamuoyunun bilgisine sunarım.
Referandum sonrası çıkacak sonucun değerli Türk Milletinin birlik beraberliği ve selameti yolunda doğru kararın çıkacağına inancım tamdır.
Selam ve Dua ile.